BEYHAKİ

KÜLLİYATI

İ’TİKAD

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ehl-i Beyt'i ve Hanımları

 

Yüce Allah: " ... Ey Ehl-i Beyt! Allah sizden, sadece günahı gidermek ve sizi tertemiz yapmak istiyor''[Ahzab 33] buyurmuştur. Allah, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hanımlarını, "Eğer dünya hayatını ve süslerini istiyorsanız gelin size bağışta bulunayım ve güzellikle salıvereyim"[Ahzab 28] ayetiyle muhayyer bırakmış, onlar Allah'ı, Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ve ahiret yurdunu tercih edince onlara büyük ecirler hazırladığını bildirmiştir.

 

Sonra onların, hem cezada, hem sevapta diğer kadınlar gibi olmadığını belirtip diğer kadınlardan ayırmış ve: "Ey Peygamber'in hanımları! Sizler herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Allah'tan sakınıyorsanız edalı konuşmayın, yoksa, kalbi bozuk olan kimse kötü şeyler ümit eder; daima ciddi ve ağırbaşlı söz söyleyin"[Ahzab 32] buyurmuştur. Sonra: "Ey Ehl-i Beyt! Allah sizden, sadece günahı gidermek ve sizi tertemiz yapmak istiyor''[Ahzab 33] buyurarak, Eh-i Beyt'in erkeklerini de ayetin kapsamına almış, sonra evlerini kendilerine nisbet edip: "Evlerinizde okunan Allah'ın ayetlerini ve hikmetini hatırda tutun ... "[Ahzab 34] buyurmuştur. Onların, mü minI erin annesi saymış ve: "Müminlerin, Peygamber'i kendi nefislerinden çok sevmeleri gerekir; onun eşleri onların anneleridir ... "[Ahzab 6] buyurmuştur. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefatından sonra onlarla evlenilmesini haram kılmış ve: "Bundan sonra ne Allah'ın, Peygamber'ini üzmeniz ve ne de O'nun eşlerini nikahlamanız asla caiz değildir"[Ahzab 53] buyurmuştur. Hz. Aişe'ye iftira atıldığı zaman onun masum olduğunu bildirip: "(peygamber'in eşine) bu ağır iftirayı uyduranlar şüphesiz sizin içinizden bir gruptur ... ''6 buyurmuştur. Bu ayetler kıyamete kadar müslümanların mescidlerinde ve namazlarında okunup mushaflarında ve sayfalarında yazılmaktadır. Bu ayetlerde Hz. Aişe'nin temiz ve namuslu olduğu ona iftira atanların günahının ve azabının büyük olduğu hem dünyada, hem ahirette lanete uğradığı belirtilmektedir. Hz. Aişe için bu şeref yeterlidir. Ona bu iftiraları atan için ise dünyada ve ahirette uğradığı azab ve lanet yeterlidir.

 

 

 

Zeyd b. Erkam der ki: Bir gün Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize hutbe okumak üzere ayağa kalktı ve Allah'a hamd ve sena ettikten sonra şöyle buyurdu: "Ey insanlar! Ben ancak bir insanım. Rabbimin resulü gelip de ona icabet etmem yakındır. Ben size iki ağır yük bırakıyorum. Bunların birincisi içinde doğru yol ve nur bulunan Allah'ın Kitab'ıdır. Allah'ın Kitab'ına sarılın ve onu alın." Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Allah'ın Kitab'ına sarılmamızı ısrarla söyleyip rağbet ettirdikten sonra şöyle devam etti: "Bir de Ehl-i Beyt'imi (bırakıyorum). Ehl-i Beyt'im hakkında size Allah'ı hatırlatırım!" -Bunu üç defa söyledi- Husayn, (Zeyd'e): "Ey Zeyd! Ehl-i beyt kimdir? Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hanımları Ehl-i Beyt'ten değil mi?" diye sorunca, Zeyd: "Evet. Hanımları da Ehl-i Beyt'tendir ama, (asıl) Ehl-i Beyt'i kendisinden sonra sadaka almaları haram olanlardır" cevabını verdi. Husayn: "Bunlar kimlerdir?" diye sorunca ise Zeyd: "Hz. Ali'nin ailesi, Hz. Cafer'in ailesi, Hz. Abbas'ın ailesi, Akil'in ailesi" cevabını verdi Husayn: "Sadaka bütün bunlara haram mı?" diye sorunca ise Zeyd: "Evet" cevabını verdi.

 

[T] Sahih hadistir. Müslim (2408).

 

Beyhaki der ki: Zeyd b. Erkam, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hanımlarının Ehl-i Beyt'ten olduğunu belirtmiştir. Ehl-i Beyt, ailesi demektir. Haşim oğullarının ve Muttalib oğullarının çocuklarının hepsi de, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sadaka, ne Muhammed'e ne de Muhammed'in ailesine helal değildir" buyruğuyla, kendilerine sadakanın haram olduğu bu aile kapsamına girmektedir.

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Haşim oğulları ve Muttalib oğullarına, sadakanın yerine ganimetin beşte birinin verildiğini bildirip: "Haşim oğulları ve Muttalib oğulları birdir" buyurmuştur. Zeyd, al kelimesinin erkeklere has olduğunu söylemiştir. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ehl-i Beyt'i hakkındaki hakkında vasiyet geneldir, hem alini, hem hanımlarını kapsar. Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hepsi için salat etmemizi emretmiş ve şöyle buyurmuştur:

 

 

 

Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Her kim bize, Ehl-i Beyt'e salavat getirdiği zaman tam ve bol ecir almak isterse; ''Allahım! Nebi Muhammed'in, müminlerin anaları olan hanımlarının, zürriyetinin ve Ehl-i beytinin şanını, İbrahim'in şanını yücelttiğin gibi yücelt. Çünkü sen hamd edilensin, şereflisin'' desin."

 

[T] Ebu Davud (982).

 

 

Beyhaki der ki: Ebü Humeyd es-Saidi'nin rivayet ettiği hadiste Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine, hanımlarına ve zürriyetine salavat getirilmesini emretmiştir. Muhtemeldir ki, Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), zürriyetini ayrı olarak zikrettiği hanımlarını da tekid kasdıyla Ehli Beyt'inden ayrı olarak zikretmiştir. Sonra Ebü Hureyre'nin hadisinde, hanımları ve zürriyeti dışındaki Ehl-i Beyt'ten sayılanların da Ehl-i Beyt kapsamına girmesi için Ehl-i Beyt'i genel anlamda zikretmiştir. Allah en doğrusunu bilir.

 

 

 

Ümmü Seleme der ki: "Ey Ehl-i Beyt! Allah sizden, sadece günahı gidermek ve sizi tertemiz yapmak istiyor"[Ahzab 33] ayeti benim evimde nazil olmuştur. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Fatıma, Ali, Hasan ve Hüseyin'i çağırıp: "Bunlar ailemdir" buyurunca, ben: "Ey Allah'ın Resulü! Ben Ehl-i Beyt'ten değil miyim?" diye sordum Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet, inşallah" cevabını verdi. Ebü Abdillah, hadisin senediyle sahih, ravilerinin güvenilir olduğunu söylemiştir.

1

[T] Sahih hadistir. Hakim (3/146), Ahmed (6/298, 304, 323).

 

Beyhaki der ki: Bu rivayet, hanımlarının Ehl-i Beyt'ten sayıldığını göstermektedir. Bizim onları sevmemiz ve dinde dostlarımız saymamız gerekir.

 

 

 

İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Size her türlü gıdalarıyla beslediği için Allah'ı seviniz, Allah sevgisiyle beni seviniz ve benim sevgimle de Ehl-i Beyt'imi seviniz."

 

[T] Ahmed (3/18, 62).

 

 

 

Hamza b. Ebi Said el-Hudri'nin, babasından bildirdiğine göre Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bazı adamlara ne oluyor da: ''Resulullah'ın akrabalığı kıyamet günü bir fayda sağlamaz'' diyorlar. Hayır vallahi, benim akrabalığım dünyada da, ahiret günü de geçerlidir ve ben ey insanlar! Havz'ın başında sizi bekleyeceğim."

 

[T] Ahmed (3/18, 39, 62).

 

Beyhaki der ki: Fadail adlı kitabımızda Ehl-i Beyt'in ve sahabenin faziletleri hakkında gelen rivayetleri zikrettik. Aktardıklarımız arasında, Hz. Aişe'nin Hz. Fatıma'dan naklettiği, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Fatıma'ya: "Bu ümmetin kadınlarının veya müminlerin kadınlarının efendisi olmak istemez misin" hadisi de vardır.  [T] Sahih

 

 

 

Huzeyfe, Ebu Said ve başkalarından yapılan rivayette Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Fatıma, Cennet kadınlarının efendisidir" buyurduğu nakledilmiştir.

 

Bir rivayette ise bu hadise şu cümle de eklenmiştir: "Sadece Meryem binti İmran ve Asiye binti Muzahim dışındaki kadınların ... "

 

[T] Tirmizi: (3781) ve Ahmed (5/391, 404).

 

 

 

İbn Abbas'tan yapılan rivayette ise Allah'ın Resulü: "Cennet kadınlarının en faziletlileri, Hatice binti Huveylid, Fatıma binti Muhammed, Meryem binti İmran ve Asiye binti Muzahim'dir" buyurmuştur.

 

[T] Sahih hadistir. Ahmed (1/293, 316, 322).

 

 

 

Ebu Musa ve Enes b. Malik, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Aişe'nin diğer kadınlara üstünlüğü, tiridin diğer yemeklere üstünlüğü gibidir" buyurduğunu nakletmişlerdir.

 

[T] Buhari: (2311, 3433, 3769, 5418, 3770, 5319, 5428) ve Müslim (2431, 2446).

 

 

 

Kızı Fatıma'ya: "Benim sevdiğimi sevmez misin?" diye sorunca, Hz. Fatıma: "Evet severim" cevabını verdi. Bunun üzerine Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunu -yani Aişe'yi- sev" buyurdu.

 

[T] Sahih hadistir. Müslim (2442).

 

 

 

Ammar b. Yasir, Hz. Aişe'ye dil uzatan bir kişiye: "Alçak ve bayağı olarak kaybol gözümün önünden! Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sevgili hanımını nasıl üzersin?" demiştir. 

 

[T] SahihtiL Tirmizi (3888) ve Taberani M. el-Kebir (23/102).

 

 

 

Ammar: "Hz. Aişe, hem dünyada, hem ahirette Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hanımıdır" demiştir. 

 

[T] Sahih hadistir. Buhari (3772, 7100, 7101).

 

 

 

Ebu Said ve başkaları, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hasan ve Hüseyin, Cennet gençlerinin efendisidir" buyurduğunu nakletmiştir.

 

 

Fadail adlı kitapta bütün bu rivayetler ve başkaları, senedleriyle geçmektedir. Daha geniş bilgi almak isteyen oraya bakabilir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Cennetlik Olduklarına Şahitlik Ettiği On Kişi