|
BEYHAKİ KÜLLİYATI |
DİRİLİŞ VE KIYAMET |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Huri'l-İyn ve Genç
Delikanlıların Sıfatları Hakkında Gelen Rivayetler
Yüce Allah:
"Oralarda bakışlarını yalnız eşlerine çevirmiş güzeller vardır ki, daha önce
kendilerine ne bir insan, ne de bir cin dokunmamıştır. O halde, Rabbinizin
hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? Onlar yakut ve mercan
gibidirler"[Rahman 56-58] buyurmaktadır. Yine: "Onlar, çadırlara
kapanmış hurilerdir"[Rahman 72] ve: "Yanlarında bakışlarını yalnızca
kendilerine çevirmiş iri gözlü eşler vardır''[Sad 52] buyurmaktadır. Yine:
"Ve onları, iri gözlü huriler ile evlendiririz"[Duhan 54] ve:
"Onlar için saklı
inciler gibi, iri gözlü huriler de vardır. (Bütün bunlar) işledikleri amellere
karşılık bir mükafat olarak (verilir.) Orada ne boş bir söz, ne de günaha sokan
bir şey işitirler. Sadece ''selam!'', ''selam!'' sözünü işitirler. Ahiret
mutluluğuna erenler, ne mutlu kimselerdir! (Onlar), dikensiz sedir ağaçları ve
meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede,
çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler
içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler. Biz onları (hurileri) yepyeni bir
yaratılışta yarattık. Onları, eşlerine düşkün ve yaşıt bakireler
kıldık"[Vakıa 22-37] buyurmaktadır. Yine: "Yanlarında bakışlarını
yalnızca kendilerine çevirmiş iri gözlü eşler vardır. Sanki onlar
(beyazlıklarıyla), saklanmış (gün yüzü görmemiş) yumurtalardır''[Saffat 48, 49]
ve: "Onlar için orada tertemiz eşler de vardır"[Bakara 25]
buyurmaktadır. Bu manada başka ayetler de vardır. Yine Yüce Allah:
"Çevrelerinde, gördüğünde saçılmış inciler sanacağın, hep aynı gençlik ve
güzellikte kalacak hizmetçiler dolaşır"[İnsan 19] ve: "Hizmetlerine verilmiş,
kabuğunda saklı inci gibi gençler etraflarında dönüp dolaşırlar"[Tur 24]
buyurmaktadır.
333- Ebü Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu
"Cennete ilk girecek olan zümrenin görüntüsü mehtaplı gecedeki Ay gibi
olacaktır. Onlardan sonra girenler, gökyüzündeki en parlak yıldız gibi
olacaklardır. Orada ne bevleder, ne de def-i hacet ederler. Ne tükürür, ne de
sümkürürler. Tarakları altından, terleri miskten, buhurdanlıkları öd ağacından,
eşleri de hurilerden olacaktır.
(Erkeklerin) hepsinin de
babaları Adem'in suretinde ve boyları da altmış arşın olacaktır."
Müslim, Sahih'inde
Kuteybe'den ve Buhari ile Müslim ise Cerir kanalıyla Umare'den "yetmiş
arşın" ibaresiyle rivayet etti. Ancak Abdulvahid rivayeti daha sahihtir.
Hemmam ile Ebü Salih'in rivayetlerinde ise "altmış arşın" olarak
geçmektedir. [T] Müslim (8/146).
334- Muhammed (b. Sirin)
der ki: Bizler Ebu Hureyre'nin yanında sohbet ederken: "Cennette erkekler
kadınlardan daha fazladır" denildi. Bunun üzerine Ebu Hureyre:
"Ebu'l-Kasım: ''Cennete ilk girecek olan zümrenin görüntüsü mehtaplı
gecedeki Ay gibi olacaktır. Onlardan sonra girenler, gökyüzündeki en parlak
yıldız gibi olacaklardır. Orada her birinin baldırlarının iliği giysileri üzerinden
de görünen iki eşi olacaktır. Canım elinde olana yemin olsun ki cennette kimse
bekar olmayacaktır'' buyurmadı mı?" dedi.
[T] Ahmed, Müsned (2/507).
335- Muhammed (b. Sirin)
der ki: Müslümanlar bir konuda kendileriyle övününce ya da cennette erkeklerin
mi yoksa kadınların mı daha çok olduğu konusunda tartışınca Ebü Hureyre:
"Ebu'l-Kasım (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Cennete ilk girecek olan
zümrenin görüntüsü mehtaplı gecedeki Ay gibi olacaktır. Onlardan sonra
girenler, gökyüzündeki en parlak yıldız gibi olacaklardır. Her bir kişiye de
ikişer eş verilecektir. Bu eşlerin baldırlarının ilikleri etlerinin üzerinden
görünür. Cennette de kimse bekar olmayacaktır'' buyurmadı mı?" dedi.
Müslim, Sahih'de Yaküb
b. İbrahim ve başkası kanalıyla İsmail b. Uleyye'den rivayet etmiştir. Buhari
ve Müslim, Hemmam b. Münebbih kanalıyla Ebü Hureyre' den: "Bu eşlerin
baldırlarının ilikleri, güzelliklerinden dolayı etlerinin üzerinden
görünür" ziyadesiyle rivayet etmişlerdir.
[T] Müslim (2/350).
336- Enes b. Malik'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Allah yolunda sabah veya akşam vakti yol alma, dünya ve içindekilerden
daha hayırlıdır. Birinizin yayının veya ayağının cennette kapladığı yer, dünya
ve içindekilerden daha hayırlıdır. Kulun Allah'ın yolunda gecelemesi veya
sabahlaması, dünya ve üzerindekilerden daha hayırlıdır. Şayet cennet
ahalisinden bir kadın yeryüzüne bakacak olsa yer ile gök arasını güzel
kokularla doldururdu. Böylesi bir kadının başındaki dahi dünya ve
içindekilerden daha hayırlıdır."
el-Esferayini
rivayetinde: "Başındaki ifadesi ile baş örtüsü kastedilmektedir"
ziyadesinde bulunmuştur. [T] Buhari
(2796).
337- Humeyd et-Tavil
bildiriyor: Enes b. Malik: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu" dedi ve söz konusu hadisi zikretti. Ancak rivayetinde: "veya
kamçısının cennette kapladığı yer" ifadesini kullanmıştır. Ebu Ma'mer der
ki: "Kabu kavs, yayın kabzası ile ucu arasındaki mesafedir. Rivayetteki
kadd ifadesi ile de kamçı kastedilmektedir.
Buhari, Sahih'de,
"Abdullah b. Muhammed - Muaviye b. Amr - Ebu İshak - Humeyd - Enes b.
Malik" kanalıyla Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"veya kamçısının cennette kapladığı yer" lafzıyla rivayet etmiştir.
338- Ebu Bekr b.
Abdillah b. Kays el-Eş'ari'nin, babasından bildirdiğine göre Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Mümin için Cennette içi
boşaltılmış inciden bir çadır vardır. Genişliği altmış mildir. Onun içinde
aileler vardır. Bunlar birbirlerini göremezler. Mümin onları dolaşır."
Buhari, Ebu Musa
kanalıyla Ebu Kudame'den ve Müslim ise Said b. Mansur'dan rivayet etti. [T] Buhari (3243) ve Müslim (2838).
339- Ebu Said
el-Hudri'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Onlar yakut ve mercan gibidirler''[Rahman 58] ayetini açıklarken şöyle
buyurmuştur: "Kişi onlardan birinin peçesini kaldırıp baktığında yüzünün
aynadan daha parlak olduğunu görür. Üzerindeki incilerden en küçüğü, doğu ile
batı arasını aydınlatacak kadardır. Üzerinde yetmiş kat elbise bulunur. Fakat
bu elbiselerin ardından bakıldığında (şeffaflığından dolayı) baldırlarının
ilikleri dahi görünür."
[T] Hakim, Müstedrek
(2/426, 427, 475, "sahih"), Ebu Ya'la el-Mevsili, Müsned (3/525), Beğavi,
Şerhu's-sünne (15/219), İbnu'l-Mübarek, Zühd (s. 68), Heysemi,
Mevaridu'z-zam'an (s. 654) ve Ahmed, Müsned (3/75).
340- Enes'ten
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"İsra (Miraç) gecesi götürüldüğüm zaman Cennette, içinde inciden, yeşil
zebercedden ve kırmızı yakuttan çadırlar olan Beydah denilen yere sokuldum.
Bana: ''Allah'ın selamı üzerine olsun, ya Resulallah)!'' denilince: ''Ey
Cibril! Bu sesler de nedir?'' dedim. Cibril: ''Bunlar, çadırlara kapanmış olan
ve sana selam vermek için Rablerinden izin isteyen hurilerin sesidir''"
dedi. Rableri onlara izin verince: "Bizler razı olanlar ve asla
öfkelenmeyenleriz. Bizler mukim olanlarız -başka bir lafızda ise:
"Kalıcılarız" şeklindedir- asla gidici değiliz, demeye
başladılar." Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onlar,
çadırlara kapanmış hurilerdir"[Rahman 72] ayetini okudu.
341 - Ali b. Ebi
Talha'nın bildirdiğine göre İbn Abbas: "Yanlarında bakışlarını yalnızca
kendilerine çevirmiş iri gözlü eşler vardır. Sanki onlar (beyazlıklarıyla),
saklanmış (gün yüzü görmemiş) yumurtalardır"[Saffat 48, 49] buyruğu,
dünyadaki eşlerinden başka eşler vardır. Yumurtalardan kasıt ise saklanmış
incilerdir" demiştir. "Kendilerine ne bir insan, ne de bir cin dokunmamıştır''[Rahman
56] buyruğu hakkında ise: "Kimse onlara yaklaşmamıştır veya kimse
bekaretini bozmamıştır, manasındadır" demiştir. "....''[Vakıa 37]
ayetini açıklarken: ".....''[Vakıa 37] ifadesi aşıklar,
"....."[Vakıa 37] ifadesi ise yaşıtlar manasındadır" demiştir.
"...."[Nebe' 33] ayetini de: "Göğüsleri çıkmış yaşıt
kızlar" şeklinde açıklamıştır.
342- Şa'bi: "Daha
önce kendilerine ne bir insan, ne de bir cin dokunmamıştır"[Rahman 56]
ayetini açıklarken şöyle dedi: "Aslında onlar dünya kadınlarındandır.
Fakat Allah onları ahiret kadınları olarak yaratmıştır. Allah'ın: "Biz
oradaki hurileri yeniden yarattık. Onları bakireler şeklinde
yarattık"[Vakıa 35, 36] buyurduğu gibi, biz ikinci defa yaratıldığımız
zaman onlara daha önce ne insan, ne de bir cin dokunmamış olacaktır."
343- Hz. Aişe der ki:
Yanımda yaşlı bir kadın var iken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) içeri
girdi ve: "Bu kimdir?" diye sordu. Ben: "Bu teyzelerimden
biridir" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bilmiş olun
ki yaşlı karılar Cennete girmeyecektir" buyurdu. Bundan dolayı kadının
içine bir şeyler düştü. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Gerçekten biz onları başka bir şekilde yarattık"[Vakıa 35]
ayetini okudu.
344- Enes'in bildirdiğine
göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Gerçekten biz onları, yeni
bir yaratılışla yarattık"[Vakıa 35] ayetini açıklarken: "Dünyada iken
gözleri çapaklı koca karılar da orada yeni bir yaratılışla yaratılanlardan
olacaktır" buyurdu.
[T] Tirmizi (3296).
345- Seleme b. Yezid
el-Cu'fi'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Gerçekten biz onları, yeni bir yaratılışla yarattık''[Vakıa 35] ayetini
açıklarken: "Dünyada iken evlenen ve evlenmeyen dul kadınlar kastedilmektedir"
dedi.
[T] Taberani, M.
el-Kebır (7/45),
346- Hasan(-i Basri) der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yaşlılar Cennete
giremeyecektir" buyurdu. Bunun üzerine ihtiyar bir kadın ağladı.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ona Cennete yaşlı olarak
girmeyeceğini haber verin. Zira Allah: ''Gerçekten biz onları, yeni bir
yaratılış la yarattık. Onları ... bakireler kıldık''[Vakıa 35]
buyurmaktadır" dedi.
[T] Tirmizi, Şemail (s.
201), Suyuti, ed-Dürrü'l-mensur (1/185), Mücahid, Tefsir (2/648) ve Beğavı,
Şerhu's-sünne (13/183).
347- Mübarek b.
Fadale'nin bildirdiğine göre Hasan(-ı Basri): "Urba ifadesini açıklarken:
"Burada kocalarına aşık kadınlar kastedilmektedir. Etrab ifadesi ise
yaşıtlar manasındadır" demiştir.
348- İbn Ebi Necih'in
bildirdiğine göre Mücahid: "....."[Vakıa 37] ayetini açıklarken:
"....."[Vakıa 37] ifadesi, kocalarına aşık kadınlar,
"....."[Vakıa 37] ifadesi ise yaşıtlar manasındadır" demiştir.
349- İbn Ebi Necih'in
bildirdiğine göre Mücahid: "Yanlarında bakışlarını yalnızca kendilerine
çevirmiş iri gözlü eşler vardır''[Saffat 48] ayetini açıklarken: "Burada
sadece kocalarına bakan kadınlar kastedilmektedir" demiştir.
350- İbn Ebi Necih'in
bildirdiğine göre Asım: "Burada çadırlarında saklanan kadınlar
kastedilmektedir ki çadır da inci ve gümüştendir" demiştir.
351- Hasan(-ı Basri) der
ki: "Yani gözlerini sadece kocalarına diken ve kocalarından başkasını
istemeyen kadınlar vardır. Vallahi onlar kendilerini başkalarına göstermeyen ve
başkalarına bakmayandır."
352- Mansur'un
bildirdiğine göre Mücahid: "Onlar, çadırlara kapanmış
hurilerdir"[Rahman 72] ayetini açıklarken: "Onların kalpleri, gözleri
ve nefisleri kocaları için kapanmıştır. Onlar inciden evler içindedirler ve kocalarından
başkalarını istemezler" demiştir.
[T] İbn Eb! Şeybe,
Musannef (13/569).
353- Mücahid der ki:
"Güzel gözlü huriler, zafirandan yara tılmışlardır."
354- İbn Abbas der ki:
"Güzel gözlü huriler, zafirandan yaratılmışlardır. "
Enes b. Malik'in
bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Güzel gözlü
huriler, zMirandan yaratılmışlardır" buyurmuştur.
355- Enes b. Malik der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) söyle buyurdu:
"Güzel gözlü
huriler, zafirandan yaratılmışlardır."
Bu hadis bu isnadla
münker bir hadistir ve İbn Uleyye'den rivayet edilmesi doğru değildir.
356- Said'in
bildirdiğine göre Katade, "Yanlarında gözlerini kendilerinden ayırmayan
yaşıt eşler vardır"[Sad 52] ayetini açıklarken: "Sadece eşlerine
bakarlar ve onlardan başkalarını istemezler" demiştir.
Katade'nin bildirdiğine
göre İbn Abbas: "Onlar, çadırlara kapanmış hurilerdir"[Rahman 72]
ayetini açıklarken: "Burada çadırlarla inciden evler kastedilmektedir. Her
ev bir fersaha bir fersah genişliğinde olup içi oyulmuş bir inciden
yapılmıştır. Onun, altından dört bin kapı kanadı vardır" demiştir. Said'in
bildirdiğine göre de Katade, Hasan'ın: "Huri, ifadesi beyaz
manasındadır" dediğini bildirmiştir.
357- Ebu Yahya'nın bildirdiğine
göre Mücahid: "Onlar, çadırlara kapanmış hurilerdir"[Rahman 72]
ayetini açıklarken: "Bunlar evlerinden dışarı çıkmayan beyaz hurilerdir
manasındadır" demiştir.
358- Mücahid:
"Bunun yanı sıra biz onları huru'l-ın ile evlendiririz"[Duhan 54]
ayetini açıklarken şöyle demiştir: "Onları hurilerle evlendiririz. Hur
ifadesi de giysilerinin üzerinden bile bacakları görülebilen beyaz tenli kadın
demektir. Aynı şekilde ona bakan biri teninin inceliği ve parlaklığından aynaya
bakar gibi kendi yüzünün yansımasını görebilir."
Cennet Hurileri ve
Gılmanları
271
Osman b. Ata'nın
bildirdiğine göre babası (Ata): "....."[Duhan 54] ifadesini:
"İri ve siyah gözlü kadınlar" şeklinde açıklamıştır.
359- Ebu Ravk Atiyye b.
el-Haris der ki: Dahhak: "Bunun yanısıra biz onları huru'l-in ile
evlendiririz"[Duhan 54] ayetini açıklarken: "(Ayetteki) Hur ifadesi
beyaz tenli, In ifadesi ise iri gözlü anlamındadır" demiştir.
360- İbn Ebi Necih
bildiriyor: Mücahid: "Onlara orada tertemiz eşler vardır" buyruğunu
açıklarken: "Burada hayız, dışkı, idrar, sümük, balgam, tükürük, meni ve
doğumun olmaması kastedilmektedir" demiştir." (Şüphesiz Cennetlikler
o gün) meşguldürler"[Yasin 55] buyruğunu: "Nimetlerle
meşguldürler" şeklinde açıklamıştır. "Onlar ve eşleri gölgelerde
koltuklara yaslanmaktadırlar"[Yasin 56] ayetini de: "Burada helalleri
ile birlikte inci ve yakuttan koltuklara yaslanmalar kastedilmektedir"
şeklinde açıklamıştır.
361- İbn Şuayb der ki:
Evzai: "Şüphesiz cennetlikler o gün nimetlerle meşguldürler, zevk
sürerler"[Yasin 55] ayetini açıklarken: "Cennetliklerin bakirelerle
ilişki kurmaları kastedilmektedir" demiştir.
362- Amr'ın bildirdiğine
göre İkrime: "Şüphesiz cennetlikler o gün nimetlerle meşguldürler, zevk sürerler''[Yasin
55] ayetini açıklarken: "Cennetliklerin bakirelerle ilişki kurmaları
kastedilmektedir" demiştir.
363- Enes bildiriyor:
Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Cennette mümine
şu şu kadarlık cinsel bir güç verilir." Kendisine: "Ey Allah'ın
Resulü! Kişi bunu kaldırabilir mi ki?" diye sorulduğunda: "Kendisine
yüz adam gücü verilecektir" buyurdu.
[T] Tirmizi (2536).
364- Harice b. Harami
el-Uzri'den bildiriyor: Tebük'te bir adam: "Ey Allah'ın Resulü!
Cennetlikler cinsel ilişkiye girecek mi?" diye sorunca, Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Cennetlik olan erkeğe bir günde verilecek
olan (cinsel güç) sizden yetmiş kişinin gücünden daha fazladır" cevabını
verdi.
365- İbn Abbas der ki:
Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Dünyadayken kadınlarımızla
cinsel ilişkiye girdiğimiz gibi Cennette de girebilecek miyiz?" diye
sorulunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Muhammed'in canı
elinde olana yemin ederim ki, kişi bir gecede yüz bakireyle ilişkide
bulunacaktır" cevabını verdi.
[T] Ebu Ya'la, Müsned
(2436). Heysemi, Mecmau'z-Zevaid'de (10/416) der ki: Ravilerden Zeyd b.
Ebi'l-Havari zayıf olmasına rağmen güvenilir bulunmuştur. Diğer ravileri
güvenilirdir.
366- Umare b. Raşid der
ki: Ebu Hureyre'ye: "Cennet ahalisi eşleriyle cinsel ilişkide bulunurlar
mı?" diye sorulduğunda: "Evet! İnmeyen bir uzuv, zayıflamayan bir
ferc ve dinmeyen bir şehvetle" karşılığını verdi."
[T] Bezzar,
Keşfu'l-estar (4/198); Bunu Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hadisi
olarak Bezzar rivayet etti (3524) ve şöyle dedi: "Umara b. Raşid'den,
sadece Abdurrahman b. Ziyad'ın rivayet ettiğini biliyoruz. Abdurrahman'ın aklı
iyiydi, ama mechul olan ravilerden münker hadisler rivayet etti. Bu sebeple
hadisini zayıflattı.
367- Ebu Umame der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Yüce Allah sizden
cennete soktuğu her erkeğe yetmiş iki zevce verir. Bunlardan ikisi gözleri
geniş hurilerden ve yetmişi ise cehennemlik olanlardan kalma mirasındandır. Bu
zevcelerin hepsinin kadınlığı çok çekici ve cennetlik olan her erkeğin şehvet
gücü ise süreklidir." [T] İsnadı zayıfhr. İbn Mace (4337).
Yine Ebu Umame der ki:
Bir adam Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Cennet ehli cinsel
ilişki yaparlar mı?" diye sorunca, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "İlişki yaparlar ama ne erkekten, ne de kadından meni
gelmez" cevabını verdi. Zayıf bir ravi olan Halid b. Yezid bunu rivayette
tek kalmıştır.
2 el-Metalibu'l-aliye (10/186),
Taberani, M. el-Kebir (7479), Heysemi, Mecmau'z-Zevaid'de (10/416) hadisi,
başka senedlerle zikrettikten sonra, "Bunların hepsi değişik senedlerle
rivayet edilmiştir ve bazılarının ravileri güvenilir bulunmuştur, ama
bazılarında zayıflık vardır" dedi.
368- İsmail b. Ebi Halid
bildiriyor: Ebu Salih ve Süddi: "Onlar yakut ve mercan gibidirler''[Rahman
58] ayetini açıklarken: "(Onlar) inci gibi beyaz ve yakut
saflığındadır" demişlerdir.
369- Hasan b. Yezid
el-Esamm'ın bildirdiğine göre Süddi: "Sanki onlar (beyazlıklarıyla),
saklanmış (gün yüzü görmemiş) yumurtalardır''[Saffat 49] buyruğunu açıklarken:
"Ayetten kastedilen yuvasındaki yumurtadır" demiştir.
370- Hasan(-ı BasrI):
"Çevrelerinde, (hizmet için) ölümsüz gençler dolaşır''[Vakıa 17] ayetini
açıklarken: "Bu gençlerin kendisiyle ödüllendireceği bir sevapları ya da
kendisiyle cezalandırılacağı bir günahları yoktur. Onlar işte bu yere
bırakılmışlardır" dedi.
İbn Ebi Necih'in
bildirdiğine göre Mücahid: "Çevrelerinde, (hizmet için) ölümsüz gençler
dolaşır''[Vakıa 17] ayetini açıklarken: "Burada (bu gençlerin) ölümsüz
olup yaşlanmayacakları kastedilmektedir" demiştir.
371- İbn Amr:
"Cennette en alt derecede olanlardan birinin bile bin tane hizmetçi si
bulunur. Bu hizmetçilerden her biri de farklı bir işi yapar" dedi ve:
"Yanlarında ölümsüz gençler dolaşır; onları gördüğünde saçılmış birer inci
sanırsın''[İnsan 19] ayetini okudu.
372- İbn Sabıt der ki:
"Cennet ehlinden olan (her) bir adam dört bin bekar, sekiz bin dul kadın
ve beş yüz huri ile evlendirilir."
Bu rivayet İbn Sabıt'tan
gelen sahih rivayettir.
373- Abdullah b. Ebi
Evfi'nın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "Cennet ehlinden olan (her) bir erkek, beş yüz huri, dört bin
bekar, sekiz bin dul kadın ile evlendirilir. Her biriyle de dünyadaki ömrü
kadar yaşar."
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: