BEYHAKİ KÜLLİYATI |
İMAM ŞAFİİ’NİN MENKIBELERİ |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Şafii’nin Soyu
Rabi b. Süleyman'ın
naklettiğine göre Muhammed b. İdris b. Abbas b. Osman b. Şafi' b. Saib b. Abdi Yezid
b. Haşim b. Muttalib b. Abdi Menaf b. Kusayy b. Kilab b. Murre b. Ka'b b. Luey
b. Galib b. Pihr b. Malik b. Nadr b. Kinane b. Huzeyme b. Müdrike b. İlyas b.
Mudar b. Nizar b. Ma'ad b. Adnan b. Hemeysa; Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) amcası oğludur.
Ebu Abdillah el-Hafız
der ki: Ebu'l-Fadl b. Ebi Nasr, bu nesebi aynıyla, Mısır'da Abdulhakem
oğullarının kabristanında, Şafii'nin mezar taşı üzerine oyulmuş olarak
okuduğunu söyledi. Ardından şunu ilave etti;
Adnan, Udd, Uded,
Hemyesa', İsmail'in oğlunun kızı, İsmail ve İbrahim Halilu'r-Rahman.
Künyesi ise; Ebu
Abdillah'tır.
Abdullah b. Ahmed b.
Adiyy el-Hafız der ki: Muhammed b. İdris eş-Şaffi'nin Mısır'daki kabrinde, biri
baş tarafında diğeri de ayaklarının ucunda bulunan iki mezar taşını okudum.
Nesebi Hz. İbrahimu'I-Halil'e kadar dayanıyordu.
Muhammed ez-Za'ferani,
Şafii'den hadis naklederken adını şöyle zikrediyor: Muhammed b. İdris b. Abbas
b. Osman b. Şafi' b. Saib b. Ubeyd b. Abdi Yezid b. Haşim b. Muttalib b. Abdi
Menaf.
el-Meymuni'nin
naklettiğine göre: Ahmed b. Hanbel, Ebu Osman b. Şafii'ye dedi ki: "Ben
seni üç özelliğin için seviyorum; Sen Kureyş'li bir adamsın, Ebu Abdillah'ın
oğlusun ve sünnet ehlindensin."
Muhammed b. İsmail
el-Buhari, Şafii'den bahsederken şunları söyler: "Muhammed b. İdris b.
el-Abbas: Ebu Abdillah eş-Şafii el-Kureşi, Mısır'da yaşamış, hicri 402 yılında
ölmüştür. Hicaz ekolündendir, Malik b. Enes'ten hadis öğrenmiştir."
et-Tarzhu'l-Kebir'de bu şekilde geçmektedir. et-Tarfhu's-Sağfr'de de bu şekilde
Kureyş'e nisbet edilmiş, ama el-Abbas ismi geçmemektedir.
Ahmed b. Seleme, Müslim
b. Haccac'ın şöyle dediğini nakleder: Abdullah b. es-Saib, Mekke valisidir ve
sahabidir. Hadisi sahihtir. Kendisi Muhammedb. İdris'in dedesi; Şafi' b.
Saib'in kardeşidir.
Abdullah b. Amr b. el-As
ve Abdullah b. Müseyyeb el-Abidi, Abdullah b. Saib'in şöyle dediğini rivayet
ediyor; "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mekke'de bize sabah
namazı kıl dır dı. Müminun suresiyle başladı, Musa ve Harun'dan (veya İsa'dan)
bahseden ayetlere geldiğinde, Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir
öksürük tuttu, ardından rükuya gitti." İbnu's-Saib buna şahid olmuştur.
es-Saib b. Ubeyd b. Abdi
Yezid ise; Abdullah ve Şafi'nin babalarıdır.
Bedir'de esir edilmişti
ve Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çok benzerdi. Sonra Müslüman
olmuştur.
Ebu Muhammed Ahmed b.
Muhammed b. Abdillah b. Muhammed b. Abbas b. Osman b. Şafi' eş-Şafii'nin
babasından naklettiğine göre: Saib b. Ubeyd b. Abdi Yezid hastalandi. Ömer b.
el-Hattab dedi ki: "Kalkın Saib'e gidip ziyaret edelim, kendisi Kureyş'in
ileri gelenlerindendir. Çünkü kendisi ve amcası Abbas b. Abdilmuttalib O'na
getirildiklerinde, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Saib b. Ubeyd için
''Bu kardeşimdir, ben de onun kardeşiyim'' demişti."
Saib b. Ubeyd b. Abdi
Yezid, Şafii'nin dedesidir ve sahabidir. Şafi' b. Saib'in kardeşi Abdullah b.
es-Saib de sahabidir. Ubeyd b. Abdi Yezid'in, eşini tamamen boşayan kardeşi
Rükane b. Abdi Yezid de sahabidir.
Şafii'nin soyundan olup,
tabiin ve tebe-i tabiin döneminde, kendilerinden ilim nakledilen alim olanlar
vardır, bunlardan bazıları: Nafi' b. Uceyr b. Abdi Yezid, Abdullah b. Ali b.
es-Saib,
Talha b. Rükane,
Yezid b. Talha,
Saib b. Yezid b. Rükane,
Ali b. Saib,
Muhammed b. Ali b. Yezid
b. Rükane,
Kardeşi Abdullah b. Ali,
Abbas b. Osman b. Şafi',
Muhammed b. Ali b.
Şafi',
Muhammed b. Abbas,
Abdullah b. İdris b.
Abbas,
İbrahim b. Muhammed b.
Abbas,
Kardeşi Abdullah b. Muhammed
b. Abbas ve diğerleri, Allah hepsine rahmet etsin.
Bunların her birinden,
hocamız Ebu Abdillah el-Hafız ve başkalarından derlediğimiz, rivayetleri
zikretmiştik. Burada kısaca geçmek istediğimizden bunları aktarmıyoruz.
Bunlardan sonraki dönemde,
onun soyundan hadisle uğraşanlar olmuştur. Şafii'nin; halifeler, ilim erbabı ve
şairler içinde Kureyş'e mensup olması, görenler için gün gibi aşikardır.
Ahmed b. Muhammed b.
Abdillah eş-Şafii'nin babasından naklettiğine göre Muhammed b. İdris eş-Şafii
şöyle dedi: Halifenin çocuklarından birinin yanına gittim, yanında da İbn De'b
vardı. Selam verdim, "Sen kimlerdensin?" dedi, "Muttalib'in
çocuklarından" dedim. Sözümü kesip, "Muttalib b. Ebi Vedaa mı?"
dedi, "Hayır" dedim. "Muttalib b. Hantab mı?" dedi,
"Hayır" dedim. İbn De'b, elini dizine vurup "Allah, valiyi ıslah
etsin, vallahi bu, Muttalib b. Abdi Menafın çocuklarındandır. Ataları senin
atan olan, kardeşleri de Haşim ve Abdi Şems olan Muttalib. Cahiliye döneminde
onun adıyla övünürlerdi. Biri kendisine rida verdiğinde ona yaslanır, fark edip
diğeri rida verirse ona yaslanırdı.
Daha önce kitabımda,
"Kardeşleri senin kardeşin, amcaları da Haşim ve Abdi Şems"
şeklindeydi ve hatalıydı düzeltmiş oldum.
Zekeriyya es-Sad'nin
naklettiğine göre Şafii'nin kızının oğlu şöyle diyor: Şafii, Harun er-Reşid'in
yanına girdiğinde, kendisini dinledi ve "Allah benim ailemde senin
gibileri çoğaltsın" dedi.
Muhammed b. el-Münzir
der ki: Davüd b. Ali bana şöyle dedi: Bunlar bizim Muttalibımiz Şafii'nin
sözleridir, nükteleriyle hepsinden üstün olan, delilleriyle herkesi mecbur
eden, şehametiyle her şeyi açıkça ortaya koyan, karşılarma sapa sağlam çıkan,
dininde muttaki, soyuyla asil, şahsiyetiyle faziletli, Yüce Rabbinin Kitab'ma
sımsıkı tutunan, Resulü'nün sünnetine tabi olan, bidat ehlinin uydurduklarmı
silen; haberlerini yok eden, gidişatlarını batıran kişidir. Yüce Allah'ın
"'Rüzgarın savurduğu çerçöp haline gelmiştir, Allah her şey üzerine de
iktidar sahibidir''[Kehf, 45] ayetinde buyurduğu hale geldiler.
Ebu Abdillah'ın
naklettiğine göre Ebu Abdillah Muhammed b. İbrahim el-Buşenci, Nisabm'da
kendilerine Şafii'nin soyu hakkında şöyle demiştir: Kendisi eş-Şafii, Muhammed
el-Haşimı, Babası İdris ise zor işlerin adamı, Büyük babası Abbas yüceltir
rütbesini. Sonra atası Osman başarıların piri.
Şafi' b. Saib ise
Ubeyd'in evladıdır,
Şan ve şeref evladı hoş
kokan ecdadıdır. Sonrası Abdi Yezıd, ardından Haşim gelir, Soyu şerefli temiz
nikahlara dayanır.
Ardında Muttalib var, Haşim'den
sonra gelen, Abdi Menaf duayla sırla muzaffer olan.
Bu konuyla ilgili
şiirler ve haberler çoktur. Zikrettiklerimiz şimdilik yeterlidir.
Muttalib b. Abdi Menafın
kardeşi, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dedesi Haşim b. Abdi
Menafa intisabı konusuna gelince:
Zekeriyya b. Yahya
es-Saci'nin kitabında okuduğuma göre soy ilimleriyle meşhur Ahmed b. Muhammed
b. Humeyd el-Adevi şöyle diyor: Muhammed b. İdris b. Abbas b. Osman b. Şafi' b.
es-Saib b. Ubeyd b. Abdi Yezid b. Haşim b. Muttalib b. Abdi Menaf. Haşim b.
Abdi Menaf üç koldan dedesidir: Saib'in annesi; Erkam b. Haşim b. Abdi Menafın
kızı Şifa'dır. Saib, Bedir'de kafir iken esir düşmüştü. Kendisi, Hz.
Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) benzerdi. Şifa'nın annesi; Esed b. Haşim
b. Abdi Menafın kızı Halde'dir.
Abdi Yezid'in annesi de;
Haşim b. Abdi Menaf b. Kusayy'ın kızı Şifa'dır. Abdi Yezid için; "Saf,
berrak ve lekesiz" derlerdi.
Farklı senedlerle
nakledilen rivayete göre Yünus b. Abdi'l-A'la şöyle diyor: Ali b. Ebi Talib ve
Şafii dışında annesi Haşimi olan kimseyi bilmiyorum. Ali'nin annesi; Esed b.
Haşim'in kızı Fatıma' dır. Şafii'nin ninesi; Esed b. Haşim'in kızı Şifa'dır.
Şafii'nin annesi;
Ubeydullah (b. Hasan b. Hüseyin b. Ali b. Ebi Talib)'in kızı Fatıma'dır. Ebu Abdillah
rivayetine "Şafii'yi, Yemen'e götürüp eğiten kadındır" ibaresini
eklemiştir.
Bu rivayeti Ebu Nasr
dışında kimseden duymadım, diğer rivayetler buna ters düşmektedir.
Zekeriyya b. Yahya
es-Sad'nin naklettiğine göre Şafii'nin kızının oğlu Ahmed b. Muhammed şöyle
diyor: "Dedem Muhammed b. İdris eş-Şafii, Mısır'da öldü, o zaman elli
küsur yaşındaydı. Annesi Ezd kabilesinden, Ezdi idi. Dedemin Mekke'deki evi,
Mekke'nin altındaki tepedeydi. Eşi, çocuğunun annesi; Nafi' b. Anbese b. Amr b.
Osman b. Affan'ın kızı Hamde idi. Annesi ise çok hayırsever bir kadındı.
Hikayelerini, ne kadar akıllı ve dinine bağlı olduğunu anlatmıştık."
Zekeriyya b. Yahya
es-Sad'nin kitabında bu şekilde okumuştum.
Şafii'nin Mısır'a, Ezdi
dayılarının yanına yerleşme hikayesi de aynı şekilde yeri geldiğinde
zikredilmiştir.
Hocamızdan gelen
bilgilere gelince; Haris b. Sureye'in naklettiğine göre Şafii şöyle diyor:
"Ali, amcamın oğludur ve dayımın oğludur." Hocamız Hacebi hikayesinde
bu şekilde nakletti. Sülemi de bu şekilde nakleder. Amcası oğlu olması açık ve
anlaşılmaktadır. Diğerine gelince; ''dayımın oğlu" ibaresi, "teyzemin
oğlu" ibaresiyle karışmış olmalıdır.
Zekeriyya b. Yahya
es-Saci'nin hikayesinde bunu şöyle yazmıştık: Şafii'nin dedesi Saib b. Ubeyd'in
annesi; Erkam b. Haşim b. Abdi Menaf'ın kızı Şifa idi. Erkam'ın kızı Şifa'nın
annesi ise; Esed b. Haşim b. Abdi Menaf'ın kızı Halde idi. Ali b. Ebi Talib'in
annesi de; Esed b. Haşim Abdi Menaf'ın kızıdır. Dolayısıyla Ali b. Ebi Talib'in
annesi, Şafii'nin dedesi Saib'in annesinin teyzesidir. Dolayısıyla Müminlerin
Emiri Ali b. Ebi Talib teyzesinin oğlu olur. Yani; dedesinin annesinin
teyzesinin oğlu olur. Vallahu alem.
Zekeriyya es-Sad'nin
kitabında bakınca, orada el-Hacebi'nin hikayesini gördüm. Orada Şafii'nin
kendisine "Ali, amcamın oğludur ve teyzemin oğludur" dediğinde, o
zaman düşündüğümün doğru olduğunu gördüm.
Şafii'nin anne
tarafından mensup olduğu Ezd kabilesinin faziletleriyle ilgili rivayetler
nakledilmiştir:
Enes der ki: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Ezd, Yüce Allah'ın yeryüzünde
Ezd'idir. İnsanlar onları düşürmek isterler, Allah bunu reddedip onları
yüceltir.''
Amir b. Ebi Amir
el-Eş'ari'nin babasından naklettiğine göre Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle dedi: "Ezd ve Eş'arfler ne güzel kabileler; ne savaştan
kaçarlar, ne ihanet ederler. Onlar bendendir, ben de onlardanım. " [-]
Ahmed b. Hanbel, Müsned (4/129), Tirmizi, menakib (2/330) ve İbn Hacer, İsabe
(7/120-121)
Amir der ki: Bu hadisi
Muaviye'ye söylediğimde dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) öyle
demedi; "Benden ve bana" dedi.
Ona; Babam
Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) "Onlar bendendir, ben de
onlardanım" şeklinde nakletti dediğimde, "Sen babanın hadisini daha
iyi bilirsin" dedi. [-] Tirmizi, menakib (2/330)
Ebu Abdillah rivayetinde
ibare: "Esed ne güzel kabiledir" şeklindedir.
Ezd ve Esed aynı şeydir.
İkisi aynı kabileyi ifade eder.
Mekke zahidi Ebu'l-Hasan
Ali b. Ahmed ed-Dineveri der ki: Hz. Peygamber'i (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
rüyada gördüm. Ona; "Ey Allah'ın Resulü! Kimin sözüne tabi olayım?"
dedim. Bana Müminlerin Emiri Ali'yi işaret etti ve; "Bunun eline tutun
çünkü, amcamız oğlu Şafii' dir, mezhebiyle amel et, yolunu bul, cennetin
kapısına ulaş" dedi. Sonra dedi ki: "Alimler arasında ŞafiI,
yıldızlar arasındaki mehtap gibidir."
Ahmed b. Amr b. Ebi Asım
en-Nebil'in naklettiğine göre Benu Haşim'den Ramehurmuz'dan Nevfel oğullarından
bir adam şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber'i (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rüyamda
gördüm; Huneyn dağına yaslanmış; "şam dedi, Muttalibi dedi" diyordu.
Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında bir adam vardı. Adam
Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (Sallallahu aleyhi ve Sellem) döndü
ve "Hadisimizden küçük bir bölümü terk etti" dedi. Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) "şam şöyle dedi, Muttalibi şöyle dedi"
demeye başladı. Adamın dediğini de umursamadı.
Bu rüyayı anlatan
Nevfeli: "Ben, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rüyamda bunu
duymadan önce, Şafii'nin Muttalib oğullarından olduğunu bilmiyordum" dedi.
Ebu Yahya Zekeriyya b.
Yahya; "Bu olayı Nevfeli'den nakille Ramehurmuz'dan bazıları
anlatmıştı" dedi.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: