BEYHAKİ

KÜLLİYATI

VAKİTLERİN FAZİLETLERİ

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Aşure Gününü Zikre Tahsis Etmek

 

233- İbn Abbas der ki: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Medine'ye hicret ettiği zaman Yahudiler Aşure gününde oruç tutuyorlardı. Onlara: "Bu günde neden oruç tutuyorsunuz?" diye sorunca: "Bu büyük günde Yüce Allah, Musa'yı kurtarıp Firavun'u denizde boğmuştur. Hz. Musa şükür olarak bu günde oruç tutardı. Onun için biz de tutuyoruz" dediler. Bunun üzerine Allah Resulü: "Biz Musa peygambere sizden daha yakınız" buyurdu. Sonrasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hem kendisi bu günde oruç tuttu, hem de ashabının bu günde oruç tutmalarını istedi.

 

[T] Buhari (2/251, 4/126) ve Müslim 1/795, 796 (127, 128).

 

 

 

234- Rubeyyi' binti Muavviz b. Afra der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Aşura gününün sabahında Medine'nin civar köylerinde bulunan Ensarlılara: "Bugüne oruçla başlayanlar oruçlarına devam etsinler. Yemek yemiş olanlar ise günün kalan kısmını oruçlu geçirsinler" şeklinde haber gönderdi. Daha sonraları ise bu günde hep oruç tuttuk ve küçük çocuklarımıza da tutturduk. Çocuklara pamuktan oyuncaklar yapar Mescid'e götürürdük. Yemek için ağladıkları zaman da iftar vakti gelene dek bu oyuncakları kendilerine verirdik. 

 

[T] Buhari, savm (2/242) ve Müslim, savm (2/798).

 

 

 

235- Ubeydullah b. Ebi Yezid bildiriyor: İbn Abbas'ın şöyle dediğini işittim: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) günler içinde Aşure günü, aylar içinde de Ramazan ayından başka diğerlerinden üstün tutarak oruçlu geçirmeye özen gösterdiği bir gün ve ay görmedim. 

 

[T] Buhari, savm (2/251) ve Müslim, savm (2/797).

 

 

 

236- Ebu Katade der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Aşure gününde tutulan oruç bir yılın günahlarına kefaret olur. Arefe gününde tutulan oruç ise bir önceki ve bir sonraki yılolmak üzere kişinin iki yıllık günahlarına kefaret olur" buyurdu.

 

[T] Müslim, savm (2/818, 819).

 

Beyhaki der ki: "Yani günahları olup bu günahlarına kefaret gereken kişinin orucu, eğer bu güne dek gelirse bu orucu günahlarına kefaret olmakla birlikte bu kişinin derecesi de yükselir. Doğruya ulaşmak Allah sayesindedir. "

Beyhaki der ki: "Aşure gününü oruçlu geçirme konusunda isnadında meçhul biri olan bir rivayet nakledilmiştir."

 

 

 

237- İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Aşure gününü oruçlu geçiren kişiye gecesi ihya edilmiş, gündüzleri de oruçla geçirilmiş altmış yıl ibadet sevabı yazılır. Aşure gününü oruçlu geçiren kişiye on bin melek sevabı verilir. Aşure gününü oruçlu geçiren kişiye bin hac ve bin umre sevabı verilir. Aşure gününü oruçlu geçiren kişiye on bin şehit sevabı verilir. Aşure gününü oruçlu geçiren kişiye yedi gök ehlinin sevabı yazılır. Aşure günü oruçlu kimseye iftar yemeği veren kişi bütün Ümmet-i Muhammed'e yanında iftar yemeği vermiş gibi olur. Aşure günü aç bir kimseyi doyuran kişi, Ümmet-i Muhammed'den bütün fakirlerin karnını doyurmuş gibi olur. Aşure gününde bir yetimin başını okşayan kimsenin derecesi yetimin saçındaki her kılı için cennette bir derece yükseltir."

 

Ömer: "Ey Allah'ın Resulü! Yüce Allah, Aşura gününü elbette ki diğer günlerden daha üstün kılmıştır (değil mi?)" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şu karşılığı verdi: "Evet, Yüce Allah gökleri Aşura gününde yaratmıştır. Yederi de aynı günde yaratmıştır. Arş'ı, Aşura gününde yaratmıştır. Kürsi'yi de aynı günde yaratmıştır. Dağları Aşura gününde yaratmıştır. Yıldızları da aynı günde yaratmıştır. Kalem'i Aşura gününde yaratmıştır. Levh-i Mahfuz'u da aynı günde yaratmıştır. Cibril'i Aşura gününde yaratmıştır. Melekleri de Aşura gününde yaratmıştır. Adem'i Aşura gününde yaratmıştır. Hz. Havva'yı da aynı günde yaratmıştır. Cenneti Aşura günü yaratmıştır. Aşura gününde Adem'i cennete koymuştur. Rahman'ın dostu İbrahim, Aşura gününde doğmuştur. Allah onu (Nemrud'un içine attığı) ateşten Aşura gününde kurtarmıştır. (İbrahim'e oğlunu kurban kesmesini emretmiş ve) oğlunu kesilmekten kurtaracak fidyesini (kurbanı) Aşura günü göndermiştir. Yüce Allah, Firavun'u Aşura günü (denizde) boğmuştur. İdrıs'i Aşura gününde ref etmiştir. Eyyub'dan belayı Aşura günü kaldırmıştır. İsa Aşura günü doğmuş ve Aşura günü ref edilmiştir. Yüce Allah, Adem'in tövbesini Aşura gününde kabul etmiştir. Davud'un suçunu Aşura günü affetmiştir. Süleyman'a mülkü Aşura gününde verilmiştir. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Aşura gününde doğmuştur. Yüce Allah, Aşura gününde Arş'a kurulmuştur. Kıyamet günü de Aşura gününde kopacaktır."

 

[T] Zehebi, el-Mizan (1/451)

 

 

Kadı Ebu Bekr der ki: "Dokunma ve hareket olmaksızın zatına layu:. bir şekilde Arş'a kurulmuştur."

 

Beyhaki der ki: Bu, münker bir hadistir ve isnadı tam olarak zayıftır.

 

Ben ravinin bu naklettiğinden uzağım. Zira hadisin metninde doğru olmayan şeyler vardır. Çünkü yerlerin, göklerin ve dağların Aşura gününde yaratıldığını söylemektedir. Oysa Yüce Allah: "Şüphesiz sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratan ve Arş'a kurulan, geceyi, kendisini durmadan takip eden gündüze katan, güneşi, ayı ve bütün yıldızları da buyruğuna tabi olarak yaratan Allah'tır"[A'raf, 54] buyurmaktadır. Yılın tamamında Aşura günü olması mümkün değildir. Bu da bu haberin zayıf olduğuna delalet etmektedir. Doğrusunu da Allah bilir. Aşura günü oruç tutmanın daha önce vacip olup olmadığı konusunda ihtilaf edilmiştir. Önce vacip olduğunu ve sonra bunun neshedildiğini söyleyen kimse bir sonraki hadisi buna delil göstermiştir.

 

 

 

238- Hz. Aişe der ki: "Ramazan orucu farz kılınmadan önce Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Aşura gününde Müslümanların oruç tutmasını emrederdi. Ramazan ayının orucu farz kılınınca artık Aşura gününde dileyen oruç tutar, dileyen de tutmaz oldu. "

 

 

[T] Buhari, savın (2/250) ve Müslim, savm (2/792).

 

Beyhaki der ki: "Asla vacip olmadığını söyleyen kimsenin dediği doğrudur ve bu kişi bir sonraki rivayeti buna huccet saymıştır."

 

 

 

239- Humeyd b. Abdirrahman b. Avf bildiriyor: Muaviye b. Ebi Süfyan'ın, haccettiği zaman Aşura gününde minber üzerinde şöyle dediğini işittim: "Ey Medineliler! Alimleriniz nerede? Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bugün Aşılra günüdür. Yüce Allah bu günde oruç tutmanızı farz kılmadı. Ancak içinizden bu günde oruç tutmak isteyenler tutsun. İstemeyenler de tutmasın'' buyurduğunu işittim."

 

[T] Buharl, savm (2/250) ve Müslim, savın (2/795).

 

Beyhaki der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yüce Allah bu günde oruç tutmanızı farz kılmadı" buyruğu, asla vacip olmadığına delalet etmektedir. Zira: "...." ifadesi maziyi bildirmektedir ve bu da delalet etmektedir ki Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu müstehap olarak emretmiştir.

 

Beyhaki der ki: Abdullah b. Ömer ile Aişe'nin bildirdiğine göre Aşure günü hakkında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Cahiliye insanları bu günde oruç tutarlardı. İçinizden bu günde oruç tutmak isteyenler tutabilir, tutmak istemeyen de tutmayabilir" buyurmuştur. [T] Müslim, savm (2/793).

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Onuncu Gün ile Birlikte Dokuzuncu Günü de Oruçlu Geçirmenin Müstehap Olması