BEYHAKİ

KÜLLİYATI

EDEB

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Güzel Ahlaklı, Temiz Kalpli ve Uysal Tabiatlı Olmak

 

183- Abdullah b. Amr bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), kötü söz söylemez ve kötü davranmazdı. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sizin en hayırlınız, ahlaken en güzel olanınızdır" buyurdu.

 

[T] Buhari (10/452) ve Müslim (4(1810).

 

 

 

184- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Müminlerin iman bakımından en mükemmelolanı, ahlakı en güzel olanıdır."

 

İbn Adan'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ben salih ahlakı tamamlamak için gönderildim" buyurdu. Ebu Kılabe, bunu Hz. Aişe'den "Müminler içinde en kamil imana sahip olanlar" ibaresiyle rivayet etti.

 

[T] Ebu Davud (4682) ve Tirmizi (1162, "hasen sahih").

 

 

 

185- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kişi güzel ahlakıyla geceyi ibadetle geçirenin, gündüz oruç tutanın derecesine erer."

 

[T] İsnadı sahihtir. Ebu Davud (4798).

 

 

 

186- Ebu'd-Derda'nın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kime yumuşak huylu olmaktan bir pay verilmişse hayırdan nasibini almış demektir. Yumuşak huyluluktan payalamayıp mahrum olan kimse ise hayırdan mahrum olmuş demektir."

 

Yine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Müminin Mizan'daki en ağır şeyi güzel ahlaktır. Allah kaba ve ahlaksız kişileri asla sevmez" buyurdu. 

 

[T] Tirmizi (2002, 2013, "hasen sahih").

 

 

 

187- Sehl b. Sa'd'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Allah, cömerttir ve cömertliği ve güzel ahlakı sever. Bayağılığı ise sevmez."

 

[T] İsnadı hasendir. Taberani, M. el-Kebır 6/223 (5928) ile M. el-Evsat 3/449 (2964), ve Hakim, Müstedrek (1/48)

 

Buna muhalif olarak Abdurrezzak, bunu Ma'mer kanalıyla Ebu Hazım'dan, o Talha b. Keriz'den mürselolarak; aynı zamanda Sevri tarafından Ebu Hazım'dan da mürselolarak rivayet olunmuştur.

 

 

 

188-189- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Mümin, saf ve cömerttir. Facir ise, hilekar ve alçaktır."

 

[T] İsnadı hasendir. Ebu Davud 5/144 (4790).

 

 

 

190- Sehl b. Sa'd'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Mümin sevgiyle yaklaşan biridir. Sevmeyen ve sevilmeyen kimse de hayır yoktur."

 

[T] Şahidleriyle hasendir. Ahmed, Müsned (5/335) ve Taberani, M. el-Kebır 6/116 (7544). 

 

 

 

191- Bunu Ebü Sahr, Ebü Hazım kanalıyla Ebü Salih'den, o da Ebü Hureyre'den merfü olarak rivayet etti.

 

Bu hadis, başka bir kanalla İbn Mes'üd'dan onun sözü olarak rivayet olunmuştur.

 

[T] Munkati, Taberani, M. el-Kebir 9/226 (8976) ve Ahmed, Müsned (2/400).

 

 

 

192- Abdullah b. Mes'üd'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim kolay geçimli, yumuşak huylu, insanlara kolaylık gösterir ve onlara yakın olursa, Allah onu cehenneme haram kılar."

 

[T] İsnadında meçhuller vardır. Ebu Ya'la, Müsned 8/473 (5060).

 

 

 

193- Aynı hadis başka bir kanalla Ebu Hureyre'den Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hadisi olarak "kolay geçimli" ibaresi olmaksızın rivayet olunmuştur. Ebu'l-Ezher'in Muhadir'den rivayetinde ise Muttalib'in ismi geçmemektedir.

 

 

 

194- Mekhul'un bildirdiğine göre Resululla 1-ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Müminler, burnundan bağlanmış ve çekildiği zaman giden, çökertilince kayaya bile çöken deve gibi kolay geçimli ve yumuşak huyludur."

 

[T] İsnadı mürseldir. Kudai, Müsnedu'ş-Şihab (140), Ahmed, Zühd (386) ve Hakim, Müstedrek (1/126).

 

 

 

195- Yahya b. Said, bunu İbn Abbas'tan irsal ederek Hz. Peygamber'den(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Mümin, o kadar yumuşak huyludur ki bundan dolayı kendisine ahmak denilir" hadisini aktarmıştır. 

 

Başka bir yolla mevsul olarak "yumuşak başlı olup insanlara kolaylık gösteren" ibaresiyle de rivayet olunmuştur.

 

[T] Ravileri güvenilirdir; ancak munkati'dir

 

 

 

196- Sahih bir hadiste Cabir b. Abdillah'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Yüce Allah, satışında, alışında ve verdiği borcun ödenmesinde hoşgörülü olan kulu bağışlasın'' buyurmuştur.

 

[T] Buhari (4/306).

 

 

 

197- Enes b. Malik der ki: "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir kimseyle karşılaşınca onunla tokalaşır; o kişi elini bırakmadan elini ondan çekmezdi. O kişi yüzünü çevirmeden Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yüzünü ondan çevirmezdi. Resulullalı'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), beraber oturduğu bir kişinin önüne ayaklarını uzattığı görülmemiştir."

 

[T] Tirmizi 4/654 (2490, "garib") ve İbn Mace 2/1224 (3716).

 

 

 

198- Enes b. Malik der ki: "Bir şey(i gizlice) söylemek için ağzını) Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kulağına yaklaştıran hiçbir adam görmedim ki o adam başını Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uzaklaştırmadıkça Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) başını ondan uzaklaştırmış olsun. Yine Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini tutan hiç bir adam görmedim ki o adam Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini bırakmadıkça Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun elini bırakmış olsun."

 

[T] İsnadı hasendir. Ebu Davud 5/146-147 (4794).

 

 

 

199- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Müminin erdemi dininde, asaleti de ahlakındadır" buyurdu. 

 

[T] Hakim, Müstedrek (2/163).

 

 

 

200- Bize rivayet olunduğuna göre Hz. Ömer der ki: "Kişinin saygınlığı diniyle, insanlığı ahlakıyla, sağlamlığı da aklıyla olur."

 

[T] İbn Ebi'd-Dünya, Kitabu'l-Akli vefadlihi (s. 10), Malik, Muvatta (s. 46)

 

 

 

(İnsanlarla) Hoş Geçinmek

 

201- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir kişinin (hoşa gitmeyecek) bir şey yaptığım öğrendiği zaman: "Falan neden böyle yapıyor" demez: "N eden bazıları şöyle şöyle yapıyor" derdi. 

 

[T] İsnadı hasendir. Ebu Davud 5/143 (4788).

 

 

 

202- Enes'in bildirdiğine göre bir adam süründüğü zafiran sarılığının izi üzerinde olduğu halde Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına girdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hoşlanmadığı bir şey bulunan bir adama çok az yönünü dönerdi. Adam çıkınca "Keşke ona şunu (boyayı) yıkamayı emretseydiniz" buyurdu.

 

[T] İsnadı zayıftır. Ebu Davud 4/504 (4182), 5/143 (4789),

 

 

 

203- Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre bir adam Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına girmek için izin isteyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Girmesine izin verin. O, kavminin ne kötü adamıdır -veya- oğludur" buyurdu. Adam girince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona yumuşak sözler söyledi. Adam çıkınca ben: "Ey Allah'ın Resulü! Adam hakkında: ''O, kavminin ne kötü adamıdır'' buyurdun; ancak girince ona yumuşak sözler söyledin" dedim. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Aişe! Kıyamet gününde Allah katında insanların en şerlisi, insanların kötülüğünden korkarak kendisinden uzaklaştığı ya da kendisini terk ettiği kimsedir" buyurdu.

 

[T] İsnadı sahihtir. Buhari (8/38) ve Müslim (4/2002).

 

 

 

204- Muhammed b. el-Hanefiyye der ki: "Geçinmek zorunda olduğu kişiyle Allah kendisine bir kurtuluş veya çıkış yolu kılana kadar iyilikle birlikte olup geçinemeyen kişi, gerçekten hikmet sahibi biri olamaz."

 

[T] İsnadı sahihtir. Hattabi, el-Uzle (113).

 

 

 

205- Bize rivayet olunduğuna göre Sa'sa'a b. Sühan el-Abdi, kardeşinin oğluna: "Müminle karşılaşınca onunla anlaş, facirle (günahkarla) karşılaşınca ise ondan uzaklaş" dedi. 

 

[T] İsnadı hasendir. Hattabi, el-Uzle (113), İbn Ebi Şeybe, Musannef (8/564) ve Hennad, Zühd (217).

 

 

 

206- İbn Ömer'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "İnsanların arasına karışarak onların eziyetlerine katlanan kimse, halk arasına karışmayıp eziyete katlanmayan kimseden daha hayırlıdır."

 

[T] İsnadı hasendir. İbn Mace 2/1338 (4032) ve Tirmizi 4/662-663 (2507).

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Kavmiyetçiliğin Yerilmesi