76.Şube İnsanların Arasını Düzeltmek |
İnsanların Arasını Düzeltmek |
Birbirlerinin kanını
akıtarak, malları gasbedilerek, birbirleriyle çekişerek veya başka sebeplerle insanların
arası bozulup kardeşlik hukuku çiğnenerek aralarındaki muhabbet bitince,
insanların arasını düzeltmek gerekir. Allah bu konuda şöyle buyurur: "Bir
sadaka vermeyi veya iyilik yapmayı ya da insanların arasını düzeltmeyi
emredenleri hariç, onların aralarındaki gizli konuşmaların çoğunda hiçbir hayır
yoktur. ''[Nisa 114], ''Mü'minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin
arasını düzeltin. ''[Hucurat 10] Yani iki kişinin arasını, sizden olan iki
topluluğun arası açılınca onları arasını düzeltin. Yüce Allah şöyle buyurur:
"Eğer bir kadın
kocasının, kendisine kötü davranmasından yahut yüz çevirmesinden endişe ederse,
uzlaşarak aralarını düzeltmelerinde ikisine de bir günah yoktur. Uzlaşmak daha
hayırlıdır. ''[Nisa 128], "Eğer karı-kocanın arasının açılmasından endişe
ederseniz, erkeğin ailesinden bir hakem, kadının ailesinden bir hakem gönderin.
İki taraf (arayı) düzeltmek isterlerse, Allah da onları uzlaştırır.''[Nisa 35]
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) insanların arasını düzeltmeyi üstüne alanın, fakir olmasa
bile borcunu ödemek için zekat almasını mubah saymıştır. Bu, insanların arasını
düzeltmeye teşvik ve bu işi yapanların yükünü hafifletmek içindir.
10573- İbn Abbas,
''Allah'dan korkun ve aralarınızdaki dargınlıkları düzeltin"[Enfal 1]
ayetini açıklarken: "Müminler Allah'tan korksun ve aralarındaki
dargınlıkları düzeltsin diye Allah'tan müminlere bir beyandır" dedi.
Tahric: İsnadı
ceyyiddir. Buhari, el-Edebu'l-Müfred (392) ve İbn Ebi Şeybe, Musannef (13/371).
Bak: Suyuti, Durrul Mensur (4/10).
10574- Saib b. Mihcan
-ki Şam halkındandır ve sahabeye yetişmiştir- der ki: Hz. Ömer, Şam'a girdiği
zaman, Allah'a hamd ve sena edip halka nasihat ederek hatırlatmada bulundu,
iyiliği emredip kötülükten nehyetti, sonra şöyle dedi: "Allah'ın Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) benim size hitab ettiğim gibi bize hutbe vermek
için kalktı, Allah'tan korkmamızı, akrabayla alakayı kesmememizi ve insanların
arasıili düzeltmemizi emredip şöyle buyurdu: "Cemaatten ayrılmayın. Çünkü
AlIah'ın eli cemaat üzerindedir. Şeytan tek kişiyle beraberdir. Tek kişiye göre
ise iki kişiye daha uzaktır. Bir erkek bir kadının yanında sakın yalnız olarak
kalmasın. Çünkü üçüncüleri şeytan olur. Mü'min ve müslüman kişinin alameti,
yaptığı kötülüğe üzülmek, yaptığı iyiliğe sevinmektir. Münafığın alameti ise
yaptığı kötülüğe üzülmemek ve yaptığı iyiliğe sevinmemektir ki. bir iyilik
yaptığında, Allah'tan onun sevabını ummaz ve kötülük yaptığında da cezasından
korkmaz. Dünyadan nasibinizi ararken orta yoldan ayrılmayın. Çünkü Allah
rızkınıza kefil olmuştur. Herkes, yapacağı (yapması takdir edilen) amelini
tamamlayacaktır. Bütün işlerinizde de Allah'dan yardım isteyin. Allah,
dilediğini siler, Ümmü'l-Kitab'ı ise sabit kılıp bırakır." Allah,
Peygamberimiz Muhammed'e ve ailesine salat eylesin. Allah'ın selamı ve rahmeti
de onun üzerine olsun. Allah'ın selamı üzerinize olsun."
İsnadında sakınca
yoktur.
Beyhaki der ki:
"Bu, Hz. Ömer'in Şam halkına, Allah'ın Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
naklederek verdiği hutbedir.
10575- Behz b. Hakim,
babası kanalıyla dedesinden bildiriyor: "Ey Allah'ın Resulü! Biz kendi
kabilemiz içinde birbirimizden istiyoruz" dediğimde, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet, sıkıntılı zamanlarda kişi kendi
yakınlarından isteyebilir. Ancak ihtiyacı kalmayınca veya sıkıntısını giderince
istemeyi kessin" buyurdu.
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Ahmed, Müsned (5/3, 5/5), Taberani, M. el-Kebir 19/406 (966) ve
Abdurrezzak musannef 11/93-94 (20018). Bak: Heysemi, mecma (3/100)
10576- Hadis, Sehmi'nin
rivayetinde: " ... keser" şeklindedir.
Ravileri güvenilirdir.
10577- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu:
"içinde güneş doğan her gün, insanların her bir mafsalı için bir sadaka
vermesi gerekir. iki kişinin arasında adaletle hükmetmesi bir sadakadır.
Hayvanına binmek isteyen bir kimseye yardım ederek, hayvana bindirmesi yahut
eşyasını hayvana yüklemesi bir sadakadır. Güzel söz bir sadakadır. Namaza
giderken atılan her adım bir sadakadır. Yoldan (gelen geçene) rahatsızlık veren
şeyleri gidermesi bile bir sadakadır. ''
Müslim bu hadisi
Muhammed b. Rafı' kanalıyla Abdurrezzak'tan rivayet etti.
Tahric: İsnadı sahihtir.
- Müslim, zekat (56)
10578- Ümmü'd-Derda der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Size oruç, namaz ve
sadakadan daha üstün bir ameli bildireyim mi?" buyurunca: "Olur, ey
Allah'ın Resulü!" karşılığını verdiler. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "insanların arasını düzeltmek" buyurdu. Sonra: "iki
kişinin arasını açmak (ise usturanın kılı kazıdığı gibi dini kökünden söken)
bir kazıyıcıdır" buyurdu.
Tahric: İsnadı sahihtir.
Ebu Davud 5/218 (4919).
10579- Muhammed b. el-fadl
buna muhalefet ederek A'meş kanalıyla Salim'den, o da Ebu Derda'dan, onun sözü
olarak rivayet etti.
Zühri de Ebu İdris'ten
Ebu Derda'nın şöyle dediğini nakletti: "Sizin için oruç ve sadakadan daha
hayırlı olan şeyi bildireyim mi? İnsanları nefret ettirmekten sakının. çünkü
(bu, usturanın kılı kazıdığı gibi dini kökünden söken) bir kazıyıcıdır."
Tahric: İsnadı sahihtir.
Buhari, tarih 1/1 (56) ve İbn Mübarek, zühd (439)
10580- Yunus b. Meysere
b. Halbes, Ebu İdris el-HavHinı kanalıyla Ebu Hureyre'den Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "insanoğlu;
namaz, insanların arasını düzeltmek ve güzel ahlaktan daha faziletli bir şey
yapmamıştır.''
Tahric: İsnadı hasendir.
Buhari, Tarih 1/1 (56).
10581 - Abdullah b.
Amr'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"En faziletli
sadaka, insanların arasını düzeltmektir" buyurdu.
Tahric: İsnadı
zayıftır. Buhari, Tarih 2/1 (295).
10582- Ebu Eyyüb der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana şöyle buyurdu:
"Ey Ebu Eyyub! Yüce
Allah'ın sevabı ne ile büyüttüğünü ve ne ile günahları sildiğini haber vereyim
mi? insanların arasında fitne ve fesat olursa onların aralarını düzeltmek için
uğraşmandır. Allah bu sadakanın yapılmasını sever.''
Vazi' bunu Ebu
Seleme'den rivayette tek kalmıştır. Hadis zayıf olan başka bir yolla Ebu
Eyyüb'den nakledilmiştir.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Suyuti, Durrul mensur (2/683)
10583- Ebu Eyyub'un bildirdiğine
göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine: "Ey Ebu Eyyub!
Yüce Allah'ın sevabı ne ile büyüttüğünü ve ne ile günahları sildiğini haber
vereyim mi?" diye sordu. Ebu Eyyub: "Evet" cevabını verince Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "insanların arasında {itne ve
{esat meydana gelirse onların aralarını düzeltmen, birbirlerinden uzaklaşınca
yakınlaştırmandır" buyurdu.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Bezzar, Müsned (2/441) Bak: Heysemi, Mecma (8/79).
10584- Ümmü Gülsüm'ün
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: "iki
kişinin arasını düzeltmek için (yalan olan) hayırlı bir sözü söylemesi veya
içine hayırlı başka şeyler de ekleyerek başkasına aktarması yalandan sayılmaz.
''
Müslim bu hadisi İbn
Uleyye kanalıyla Ma'mer'den rivayet etti.
Tahric: İsnadı sahihtir.
- Müslim sila (2012)
10585- Humeyd b.
Abdirralıman, annesi Ümmü Gülsüm binti Ukbe b. Ebi Muayt'tan bildiriyor:
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişinin insanların arasını
düzeltmek için (yalan olan) hayırlı bir sözü söylemesi veya içine hayırlı başka
şeyler de ekleyerek başkasına aktarması yalandan sayılmaz" buyurduğunu
işittim. Sadece şu üç yerde yalan söylenmesine ruhsat verdiğini işittim:
Savaşta, insanlar arasını düzeltmede ve erkek hanımıyla ve kadın kocasıyla
konuşurken."
Müslim bu hadisi İbn
Vehb kanalıyla Yunus'tan kısa metinle rivayet etti. Buhari ve Müslim de Salih
kanalıyla Zühri'den rivayet ettiler.
Tahric: İsnadı sahihtir.
- Müslim, sıla (101).
10586- Nevvas b.
Sem'an'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Sadece şu üç yerde yalan söylenebilir: Savaşta; çünkü savaş
hiledir, erkeğin hanımını razı etmesi için ve iki kişinin arasını düzelten
kişi, yalan söyleyebilir. ''
Tahric: İsnadı zayıftır.
10587- Esma binti
Yezid'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu:
"Sadece şu üç yerde yalan söylenebilir: Erkek, hanımını razı etmek için veya
insanların arasını düzeltmek gayesiyle ya da savaşta yalan söyleyebilir."
Tahric: İsnadı hasendir.
Tirmizi 4/331 (2003).
***********
Fasıl
*************
Halimi der ki:
insanların arasını düzeltmek gerekli olduğuna göre, insanların arasını bozmaktan,
koğuculuktan ve halkı birbirine düşürmekten sakınmak daha gerekli bir durumdur.
Yüce Allah sihirbazları
ayıplarken, "Fakat o ikisinden, bir erkek ile onun karısının arasını
açacak şeyler öğreniyorlardı"[Bakara 102]
buyurmuştur.
10588- İbn Abbas der ki:
Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki mezarın
yanından geçerken:
"Bunlar, büyük olmayan günahtan dolayı azab görüyorlar. Bunlardan birisi
dedikodu yapardı, diğeri ise idrar yaparken iyice temizlenmezdi" buyurdu.
-Veki der ki: Yani idrar sıçramasından sakınmazdı.- Sonra Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yaş bir hurma dalı isteyip ikiye böldükten sonra
her parçasını bir mezara sapladı. Sonra: "Umulur ki, bunlar yaş kaldığı
müddetçe azaplarını hafifletir" buyurdu.
Buhari ve Müslim bu
hadisi Sahih'te Veki'den naklettiler.
Tahric: İsnadı sahihtir.
- Buhari, vudu (61) ve Müslim, taharet (111).
10589- Bu hadis Enes b.
Malik'ten: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) biri gıybet sebebiyle,
diğeri idrarından sakınmadığı için, bir başkası dedikodu yaptığı için azab
gören üç mezarın yanından geçerken ... " şeklinde nakledilmiştir.
"Büyük günah
sebebiyle azab görmüyorlar" sözünden küçük günah değil, günahlardan
sakınmayı önemsiz görmeleri kastedilmiştir.
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Adiy, el-kamil (3/918)
10590- Ebu Vail'in
bildirdiğine göre, Huzeyfe bir adamın dedikodu yaptığını öğrenince:
"Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim:
"Koğucufuk yapan kişi cennete giremez.''
Müslim bu hadisi
Sahih'te Şeyban b. Ferruh kanalıyla Abdullah b. Muhammed b. Esma'dan rivayet
etti,
Tahric: İsnadı sahihtir.
- Müslim, iman (168).
10591 - Huzeyfe'nin
bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Koğucufuk yapan
kişi cennete giremez" buyurdu.
A'meş, (metinde geçen)
kattat'ın, koğuculuk yapan olduğunu söyledi. Müslim bu hadisi A'meş'ten, Müslim
ve Buhari de Mansur kanalıyla İbrahim'den rivayet ettiler.
Tahric: İsnadı
sahihtir.- Müslim, iman (170). - Buhari edeb (86) ve Müslim, iman (169)
10592- Abdullah (b.
Mes'üd)'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Size ''adh'' kelimesinin manasını söyleyeyim mi? Dedikodu yapıp
halk arasında laf taşımaktir. ''
Müslim bu hadisi
Muhammed b. Beşşar'dan rivayet etti.
Tahric: İsnadı sahihtir.
- Müslim, sıla (ı 03).
10593- Abdullah (b.
Mes'üd) der ki: "Cahiliye döneminde, ''adh'' kelimesinin sihirbazlık
olduğunu söylerdik. Ancak ''adh'' kelimesinin bu günkü manası kil-u kaldır.
Kişinin duyduğu her şeyi anlatması, kendisi için yalan olarak yeterlidir.''
Tahric: İsnadı
ceyyiddir. Tahavi, Müşkilu'l-Asar (3/138-139).
10594- Ebu Eyyub der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Adh'ın ne olduğunu biliyor
musunuz?" diye sorunca: "Allah ve Resulü daha iyi bilir"
cevabını verdiler. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İnsanlar
arasında laf taşıyıp aralarını bozmaktır" buyurdu.
İsnadı zayıftır.
Bu hadis bize aynı
lafızla Enes b. Malik'ten nakledilmiştir. - Buhari, el-Edebu'l-Müfred (425) ve
Tahavi, Müşkilu'l-Asar (3/139).
10595- Kays b. Sa'd der
ki: Eğer Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hile ve aldatmak
cehennemdedir" buyurmuş olduğunu işitmeseydim insanların en hilekarı
olurdum.
Cerrah b. Melih, Nehrani
el-Hımsi'dir.
Tahric: İsnadında
sakınca yoktur. İbn Adiy el-kamil (2/584)
10596- Esma binti Yezid
b. es-Seken el-Ensariyye'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Ey insanlar! Size en hayırlılarınızı ve en şerlilerinizi bildireyim
mi?" diye sorunca: "Olur, ey Allah'ın Resulü!" karşılığını
verdiler.Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Görüldükleri zaman Allah'ın
hatırlandığı kimselerdir. En şerlileriniz dedikodu yapan, dostların arasını
açan, iyilere karşı gelip direnenlerdir" buyurdu.
Tahric: İsnadı hasendir.
İbn Mace 2/1379 (4119).
Davud'un rivayeti şu
şekildedir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Size
hayırlılarınızı bildireyim mi?" diye sorunca: "Evet" cevabını
verdiler. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayırlılarınız,
görüldükleri zaman Allah'ın hatırlandığı kimselerdir. Şerlilerinizi bildireyim
mi?" diye sorup ta sahabe: "Evet" cevabını verince Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "En şerlileriniz, dedikodu yapan, dostların
arasını açan, iyilere karşı gelip direnenlerdir" buyurdu .
10597- Abdullah b.
Mes'ud'un bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Ashabım hakkında bana bir söz getirmeyin. Ben karşınıza daima
selim bir kalple çıkmak isterim. ''
Bu hadis, (yaşça) büyük
ravilerin küçüklerden rivayet etmesi sebebiyle tek kanallıdır. Ayrıca Yunus
tarafından Ebu Hatim'den nakledilmiştir.
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Adiy, el-kamil (1/275-276)
10598- Abdullah b. Mes'lid
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanımıza çıkıp şöyle buyurdu:
"Sizden biri ashabımdan biri hakkında bana söz getirmesin. Ben karşınıza
daima selim bir kalple çıkmak isterim ...
Tahric: İsnadı zayıftır.
Ebu Davud (5/183) ve Tirmizi 5/710 (3897).
10599- Bu hadis başka
bir kanalla nakledilmiştir."
İsnadı zayıftır.
10600- İbn Ebi Hüseyin
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabının yanına çıkıp şöyle
buyurdu: "Sizden biri başka biri hakkında bana söz getirmesin. Ben
karşınıza daima selim bir kalple çıkmak isterim...
İsnadı mürseldir.
Hadis mürseldir.
Hasan'dan mürsel olarak nakledildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) bir kadın aleyhinde söylenen sözü kabul etmez, birinin diğeri aleyhinde
söylediği söze itibar etmezdi.
10601- Yahya b. Ebi
Kesir der ki: "Koğuculuk yapan (laf taşıyan), sihirbazın bir ayda
vermediği zararı bir günde verir."
İsnadında gevşeklik
vardır.
10602- Yahya b. Ebi Kesir
der ki: ''Koğuculuk yapan, sihirbaz'ın insanlara bir ayda vermediği zararı bir
günde verir.''
İsnadında gevşeklik
vardır.
10603- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Köleyi efendisine
karşı kışkırtan kimse bizden değildir. Kadını kocasına karşı ifsad eden kimse
de bizden değildir" buyurmuştur.''
İsnadında gevşeklik
vardır
10604- İbn Bmeyde'nin
babasından bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Emanet üzerine yemin eden, bizden değildir. Bir kişiye karşı
hanımını veya kölesini kışkırtan bizden değildir."
Tahric: İsnadı sahihtir.
Ebu Davud (3/571).
10605- Enes'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Bir mümini korkutanı kıyamet günü Allah, korkusundan emin kılmaz. Kim bir
şikayet ederse, Allah kıyamet günü onu rezil olup küçük düşeceği bir konumda
durdurur. ''
Mübarek b. Suhaym bu
hadisi Abdulaziz'den rivayette tek kalmıştır.
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Adiy, el-Kamil (6/2323-2324).
10606- Amr,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından birinden bildiriyor:
"Hz. Musa, Rabbine gelmede acele edince, Yüce Allah: ''Seni acele ile
kavminden ayrılmaya sevk eden nedir, ey Musa!"[Ta Ha 83] diye sordu. Musa:
''Onlar ardımdadır, Rabbim! Hoşnut olman için sana acele geldim"[Taha 84]
karşılığını verdi. Musa, Arş'ın gölgesinde bir adam gördü ve durumunu çok
beğendi. "Rabbim! Bu kim?" diye sorunca, Yüce Allah şöyle buyurdu:
"Sana kim olduğunu söyleyeceğim, ancak onda bulunan şu üç özelliği de
bildireyim. Bu kişi hiç kimseye Allah'ın kendilerine ınsan ettiği şeylerden
dolayı haset etmezdi. Anne babasına karşı isyankar değildi. Koğuculuk yaparak
laf taşımazdı."
Tahric: İsnadı ceyyiddir.
Suyuti, Dürrü'l-Mensur (5/591), İbn Ebi Şeybe, Musannef (9/91, 93), Hennad,
Zühd (1209), İbn Ebi Dünya, es-Samt (167) ve Ebu Nuaym, Hilye (4/149).
10607- Simak b. Harb der
ki: Rüyada bana şöyle denildi: "Dedikodu yapmaktan ve yetimlerin malını
yemekten sakın. (Zalim lakaplı vali) Haccac'ın ardında namaz kılmaktan sakın.
Kullarımı birbirinden ayırdığı gibi onu da ikiye ayıracağıma yemin ederim.''
İsnadı zayıftır.
10608- Dahhak,
"Derken onlara hainlik ettiler ... "[Tahrim 10] ayetini açıklarken
şöyle dedi: "Hz. Nuh ile Hz. Lut'un hanımlarının hainliği, koğuculuk
yapmaları şeklindeydi."
İsnadındaki Bezi', Yahya
b. Abdurrahman'ın azatlısı Ebu Hazım elKufi'dir.
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Adiy, el-Kamil (2/492) ve Suyuti, Dürrü'l-Mensur (8/228).
10609- Abdurrahman b.
el-Haris der ki: Necran halkından bir piskopos, Ömer b. el-Hattab ile
konuşurken: "Ey müminlerin emiri! Öldüren üç şeyden sakın" dedi.
Ömer: "Yazık sana! Öldüren üç şey nedir?" diye sorunca, piskopos
şöyle cevap verdi: "Bir adam, idareciye gelip yalan söyler, idareci de
iftira atan adamı öldürtür. Bu adam yalan söyleyerek hem kendini hem idam
edileni, hem de idareciyi öldürmüş olur.''
Tahric: Abdurrezzak
11/317 (20645).
10610- Abdullah b. Amr
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Müslüman kimse, insanların
elinden ve dilinden yana selamette
oldukları kimsedir. Muhacir de Allah'ın yasakladığı şeyleri terk edendir.''
buyurmuştur.
Buhari bunu sahih'te Ebu
Nuaym kanalıyla rivayet etti.
Tahric: İsnadı sahihtir.
- Buhari rekaik (7/186)
Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e
tıklayın: