BEYHAKİ

KÜLLİYATI

EDEB

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Bir Yerde Veba Hastalığı Olması

 

443- Huzeyme b. Sabit ve Usame b. Zeyd'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bu veba hastalığı, bir kavmin yakalandığı çirkin bir azabın kalıntısıdır. Sizin bulunduğunuz bir yerde veba olursa oradan kaçıp çıkmayın. Sizin olmadığınız bir yerde olursa da oraya girmeyin."

 

[T] Müslim (4/1738).

 

 

 

444- Abdullah b. Abbas bildiriyor: Ömer b. el-Hattab, Şam'a gittiğinde ve Serğ denilen yerden geri döndüğünde ben de onunla birlikteydim. Serğ bölgesine ulaştığında ordu komutanları, Ebu Ubeyde b. el-Cerrah ve arkadaşları onu karşıladılar. O sırada da Şam'da veba salgını baş göstermişti. Ömer: "Bana ilk Muhacirleri topla" dedi. Topladığımda da ne yapacağı konusunda onlarla istişarede bulundu. Ancak ne yapılması konusunda görüş ayrılığına düştüler. Bir kısmı:

 

"İnsanları alıp geriye dön, onları vebaya sürükleme" derken, bir kısmı:

"Bu da Allah'ın kaderidir. Sen bir iş için yola çıktın, bundan dönme ni doğru bulmuyoruz" dedi.

 

Ömer istişare sonucu onların çıkmasını söyledi. Çıktıklarında: "Bana Ensar'ı topla" emrini verdi. Topladığımda onlarla da bu konuda istişarede bulundu. Onlar da Muhacirler gibi farklı görüşler söylediler. İstişare sonucu Ömer onların da çıkmasını söyledi. Çıktıklarında: "Bana Mekke fethi sonrası hicret edenlerden burada bulunan yaşlıları topla" dedi. Topladığımda onlarla da istişarede bulundu. Onlar da insanları alıp geri dönmesi konusunda görüş birliğine vardılar. Bunun üzerine Ömer insanlara: "Sabah vakti ben bineğimin üzerinde olacağım! Siz de sabah vakti bineklerinizin üzerinde olun. Sabah vakti de uygun göreceğim şeye yönelik emrimi vereceğim. Siz de bu emre göre hareket edin" şeklinde çağrı yaptı.

 

Sabah olunca da Ömer devesine bindi ve insanlara: "Geri dönüyoruz!" dedi. Ona muhalif olmayı istemeyen Ebu Ubeyde b. el-Cerrah: "Allah'ın kaderinden mi kaçıyorsun?" deyince, Ömer kızdı ve: "Ey Ebu Ubeyde! Keşke bunu senden başkası söyleseydi. Evet, Allah'ın kaderinden yine Allah'ın kaderine kaçıyorum. Sence bir çoban bir yakası verimli diğer yakası da çorak olan bir vadiye gelse, hayvanlarını verimli olan yerde otlatsa bu, Allah'ın kaderiyle olmaz mıydı? Aynı şekilde onları çorak yere götürüp otlatsa bu da Allah'ın kaderiyle olmaz mıydı?" karşılığını verdi.

 

Sonrasında Ebu Ubeyde ile bir süre baş başa kalıp bir şeyler konuştular. Abdurrahman b. Avf da bir işinden dolayı orada bulunmuyordu. O sırada gelip insanların, ne yapılacağı konusunda görüş ayrılığı içinde olduğunu görünce: "Veba karşısında ne yapılması gerektiği konusunda benim bilgim var" dedi. Ömer: "N edir?" diye sorunca, Abdurrahman: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bir bölgede (veba) olduğunu duyarsanız o bölgeye girmeyin. Bulunduğunuz bölgede görülürse de ondan kaçmak için o bölgeden çıkmayın'' buyurduğunu işittim" dedi. Bunun üzerine Ömer, Yüce Allah'a hamd etti ve geriye döndü. İnsanların da geri dönmesini söyledi.

İbn Şihab der ki: Salim b. Abdillah'ın bana bildirdiğine göre Abdullah b. Ömer ve Abdullah b. Amir b. Rabia: "Ömer, Abdurrahman b. Avfın naklettiği hadisten dolayı Serğ bölgesinden geriye döndü" demişlerdir.

 

[T] Buhari (7/168) ve Müslim (4/1740,1741).

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Kişinin Bir Musibete Maruz Kaldığında Musibeti Zamanın Verdiğine İnanarak Zamana Sövmesinin Yasaklanması