BEYHAKİ

KÜLLİYATI

ALLAH’IN İSİM VE SIFATLARI

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

İzzet Sıfatının İsbatıyla İlgili Rivayetler

 

Yüce Allah şöyle buyurur: " ... güçlü olan, Hakim olan O'dur."[İbrahim 4], "Allah kuvvetli olandır, güçlü olandır."[Ahzab 25], "İnkarcıların sözleri seni üzmesin, çünkü bütün kudret Allah'ındır."[Yunus 65], "Onların tarafında bir şeref ve kudret mi arıyorlar? Doğrusu kudret bütün olarak Allah'ındır."[Nisa 139] Yüce Allah İblis'ten bahsederken onun şöyle dediğini bildirmiştir: "İblis: ''Senin kudretine and olsun ki, onlardan, sana içten bağlı olan kulların bir yana, hepsini azdıracağım'' dedi.''[Sad 85]

 

 

255- Ma'bed b. Hilal el-Anzi der ki: Basra halkından bir grupla, şefaatle ilgili hadisi sormak için Enes b. Malik'e gittim (gruptakilerin isimlerini de söyledi). Ravi sorusuyla, Enes'in verdiği cevapla, oradan çıkıp Hasan b. Ebi'l-Hasan el-Basrı'nin yanına girmeleriyle ilgili hadisi uzun bir şekilde anlattıktan sonra şöyle devam etti: Hasan dedi ki: "And olsun ki Enes bunu bana yirmi sene önce bildirmişti. Kendisi o günlerde bütün hafızasını ve gücünü toplamış haldeydi. Şimdi ise bir bölümünü terk etmiştir. O bunu unuttu mu yoksa güvenip dayanırsınız diye sizlere bildirmeyi mi hoş görmedi, bilmiyorum. Biz de ona: "Nedir o?" deyince Hasan: "Size anlattığı gibi (Enes) bana da anlattı" dedi. Sonra şöyle devam etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Dördüncü defa gelirim ve aynı şekilde Allah'a hamd ederim, sonra secdeye kapanırım. Bana: ''Ey Muhammed! Başını kaldır ve söyle; sözün dinlenir, iste, istediğin verilir, şefaat et, şefaatin kabul edilir'' denir. Ben: ''Ey Rabbim! La ilahe illallah diyen(e şefaat etmem) için bana izin ver'' derim. Allah: ''Bu hak senin değildir. Ancak izzetim, yüceliğim ve azametime yemin olsun ki; ondan (cehennemden) La ilahe illallah diyeni çıkaracağım'' buyurur."

 

Buhari, Sahih'te Süleyman b. Harb kanalıyla Hammad b. Zeyd'den ve Müslim, Said b. Mansur'dan rivayet etti.   [-] Sahih. Buhari (7510); Müslim (193/326).

 

 

 

256- İbn Abbas der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle dua ederdi:

"Allahım! Sana teslim oldum, ben sana inandım, sana dayandım. Yüzümü gönlümü sana çevirdim, senin yardımınla düşmanlara karşı mücadele ettim. Allahım! Beni saptırmandan yine sana, senin büyüklüğüne sığınınm ki, senden başka ilah yoktur. Ölmeyecek diri yalnız sensin. Cinler ve insanlar ise, hep ölümlüdürler!"

 

Buhari, Sahih'te Ebü Ma'mer'den ve Müslim, Haccac b. eş-Şair kanalıyla Ebü Ma'mer'den rivayet etti.   [-] Sahih, ravileri güvenilir. Buhari (7383); Müslim (2717).

 

 

 

257- Osman b. Ebi'ı-As, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldi ve dedi ki: "Neredeyse canımı alacak bir ağrım var." Bunun üzerine Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu ağrı olan yerini sağ elinle yedi defa sıvazla, her defasında da yedi kez: ''Bende bulunan şu ağrının şerrinden Allah'ın izzet ve kudretine sığınırım'' diye dua et" buyurdu. Ben de aynı şekilde yaptım. Allah ta benden bu ağrıyı giderdi. O günden beri aileme ve başkalarına hep bu duayı yapmalarını söylüyorum.  [-] Sahih, ravileri güvenilir. Müslim (2202).

 

 

 

258- Osman b. Ebi'ı-As anlatıyor: Beni neredeyse bitirmiş olan ağrım olduğum halde Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına girdim. Bunun üzerine Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sağ elini ağrıyan yere koyup yedi kez: ''Bende bulunan şu ağrının şerrinden Allah'ın izzet ve kudretine sığınırım'' diye dua et" buyurdu. Ben de aynı şekilde yaptım. Allah ta şifa verdi.

 

 

 

259- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Hz. Eyylib çıplak olarak yıkandığı sırada üzerine altından çekirgeler düştü. Hemen avuçlayarak elbisesine koymaya başladı. Yüce Allah: ''Ey Eyyub! Beni seni bu gördüklerinden müstağni kılmadım mı?'' diye sorunca, Hz. Eyyub: ''Ya Rabbi! Kıldın, ama senin verdiğin bereketten müstağni olamam!'' karşılığını verdi."

 

Buhari, Sahih'inde İshak b. Nasr kanalıyla Abdurrezzak'tan rivayet etti.  [-] Sahihtir ve ravileri güvenilirdir. Buhari, (3391).

 

 

 

260- Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Cennetlikler içinde derecesi en aşağı olacak kişi; Allah'ın, cehenneme doğru olan yönünü cennete doğru çevirdiği kişidir. Çevrildikten sonra kendisine gölgesi olan bir ağaç gösterilir. Adam: ''Rabbim! Beni şu ağaca yaklaştır da altında gölgeleneyim!'' der. Allah: ''Bu isteğini yerine getirirsem bir şey daha isteyecek misin?'' diye sorunca da adam: ''İzzetine yemin olsun ki istemeyeceğim!'' der. Bunun üzerine adam ağaca yaklaştırılır. Ancak adama gölgesi ve meyvesi olan başka bir ağaç gösterilince yine: ''Rabbim! Beni şu ağaca yaklaştır da altında gölgeleneyim, meyvelerinden yiyeyim'' der. Allah: ''Bu isteğini yerine getirirsem daha başka bir şey isteyecek misin?'' diye sorunca da adam: ''İzzetine yemin olsun ki istemeyeceğim!'' der. Allah adamı ağaca yaklaştırır. Sonra adama gölgesi, meyvesi ve suyu olan başka bir ağaç gösterilince yine: ''Rabbim! Beni şu ağaca yaklaştır da altında gölgeleneyim, meyvelerinden yiyeyim ve suyundan içeyim'' der. Allah: ''Bu isteğini yerine getirirsem daha başka bir şey isteyecek misin?'' diye sorunca da adam: ''İzzetine yemin olsun ki artık başka bir şey istemeyeceğim!'' der. Allah adamı yine ağaca yaklaştırır.

Cennet kapısı adama görününce bu sefer: ''Rabbim! Beni cennet kapısına yaklaştır da eşiğinde durup cennet ahalisini seyredeyim'' der. Allah onu cennetin kapısına yaklaştırır. Adam cennetin ahalisini ve içindekileri görünce: ''Rabbim! Beni de cennete sak'' der. Allah onu cennete sokar. Ancak adam cennete girince: ''Bu benim! Bu da benim!'' demeye başlar. Allah ona: ''Dile ne dilersen!'' buyurur ve şunu şunu iste şeklinde de ona hatırlatmalarda bulunur. Adamın istekleri bittiğinde de Allah ona: ''Bu istediklerin ve on katı kadarı daha senindir'' buyurur. Daha sonra adam cennetteki evine girer. Yanına hurilerden olan eşleri girerler ve: ''Seni bizler için, bizi de senin için seçen Allah'a hamdolsun'' derler. Adam da: ''Bana verilenlerin benzeri hiç kimseye verilmedi'' demeye başlar. Cehennem ahalisi içinde azabı en hafif olan kişi, ateşten ayakkabı giydirilen kişidir ki bundan dolayı beyni kaynar." [-] Sahih, ravileri güvenilir. Müslim (188)

 

 

 

261- Bu hadis başka bir kanalla da rivayet olunmuştur. Müslim, Sahih'inde Ebu Bekr b. Ebi Şeybe'den ve Buhari ile Müslim Ata b. Yezid kanalıyla Ebu Hureyre ile Ebu Said'den birlikte rivayet ettiler.  [-] İsnadı sahihtir.

 

 

 

262- Ebü Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Allah, Cebrail'i çağırdı. Onu cennete gönderip: ''Git cennete ve içine girecek olanlara neler hazırladıklarıma bak'' buyurdu. Cebrail gidip baktıktan sonra geri geldi ve: ''İzzetine yemin olsun ki cenneti(n içindekileri) duyan herkes (girmek için elinden geleni yapacak ve) içine girecektir'' dedi. Sonra Allah cenneti sıkıntı ve zorluklarla çevreledi ve: ''Şimdi gidip bak'' buyurdu, Cebrail gidip baktı, sonra da gelip: ''İzzetine yemin olsun ki oraya kimsenin giremeyeceğinden endişe ettim'' dedi.

 

Sonra Cebrail'i cehenneme gönderdi ve: ''Git cehenneme ve oraya girecek olanlara neler hazırladıklarıma bak'' buyurdu, Cebrail gidip baktı, sonra gelip: ''İzzetine yemin olsun ki cehennemi(n içindekileri) duyanlar (girmemek için elinden geleni yapacak ve) içine girmeyecektir'' dedi. Sonra Allah, cehennemi şehvetlerle çevreledi ve: ''Git de şimdi bak!'' buyurdu. Cebrail gidip baktı, sonra dönüp: ''İzzetine yemin olsun ki cehenneme girmeyen kalmayacak diye endişe ettim."  [-] İsnadı ceyyiddir. Ebu Davud (4744) ve Tirmizi (2560).

 

 

 

263- Ebu Said el-Hudrı ile Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Yüce Allah: ''İzzet benim izarım, büyüklük ridamdır. Kim bunlardan birinde benimle yarışmaya yeltenirse ona azab ederim'' buyurur."2

 

Müslim, Ahmed b. Yusuf kanalıyla Ömer b. Hafs'tan rivayet etti ve: "İzar ve rida aynıdır" dedi. Ancak hadiste izar ve ridayla kastedilen iki sıfattır. "Tıpkı salih ve ve ra sahibi olan kişi için: "Falan kişi salihlik iz arını ve vera ridasını giydi" denmesi gibi.   [-] Sahih, ravileri güvenilir. Müslim (2620).

 

 

 

264- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) söyle buyurdu: "Üç kişinin duası karşılıksız kalmaz. Bunlardan biri, adil olan yöneticidir. Diğeri, iftar yapana kadar oruçlu olan kişidir. Bir diğeri de, mazlum un duasıdır ki mazlumun duası bulutların üzerinde taşınır. Semanın kapıları bu duaya açılır ve Rabbimiz: ''İzzetim ve celalime andolsun ki kısa bir süre sonra da olsa sana yardım edeceğim!'' buyurur."  [-] İsnadı hasendir. Tirmizi (3598) ve İbn Mace (1752).

 

 

 

265- Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Şeytan: "Kullarının canları bedenlerinde olduğu müddetçe onları yoldan çıkarmayı bırakmayacağım" deyince Yüce Rab şöyle karşılık verdi: "İzzetim, celalim ve makamımın yüceliğine yemin olsun ki, benden bağışlanma diledikleri müddetçe onları bağışlayacağım."  [-] İsnadı zayıftır. Ahmed, Müsned (3/76), Ebu Ya'la (2/530) ve Hakim, Müstedrek (4/261).

 

 

 

266- Abdullah b. Mes'üd'un bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir gün ashabının yanına uğradı ve onlara: "Yüce ve ulu Rabbiniz ne buyuruyor, biliyor musunuz?" dedi. Ashabı: "Allah ve Resulü daha iyi bilir" dediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aynı şeyi üç kere tekrarladıktan sonra şöyle devam etti: "İzzetim ve celalim hakkı için kişi namazı vaktinde kılarsa, mutlaka onu cennete sokarım. Kim de namazı vaktinde kılmazsa, dilersem ona merhamet ederim, dilersem azap ederim."  [-]  Hadis zayıfhr. İbn Mace (1403).

 

 

 

267- Ebü Mes'üd'un bir azatlısı şöyle dedi: Ebü Mes'üd, Huzeyfe'nin yanına girip: "Bana tavsiyede bulun" deyince, Huzeyfe: "Yakin sana gelmedi mi?" karşılığını verdi. Ebü Mes'üd: "Rabbime yemin olsun ki, geldi" cevabını verince, Huzeyfe şöyle dedi: "Gerçek dalalet, inkar ettiğini bilmen, bildiğini inkar etmendir. Sakın ikiyüzlü olma, Çünkü Allah'ın dini tektir."  [-] Zayıf

 

Derim ki: İzzet, kuvvet manasında ise, bu isim kudret sıfatına racidir.

Galebe manasında ise yine kudret sıfatına racidir. Eğer yüce ve üstün anlamındaysa zati sıfatlardan aziz manasına gelir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Celal, Ceberut, Kibriya, Azamet ve Mecd Sıfatlarıyla ilgili Rivayetler