BEYHAKİ

KÜLLİYATI

EDEB

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Misafire İkramda Bulunmak

 

83- Ebü Şureyh el-Ka'bi'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse, ya hayır konuşsun ya da sussun. Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse komşusuna ikramda bulunsun. Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse bir gündüz ve bir gece misafirine dizesini (hakkı olan ağırlamayı) ikramda bulunsun. (Görevolarak) misafir ağırlama ise üç gün olur. Üç günden sonrası için yaptığı ağırlama ise ev sahibi için bir sadaka olur. Misafirin de ev sahibini bıktıracak kadar yanında kalması helal değildir."

 

[T] Buhari, edeb (7/103).

 

 

 

83- Ka'nebi bunu Malik kanalıyla sadece misafire ikramda bulunma kısmıyla zikretmiştir. Eşheb der ki: Malik' e, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bir gündüz ve bir gece misafirine dizesini (hakkı olan ağırlamayı) ikramda bulunsun" buyruğu sorulunca, Malik: "Yani ona bir gün bir gece ikramda bulunur, hediye verir, özelolarak hazırladığınız yemekleri sunar ve onu barındırırsın. Onun üç gün misafir olma hakkı vardır" karşılığını verdi.

 

Ebü Süleyman el-Hattabi ise şöyle demiştir: "Kişiye misafir geldiği zaman ev sahibi onu bir gün bir gece ağırlamakla mükellef olur. Ona hediye de bulunur ve diğer iki güne oranla daha fazla iyilikte bulunur. Diğer iki günde ise ona mutad yemekler sunar. Üç günü doldurduğu zaman da misafirlik hakkını bitirmiş olur. Üç günden fazla olan misafirlik ise (ev sahibi için misafire) bir sadakadır."

 

Ebü Ubeyde el-Herevi ise: "Onu üç gün üç gece misafir ettikten sonra ona yolculuğunda bir gün bir gece yetecek şekilde özel bir yemek hazırlayıp azığına koyar. Yani bu miktar bir su başından diğer bir su başına ulaşana dek yetecek kadardır" demiştir. 

 

[T] Buhari (8/13) ve Müslim (3/1352, 1353).

 

 

 

84- Şekik anlatıyor: Bir arkadaşımla birlikte Selman'ın yanına girdim. Selman bize ekmek ve tuz ikram edip: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize külfet altına girmeyi yasaklamış olmasaydı, elbette sizin için külfete girerdim" dedi. Arkadaşım: "Tuzumuzun içinde keşke kekik de olsaydı" dedi. Bunun üzerine Selman ibriğini bakkala gönderip rehin bırakarak kekik getirtti ve onu tuzun içene döktü. Yemeğimizi yedikten sonra arkadaşım: "Rızık olarak verdiği şeye karşı bize kanaat veren Allah'a hamd olsun" deyince, Selman: "Rızıklandığın şeye karşı kanaatkar olsaydın ibriğim bakkalda rehin olmazdı" karşılığını verdi. 

 

[T] Ravileri güvenilirdir. Taberani, M. el-Kebir 6/288 (6084, 6085), Ahmed, Müsned (5/441) ve Hakim, MÜstedrek (4/123).

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Yemek Yedirip Su İçirmek