BEYHAKİ KÜLLİYATI |
EDEB |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Sabah Akşam Kur'an ve
Sünneti Öğrenmek İçin Çalışan Kimse
1042- Ukbe b. Amir der
ki: Bir gün biz Suffe'deyken yanımıza Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
çıktı ve: "İçinizden kim sabah Buthan veya Akik'e gidip günaha bulaşmadan
ve akrabalarıyla ilişkiyi kesmeyecek şekilde iri hörgüçlü ve gösterişli iki
deve ile dönmek ister?" diye sordu.
Biz: "Ey Allah'ın
Resulü! Hepimiz bunu isteriz" dediğimizde ise şöyle buyurdu:
"Birinizin sabah Mescid'e gelip Allah'ın Kitab'ından iki ayet öğrenmesi
iri hörgüçlü iki devesinin olmasından daha hayırlıdır. Üç ayet üç deveden, dört
ayet de dört deveden daha hayırlıdır. Öğrenilecek ayetler aynı sayıdaki deveden
daha hayırlıdırlar."
[T] Müslim (1/552, 553).
1043- Ebu Umame'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Sabah Mescid'e hayırlı bir şeyi öğrenmek veya öğretmek için giden kişiye
umresini gereği gibi ifa etmiş kişi kadar sevap vardır. Akşam Mescid'e hayırlı
bir şeyi öğrenmek veya öğretmek için giden kişiye haccını gereği gibi ifa etmiş
hacı kadar sevap vardır."
[T] Hakim, Müstedrek
(1/91) ve Taberani, M. el-Kebir (8/111)
1044- Ebu Hureyre der ki:
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim:
"Benim bu Mescid'ime sadece hayırlı bir şeyi öğrenmek veya öğretmek için
gelen kişi, Allah yolunda savaşan kişinin mertebesinde olur. Bundan başka bir
şey için gelen kişi ise (bir şeyelde etmeden) başkasının malını seyretmekle
yetinen kişi gibidir."
[T] İsnadı sahihtir. İbn
Mace (227).
1045- Kesır b. Kays
anlatıyor: Dimaşk mescidinde oturan Ebu' dDerda'nın yanına geldim ve: "Ey
Ebu'd-Derda! Bana bildirildiği ne göre Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) naklen bir hadis rivayet ediyormuşsun. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) şehrinden (Medine'den) sırf bu hadisi senden öğrenmek için
geldim" dedim. Ebu'd-Derda: "Sadece bu hadisi öğrenmek için mi geldin
? Yani bir iş veya ticaret için gelmedin mi?" diye sorunca: "Hayır,
sadece öğrenmek için geldim" karşılığını verdim. Bunun üzerine Ebu'd-Derda
şöyle dedi: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu
işittim: "İlim öğrenmek için yol tutan kişiyi Yüce Allah cennet
yollarından birine yönlendirir. Melekler, ilim öğrenmek için evinden çıkan
kişiden razı olup ona kanat gerer. Alim'in, abide üstünlüğü mehtaplı gecedeki
Ay'ın diğer gezegenlere üstünlüğü gibidir. Alim olana gökte ve yerde olanlar,
hatta sudaki balıklar bile bağışlanma dilerler. Alimler peygamberlerin
varisleridir. Peygamberler geriye ne bir dinar, ne de bir dirhem
bırakmışlardır. Geriye (miras olarak) bıraktıkları sadece ilimdir. Bundan
dolayı her kim ilim elde ederse (bu mirastan) yeteri miktarda bir hisse elde
etmiş olur."
[T] İsnadı sahihtir. Ebü
Davud (3641), Tirmizi: (2682) ve İbn Mace (223).
1046- Bu hadis başka bir
kanalla yakın ifadelerle şu farkla rivayet olunmuştur: Dimaşk mescidinden
Ebu'd-Derda ile birlikte otururken yanına bir adam geldi ve: "Ey
Ebu'd-Derda! Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rivayet ettiğin bir
hadisi öğrenmek için Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şehrinden
(Medine'den) geldim" dedi. Ebu'd-Derda: "Herhangi başka bir iş için
gelmedin mi?" diye sorunca, adam: "Hayır!" karşılığını verdi.
Ebu'd-Derda: "Ticaret için gelmedin mi?" diye sorunca, adam:
"Hayır!" karşılığını verdi. Ebu'd-Derda: "Sadece bu hadisi
öğrenmek için mi geldin?" diye sorunca, adam: "Evet!"
karşılığını verdi.
1047- Abdurrahman b.
Eban b. Osman, babasından bildirir: Zeyd b.
Sabit gün ortasında
Mervan'ı yanında çağırdı. Biz mutlaka ona bir şeyler sormak için bu saatte
yanına çağırmıştır, diye düşündük. Yanından çıktığında ona neden çağırdığını
sorduk. Zeyd şöyle dedi: "Bana Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) işittiğim bazı şeyleri sordu. Ben de şunları dedim: "Hz.
Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim:
"Bizden bir söz
işitip de başkalarına aktarmak için hafızasında tutanların Yüce Allah yüzünü
aydınlatsın. Zira nice kişi var ki bir ilmi kendisinden daha anlayışlı birine
aktarır. Nice kişi de var ki taşıdığı ilmin bilincinde değildir. Uç şeyden
dolayı bir müminin kalbi sağlam kalır. Bunlardan biri, bir ameli sadece Allah
rızası için yapmaktır. Diğeri, yöneticilere hayır dilemektir. Diğeri de
Müslümanların cemaatinden ayrılmamaktır. Zira cemaatin duası tüm Müslümanları
kuşatır. Her kimin asıl kaygısı ahireti olursa, Yüce Allah onun zenginliğini
gönlünde kılar, işlerini düzeltir ve zorla da olsa dünyayı ayaklarına getirir.
Asıl kaygısı dünya olan kişiye gelince ise, Yüce Allah onun iki yakasını bir
araya getirmez, her dem yoksun bırakır ve dünyalık olarak ancak kendisine
takdir edildiği kadar verilir."
[T] Ravileri
güvenilirdir. Ebu Davud 4/68 (3660), Tirmizi 5/33 (2656) ve İbn Mace 2/1375
(4105).
1048- Bu hadis, Zeyd b.
Sabit tarafından Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den de rivayet
olunmuştur.
[T] Ebu Davud 4/68
(3660), Tirmizi 5/33 (2656) ve İbn Mace 2/1375 (4105).
1049- Abdullah b. Amr,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şu sozunu bildiriyor: "Bir
ayet dahi olsa benden duyduğunuzu başkalarına aktarın ve İsrail oğullarında
(anlatılan kıssalarda)n bahsedin. Ayrıca her kim benim adıma yalan söylerse cehennemden
yerine hazırlansın."
[T] Buhari: (4/207).
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: