BEYHAKİ KÜLLİYATI |
ALLAH’IN İSİM VE SIFATLARI |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Yüce Allah'ın: "Bizim
kendisini asla sıkıştırmayacağımızı zannetmişti" [Enbiya
87] Buyruğu
Yüce Alalı şöyle
buyurur: "Bizim kendisini asla sıkıştırmayacağımızı zannetmişti. Nihayet
karanlıklar içinde: ''Senden başka hiçbir tanrı yoktur. Seni tenzih ederim.
Gerçekten ben zalimlerden oldum!'' diye niyaz etti. Bunun üzerine onun duasını
kabul ettik.''[Enbiya 87,88]
1076- İbn Abbas:
"Kendisini asla sıkıştırmayacağımızı sanmıştı''[Enbiya 87] buyruğunu
açıklarken: "Başına söz konusu ceza ve azabın gelmeyeceğini sanmıştı"
demiştir.
1077- İbn Abbas:
"Zünnun'u da hatırla. Hani öfkelenerek gitmişti de kendisini asla sıkıştırmayacağımızı
sanmıştı"[Enbiya 87] buyruğunu açıklarken şöyle demiştir: "Zünnun
kavmine öfkelenip çekip gitmişti. Ancak kavmine öfkelenip de çekip gitmesinden
dolayı kendisini cezalandırmayacağımızı, belaya maruz bırakmayacağımızı mı
zannetti. Cezası da balığın onu yutması oldu."
Beyhaki der ki: Bize
nakledildiğine göre İbn Abbas: "Bizim kendisini asla sıkıştırmayacağımızı
zannetmişti''[Enbiya 87] ayetindeki; ifadesini "nun" harfini ötreli,
"dal" harfini şeddeli olarak; "takdir" den gelen bir fiil
şeklinde "hakkında takdir etmeyeceğimizi..." anlamında okumuştur.
1078- Ferra der ki:
"Bizim kendisini asla sıkıştırmayacağımızı zannetmişti''[Enbiya 87]
buyruğu: "Onun için takdir ettiğimiz cezayı veremeyeceğimizi zannetti.
Nihayet karanlıklar içinde: "Senden başka hiçbir tanrı yoktur" dedi.
Karanlıklardan kasıt denizin karanlığı ve Hz. Yunus'un içinde olduğu balığın
karnı ve bağırsaklarıdır."
Ferra, kadera
kelimesinin takdir etmek manasında olduğunu söylemiştir. [-] Sahihtir.
Ebu'l-Hasan b. Mehdi'nin
bildirdiğine göre Ebu Nasr b. Katade şöyle dedi: İbnu'l-Enbari, Ebu Sahr
el-Huzeli'ye şu şiirini okudu: Ne o geçen zaman geri döner Sen yücesin takdir
ettiğin olur sana şükür olsun.
1079- Hasan(-ı Basri):
"Kendisini asla sıkıştırmayacağımızı sanmıştı. Derken karanlıklar içinde,
''Senden başka hiçbir ilah yoktur. Seni eksikliklerden uzak tutarım. Ben
gerçekten zulmedenlerden oldum'' diye dua etti''[Enbiya 87] ayetini açıklarken
şöyle demiştir: "Hz. Yunus öfke ile çekip gidince kendisinin cezalandırılmayacağını
sandı. Buradaki karanlıklardan kasıt, gece karanlığı, denizdeki karanlık ve
balığın içindeki karanlıktır. Hz. Yunus dua edince de melekler: "Yabancı
bir bölgeden tanıdık bir ses" dediler.
[-] Sahihtir. İbn Cerir, Tefsir (17/78/80).
1080- Mücahid:
"Kendisini asla sıkıştırmayacağımızı sanmıştı"[Enbiya 87] buyruğunu
açıklarken: "Bu yaptığından dolayı kendisini cezalandırmayacağımızı
sandı" demiştir. [-] Sahih,
ravileri güvenilir. İbn Cer!r (16/379)
1081- Ma'mer der ki:
Zühri bana: "Sana şaşılacak iki şey anlatacağım" dedi ve şöyle devam
etti: "Humeyd b. Abdirrahman'ın bana Ebü Hureyre'den bildirdiğine göre
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Bir adam bir
çok günahlar işledi ve ölüm anı gelince çocuklarına: ''Öldüğüm zaman beni
yakın, sonra ufaltıp toz haline getirin ve deniz rüzgarı na saçın. Vallahi
Rabbim bana kadir olursa hiç kimseye vermediği bir azabı muhakkak bana
verecektir'' dedi. Çocukları da dediğini yerine getirdiler. Bunun üzerine Yüce
Allah yeryüzüne: ''Aldığını geri ver'' buyurunca, adam tekrar dikiliverdi.
Allah kendisine: ''Böyle yapmana sebep nedir?'' diye sorunca, adam: ''Ey
Rabbim! Senin haşyetin veya senden olan korkumdur'' dedi. Bunun üzerine de
Allah onu bağışladı."
Yine Humeyd b.
Abdirrahman'ın, bana Ebü Hureyre'den bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Bir kadın bağlı bıraktığı
(hapsettiği) bir kedi yüzünden cehenneme girdi. Çünkü ne kendisi kediye yemek
verdi, ne de yerin haşerelerinden yemesi için onu serbest bıraktı. Sonunda kedi
(açlıktan) öldü,"
Zühri der ki: Burada
kişinin kendini tam manasıyla güvende hissetmemesi ile ümidi kesmemesi
kastedilmektedir.
Müslim bunu Muhammed b.
Rafi ve Abd b. Humeyd'den, ikisi de Abdurrezzak'tan aktarmıştır. Buhari ise
başka bir yolla Ma'mer'den rivayet etti.
[-] Sahih, ravileri güvenilir. Müslim (2756) ve Buhari (6/514, 515).
1082- Ebu Said
el-Hudri'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
anlatıyor: "Sizden önce geçen insanlar bir adam vardı. Allah ona mal ve
evlat vermişti. Kendisine ölüm yaklaşınca oğullarına: ''Ben sizler için nasıl
bir baba oldum?'' diye sorunca oğulları ''Sen bize hayırlı bir baba oldun''
dediler. O da ''Hiç kuşkusuz bu baba Allah katında bir hayır biriktirmemiştir.
Bu baba Allah huzuruna vardığında Allah ona azap edecektir. Bunun için bakın!
Ben öldüğüm zaman beni yakın, kömür olduğum zaman beni toz haline getirip güçlü
esen bir rüzgara savurun'' dedi. Oğullarından bu söylediklerini yapacaklarına
dair kesin söz aldı. Sonra oğulları onun kendilerine söylediği bu işleri
yaptılar. Onu yakıp toz haline getirip güçlü rüzgara savurdular. Allah o
kimseye ''Ol'' buyurdu. O da hemen bir adam olup ayakta durdu. Sonra Allah ona
''Ey kulum! Bu yaptığın şeye seni iten nedir?'' diye sordu. O kimse ''Senden
çekinmek ya da senden korkmaktır'' dedi. Canım elinde olana yemin olsun ki,
onun mağfiretine neden olan bu sözünden başkası değildi."
Buhari Sahih'inde
Ebu'l-Velid'den ve Müslim Muhammed b. el-Müsenna kanalıyla Ebu'l-Velid'den
rivayet etti. Ayrıca Şeyban, Katade'den onun "Azabından korktuğu için
Allah'ın cezasından kurtardığı bir adam" sözüyle birlikte
aktarmıştır. [-] Sahih, ravileri
güvenilir. Buhari (6/514) ve Müslim (2757).
Kelam alimlerinden başka
biri şöyle demiştir: "Vallahi Rabbim bana kadir olursa hiç kimseye
vermediği bir azabı muhakkak bana verecektir" sözü: "Takdir
ederse" manasındadır.
Ebü Süleyman el-Hattabi
der ki: Başka bir rivayet: "Beni rüzgarda savurun. Belki kendimi Allah'a
unuttururum" yani kurtulurum şeklindedir. Ancak: "Musa: ''Onlar
hakkındaki bilgi, Rabbimin yanında bir kitapta bulunur. Rabbim, ne yanılır, ne
de unutur'' dedi"[Taha 52] ayetinde belirtildiği üzere ondan kurtulamaz.
Bu kişiyle ilgili: "Bu kişi öldükten sonra dirilmeyi ve Allah'ın kudretini
inkar etmesine rağmen nasıl bağışlanır?" diye sorulacak olursa şöyle cevap
verilir: "Bu kişi bunları inkar etmiyor. Bu kişi yakılıp külleri
savrulduğu zaman kurtulacağını, tekrar diriltilip azaba uğramayacağını zanneden
bir cahildir. Görmüyor musun Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyuruyor:
"Allah onun
küllerini toplayıp huzuruna getirerek: ''N eden böyle yaptın?'' diye sorar.
Adam da: ''Senden korktum'' cevabını verir. Bu adam Allah'a iman etmiş ve bu
yaptığını öldükten sonra Allah'ın kendisine yapacağından korktuğu için
yapmıştır. Ancak adam cahilliğiyle bu yolla kurtulacağını zannetmiştir.
1083- Ebu Süleyman
el-Hattabi'nin sözünü ettiği hadis şudur: Behz, babasından, o da dedesinden
bildiriyor: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu
işittim: "Sizden önceki topluluklardan bir adam vardı. Allah ona mal ve
çocuk ihsan etmesine rağmen buyruklarından hiçbirini yerine getirmezdi. ..
-Hadis devam ediyor- Ayrıca orada şöyle geçmektedir: "Sonra rüzgarda
savurun. Belki bu şekilde Allah beni bulamaz" dedi. Öldüğü zaman dediği
gibi yaptılar. Ancak adam yine de en güzel haliyle sağlam bir şekilde Rabbinin
huzuruna çıkarıldı. Rabbi ona: ''Neden kendini ateşte yaktırdın?'' diye
sorunca, adam: ''Rabbim! Senden korkumdan dolayı bunu yaptım. Zira korkutan bir
azabının olduğunu bir rahipten duydum'' dedi. Bundan dolayı adım
bağışlandı."
[-] Sahih, ravileri
güvenilir. Ahmed (5/4)
İmam Ebu Bekr Ahmed b.
el-Hüseyin el-Beyhaki der ki: Allah'ın isim ve sıfatlarının tevili burada sona
ermektedir. Meseleyi uzatmamak için bazı rivayetleri, burada zikrettiklerimle
aynı manada olduğu veya zayıf olduğu için burada zikretmedim.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
İMAM ŞAFİİ’NİN MENKIBELERİ - Sünnet Üzerindeki İlahi
Koruma