ŞUABU’L-İMAN

67. Şube Komşuya İkram

 

Komşuya İkramda Bulunmak

 

Yüce Allah: "Ana babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa ... iyilik edin"[Nisa 36] buyurmaktadır. Tefsirde: 'Yakın komşuya"[Nisa 36] ifadesiyle bitişiğinde olan komşu, "Uzak komşuya"[Nisa 36] ifadesi ile de uzağındaki komşu, 'Yanınızdaki arkadaşa''[Nisa 36] ifadesiyle de yol arkadaşı kastedilmektedir" denilmiştir.

Bu konu bir sonraki hadiste şöyle zikredilmiştir:

 

 

 

9079- Ali b. Ebi Talha bildiriyor: İbn Abbas: 'Yakın komşuya"[Nisa 36] ifadesini açıklarken: "Burada aranızda akrabalık bağı olan komşular kastedilmektedir" dedi. "Uzak komşuya"[Nisa 36] ifadesini açıklarken de: "Burada aranızda akrabalık bağı olmayan komşular kastedilmektedir" dedi. 'Yanınızdaki arkadaşa"[Nisa 36] ifadesi hakkında ise: "Burada yol arkadaşı kastedilmektedir" dedi.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Suyuti, ed-Dürrü'I-Mensur (2/529, 531).

 

Mücahid(1), Katade, el-Kelbi, Mukatil b. Hayyan ve Mukatil b. Süleyman bunu bu şekilde zikretmişlerdir. Mukatil b. Süleyman rivayetinde: "(İbn Abbas): 'Yanınızdaki arkadaşa''[Nisa 36] ifadesi hakkında ise: "Burada yol arkadaşı ve mukim olan arkadaş kastedilmektedir" dedi" ziyadesinde bulunmuştur.

 

Hz. Ali(2), Abdullah (b. Mes'ud), İbrahim (-i Nehai) ve başkaları kanalıyla bize bildirilene göre: 'Yanınızdaki arkadaşa''[Nisa 36] ifadesiyle kişinin eşi kastedilmektedir. Said b. Cübeyr'in(3) rivayetinde yine bu şekilde açıklanmıştır. Başka bir rivayette ise: "Salih arkadaş" şeklinde açıklanmıştır.

 

(1) İbn Cerir, Tefsir (5/78- 80).  -  (2) İbn Cerir, Tefsir (5/81, 82).  -  (3) İbn Cerir, Tefsir (5/81).

 

 

 

9080- Müminlerin annesi Hz Aişe'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Cibril bana komşu hakkında o kadar tausiyede bulundu ki onu (bana) varis kılacağını sandım" buyurmuştur.

 

Buhari bunu Sahih'te İsmail b. Ebi Uveys kanalıyla ve Müslim bunu Kuteybe kanalıyla Malik'ten rivayet etti. - Buhari, edeb (7/78). - Müslim 3/2025 (140).

 

 

 

9081- Hz Aişe'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Cibril bana komşu hakkında o kadar tausiyede bulundu ki onu varis kılacağını sandım" buyurmuştur.

 

İsnadı sahihtir.

 

Müslim bunu Sahıh'te Arın b. Muhammed en-Nakid kanalıyla rivayet etti. - Müslim, el-birr ve's-sıla (3/2025).

 

 

 

9082- İbn Ömer'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Cibril bana komşu hakkında o kadar tavsiyede bulundu ki onu varis kılacağını sandım" buyurmuştur.

 

İsnadı sahihtir.

 

Buhari bunu Sahih'te Muhammed b. el-Minhal kanalıyla ve Müslim bunu "el-Kavilriri -Yezid" kanalıyla rivayet etti. - Buhari, edeb (7/87). - Müslim 3/2025 (141).

 

 

 

9083- Ebu Şureyh el-Huzili'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse misafirine ikramda bulunsun. Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse komşusu na iyilikte bulunsun. Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse, ya hayır konuşsun ya da sussun.

 

Müslim bunu Sahih'te Zuheyr b. Harb ile İbn Numeyr kanalıyla Süfyan'dan rivayet etti. - Müslim 1/69 (77).

 

 

 

9084- Ebu Şurayh el-Adevi: der ki: Şu kulaklarım duydu ve şu gözlerim gördü ki Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) konuşurken: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse, komşusu na ikramda bulunsun. Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse, misafirine caizesini ikramda bulunsun" buyurdu. "Onun caizesi nedir?" diye sorulunca, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Onun misafir olarak cdizesi bir gündüz ve gecelik ağırlanmadır. (Görev olarak) misafir ağırlama ise üç gün olur. Üç günden sonrası için yaptığı ağırlama ise ev sahibi için bir sadaka olur. Misafir de ev sahibini bıktıracak kadar yanında kalmasın."

 

Buhari bunu Sahih'te Abdullah b. Yusuf kanalıyla Leys'ten rivayet etti.- Buhari, edeb (7/79).

 

 

 

9085- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse, misafirine ikramda bulunsun. Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse komşusuna eziyet etmesin. Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse, ya hayırlı olan bir şey söylesin ya da sussun. ''

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Tirmizi 4/659 (2500).

 

 

 

9086- İbn Şihab isnadıyla bir önceki hadisin aynısını aktarmış, ancak rivayetinde: "Komşusuna ikramda bulunsun" ifadesini kullanmıştır.

 

İsnadı sahihtir.

 

Müslim bunu Sahih'te Harmele kanalıyla ve Buhari bunu Ma'mer kanalıyla rivayet etti. - Müslim 1/68 (74). - Buhari, edeb (7/104).

 

 

 

9087- Ebu Şureyh el- Ka'bi bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) üç defa: ''Valiahi iman etmiş olmazı Valiahi iman etmiş olmaz! Valiahi iman etmiş olmaz!" buyurunca, oradakiler: "Ey Allah'ın Resulü! Bu kişi kimdir?" diye sordu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Afetlerinden komşusu emin olamayan kişidir" buyurunca: "Ey Allah'ın Resulü! Bu afetler nedir?" dediler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kötülükleridir" buyurdu.

Buhari bunu Sahih'te Asım b. Ali kanalıyla rivayet etti. - Buhari, edeb (7/78).

 

 

 

9088- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Komşuları, vereceği zarardan emin olmadığı sürece kişi cennete giremez" buyurmuştur.

 

İsnadı sahihtir.

 

Müslim bunu Sahih'te Kuteybe kanalıyla rivayet etti. - Müslim 1/68 (73).

 

 

 

9089- Abdullah b. Ebi'l-Musavir der ki: İbn Abbas, İbnu'z-Zübeyr'e cimri biri olduğunu ima ederek şöyle dedi: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Yanı başında komşusu aç iken karnını doyuran kimse (olgun) mümin değildir'' buyurduğunu işittim."

Ebu Ahmed'den bir başkası rivayetinde: "Abdullah el-Misver" demiştir.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Buhari, et-Tarih el-Kebir (3/1/195,196), Hatib, Tarihu Bağdad (10/391, 392), Hakim, Müstedrek (4/167), Buhari, el-Edebu'l-Müfred (112), Taberani, M. el-Kebir 12/154 (12741), İbn Ebi Dünya, Mekarimu'l-Ahlak (346), Ebu Ya'la, Müsned 5/92 (2699), Hennad, Zühd 2/507 (1044), Abd b. Humeyd, el-Muntehab (694), Mervezi, Ta'zim Kadri'ssalat (629) ve İbnEbi Şeybe, İman (100)

 

 

 

9090- Said b. Cübeyr bildiriyor: İbn Abbas ile birlikte İbnu'z-Zübeyr'in yanına girdik. İbnu'z-Zübeyr: "Beni cimrilikle suçlayıp ayıplayan kişi sen misin?" deyince, İbn Abbas: "Evet, çünkü Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Komşusu aç iken karnını doyuran kimse (olgun) müslüman değildir'' buyurmuştur" karşılığını verdi.

Sonrasında hadis devam ediyor.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Adiy, el-Kamil (2/637).

 

 

 

9091- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Müslüman kadınlar! Bir koyun paçası olsa dahi komşunuza vereceğiniz şeyi küçümsemeyin" buyurmuştur.

Buhari bunu Sahih'te Leys kanalıyla rivayet etti. - Buhari, edeb (7/78).

 

 

 

9092- Ebu Zer der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Ebu. Zer! Çorba yaptığın zaman suyunu çok koy ve komşularını gözet" buyurdu.

Lafız İshak'ın lafzıdır.

 

İsnadı sahihtir.

 

Ebu Ma'mer'in rivayetinde ise: "Et pişirdiğin zaman suyunu çok koy ve komşularını gözet" şeklindedir.

Müslim bunu Sahih'te İshak b. İbrahim kanalıyla rivayet etti.- Müslim 3/2025 (142).

 

 

 

9093- Ebu Zer der ki: Dostum Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), bana: "Çorba yaptığın zaman suyunu bol koy ve komşularından bir ev halkına bakıp onlara da ondan bir miktar ver" diye vasiyette bulundu.

 

İsnadı sahihtir.

 

Müslim bunu Sahih'te İbn İdris kanalıyla Şube'den rivayet etti. - Müslim 3/2025 (143).

 

 

 

9094- Abdullah b. Amr'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Allah katında arkadaşm en hayırlısi, arkadaşma karşı iyi olandır. Allah katında komşunun en hayırlısı da, komşusuna karşı iyi olandır" buyurmuştur.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Darimi, sıre (sh. 611) ve Ahmed, Müsned (2/167, 168). Bak: Zehebi, Hakku'l-Car (33),

 

 

 

9095- Abdullah b. Amr b. el-As'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah katında arkadaşların en hayirlisi, arkadaşma karşı iyi olandır. Allah katında komşuların en hayırlısı da, komşusuna karşı iyi olandır" buyurmuştur.

 

İbnu'l-Mübarek bunu Hayve b. Şureyh kanalıyla sahabi sözü olarak aktarmıştır. Aynı şekilde (el-Hakim'e ait) Müstedrek'te İbnu'l-Mübarek kanalıyla merfü olarak okunmadığını da gördüm.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Tirmizi 4/333 (1944). 

 

 

 

9096- Ebu Hureyre der ki: ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kim şu birkaç kelimeyi benden alarak onlarla amel eder veya onları kendileriyle amel edecek birine öğretir" buyurunca: "Ben alırım" dedim. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elimi tutup parmaklarımı (teker teker) kapatarak şu beş şeyi saydı: "Haramlardan sakın ki, insanların en abidi olasın. Allah'ın sana taksim etmiş olduğuna razı ol ki. insanların en zengini olasın. Komşuna karşı iyi davran ki. (olgun) mümin olasın. Kendin için sevdiğini insanlar için de sev ki, (gerçek) Müslüman olasın. Çok ta gülme, çünkü çok gülmek kalbi öldürür. "

 

Tahric: İsnadı zayıftır ve şahitleriyle hasendir. Tirmizi 4/551 (2305) ve İbn Mace 2/1410 (4217).

 

 

 

9097- Talha b. Abdillah bildiriyor: Hz. Aişe: "Ey Allah'ın Resulü! Benim iki komşum var, hangisine hediye vereyim?" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kapısı sana en yakın olana (ver)" buyurdu.

 

Buhari bunu Sahih'te Haccac b. el-Minhal kanalıyla Şu'be'den rivayet etti. - Buhari, şufa (3/47), edeb (7/79) ve hibe (3/136).

 

 

 

9098- Ebu Hureyre der ki: Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Filan kadın geceyi ibadetle geçirip gündüz oruç tutmakta ve çalışıp sadaka vermektedir. Ancak dili ile de komşularını rahatsız etmektedir" denilince: "Bu kadında bir hayır yoktur ve o, cehennem ahalisindendir" buyurdu. Sonra: "Filan kadın farz namazları kılar, peynir sadaka verir ve kimseye eziyet etmez" denilince: "Bu kadın cennet ahalisindendir" buyurdu.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Buhari, el-Edebu'l-Müfred (119) Bak: Zehebi, Hakku'l-Car (55) ve Hatib et-Tebrizi, el-Mişkat (3/1391).

 

 

 

9099- Ebu Hureyre der ki: Ashab: "Ey Allah'ın Resulü! Filan kadın geceyi ibadetle geçirip gündüz oruç tutmaktadır. Ancak dili ile de komşuları na eziyet etmektedir" denilince: "Bu kadın cehennem halkındandır" buyurdu. Ashab: "Ey Allah'ın Resulü! Filan kadın farz namazları kılar, peynir sadaka verir ve kimseye eziyet etmez" denilince: "Bu kadın cennet haltındandır" buyurdu.

 

Tahric: Her iki tarikle de isnadı hasendir. Ahmed, Müsned (2/440), İbn Hibban, Sahih (2054), Bezzar, Müsned (2/382) ve Hakim, Müstedrek (4/166).

 

 

 

9100- Ebu Hureyre bildiriyor: Bir adam Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip komşusunu şikayette bulundu. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), adama:

"Sabret" buyurdu. Sonra adam ikinci defa gelip şikayette bulununca yine ona: "Sabret" buyurdu. Adam üçüncü defa şikayete gelince, yine: "Sabret" buyurdu. Adam dördüncü defa şikayete gelince: "Git eşyalarını çıkarıp yola bırak" buyurdu. Bunun üzerine oradan geçen her kişiye: "Komşumu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şikayette bulundum ve bana eşyalarımı çıkarıp yola bırakmamı emretti" demeye başladı. Oradan her geçen kişi de: "Allahım! Ona lanet et. Allahım! Onu rezil et" demeye başladı. Bunun üzerine (eziyet eden komşu) adama gelip: "Ey filan! Eşyalarını geri götür. ValIahi bundan sonra sana eziyet etmeyeceğim" dedi.

 

Ebu Ömer el-Beceli kanalıyla Ebu Cuhayfe'den rivayet edilen hadis, bu hadisin şahididir. 

 

Tahric: İsnadı hasendir. Buhari, el-Edebu'l-Müfred (124) ve Ebu Davud 5/375 (5153).

 

 

 

9101- Ebu Cuhayfe der ki: Bir adam Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip komşusunu şikayette bulundu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), adama:

"Eşyalarını çıkarıp yola bırak" buyurdu. Adam eşyalarını yola atınca oradan geçenler eziyet eden komşuya lanet etmeye başladı. Eziyet eden komşu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip: "Ey Allah'ın Resulü! İnsanlardan gördüğüm bu şey nedir?" deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onlardan ne görmektesin?" diye sordu. Adam: "Bana lanet etmekteler" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yüce Allah seni onlardan önce lanetledi" buyurdu. Adam: "Ey Allah'ın Resulü! Komşuma bir daha asla eziyet etmeyeceğim" dedi. Şikayette bulunan adam gelince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Artık eşyalarını kaldir, artik emniyettesin" veya: "artık yeter" buyurdu.

 

Ali b. Hakim'den olan rivayette: "Allah'ın laneti onların laneti üzerindedir" ibaresi geçmiştir.

 

Tahric: İsnadı zayıftır ve şahideriyle hasendir. Buhari, el-Edebu'l-Müfred (125), Taberani, M. el-Kebir 22/134 (366), Bezzar, Müsned (2/382) ve İbn Ebi Şeybe,Musannef(8/546).

 

 

 

9102- Mutarrif b. Abdillah anlatıyor: Ebu Zer kanalıyla bana bir hadis rivayet edilirdi ve bu sebeple Ebu Zer ile karşılaşmayı arzuluyordum ki (bir gün) onunla karşılaştım. Ona: "Ey Ebu Zer! Bana senden bir hadis rivayet edilirdi ve ben seninle karşılaşmayı arzulardım" dedim. Ebu Zer: "Allah babam bağışlasın! İşte beni buldun" deyince: "Bana ulaşan habere göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), sana: ''Yüce Allah üç kişiyi sever ve üç kişiyi sevmez'' buyurmuş" dediğimde şu karşılığı verdi: Ben Dost'umun adına yalan söyleyecek biri değilim. Ben Dost'umun adına yalan söyleyecek biri değilim. Ben Dost'umun adına yalan söyleyecek biri değilim" dedi. Kendisine Allah'ın sevdiği o üç kişi kimdir?" dediğimde: "Allah yolunda sabrederek, sevabını umarak cihad edip savaşan, düşmanla karşıiaştığında öldürülene kadar savaşan kimsedir, Siz de bunu Allah'ın indirmiş olduğu Kitab'ta bulmaktasınız" buyurdu ve: ''Muhakkak ki Allah, kendi yolunda saf bağlayarak savaşanları sever. Onlar sanki birbirine birleştirilerek güçlendirmiş binalar gibidir"[Saff 4] ayetini okudu. Kendisine: "Diğeri kimdir?" dediğimde: "Kendisine eziyet veren bir komşusu olan ve komşusunun bu eziyetine Allah onu yaşatarak veya öldürerek kurtarana kadar sabreden kimsedir" cevabını verdi. Kendisine: "Diğeri kimdir?" dediğimde:

"Bir toplulukla yolculuğa çıkan, konakladıklarında ve gecenin sonunda uykuları gelip uyuduklarında kalkıp Allah'tan olan korkusu ve Allah'ın yanındakilere olan rağbeti ile kalkıp abdest alandır (uyanık kalandır)" karşılığını verdi. Bunun üzerine: "Allah'ın sevmediği üç kişi kimdir?" dediğimde: "Kibirlenen, büyüklenendir. Siz de bunu Allah'ın Kitab'ında: ''Ve insanlardan {kibirlenerek} yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Muhakkak ki Allah, çalımla yürüyenlerin ve çok övünenlerin hiçbirini sevmez''[Lokman 18] ifadesiyle bulmaktasınız" buyurdu. "Ya diğeri kimdir?" dediğimde: "Cimri olan ve verdiğiyle başa kakandır" cevabını verdi. "Ya diğer biri kimdir?" dediğimde: "Yemin eden tüccardır" karşılığını verdi.

 

Tahric: İsnadı sahihtir. Ahmed, Müsned (5/151,176), İbn Ebi Dünya, Mekarimu,l_Ahlak (sh. 81), Tayilisı, Müsned (sh. 63), Beyhaki, Sünen (9/160), Hakim, Müstedrek (2/88, 89), İbn Ebi Şeybe, Musannef (5/302, 303), Hatib, Tarih (10/133) ve İbnu'l-Cevzı, el-ilel el-Mütanahiye (2/244).

 

 

 

9103- Hz. Ömer der ki: "Üç şey musibettir: Biri, ikamet yurdundaki kötü komşudUL Diğeri, yanına girdiğinde sana eziyet eden, ondan ayrı kaldığında ise güvenemeyeceğin hanımdır. Üçüncüsü ise iyilik yapınca senden kabul etmeyen ve kötülük yapınca da seni affetmeyen idarecidir.''

 

Tahric: Abdürrezzak, Musannef 11/301 (20595) ve İbn Ebi Şeybe (2/515).

 

 

 

9104- Zühri der ki: Ensar'dan sözüne güvendiğim birinin bana bildirdiğine göre Resululiah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) abdest aldığı veya tükürdüğü zaman ashab koşuşarak onun tükürüğünü veya abdestinden dökülen suyu yüzlerine, vücutlarına sürerlerdi. Hz. Peyllallahu aleyhi ve Sellem): "Neden böyle yapıyorsunuz?" diye sorunca, onlar: "Bunlarla bereket umuyoruz" dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sallallahu alByhi veseIlBm): "Her kim Yüce Allah'ın ve Resulü'nün kendisini sevmesini istiyorsa; doğru söz söylesin, emanete ihanet etmesin ve komşusuna eziyet vermesin" buyurdu.

 

Tahric: İsnadı sahihtir. Abdürrezzak, Musannef 11/7, 8 (19748).

 

 

 

9105- Mikdad b. el-Esved'in bildirdiğine göre Resululiah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kişinin on kadınla zina etmesi, komşusunun karıSıyla zina etmesinden daha ehvendir. Yine kişinin on evden hırsızlık etmesi, komşusunun evinden hırsızlık etmesinden daha ehvendir. ''

 

Tahric: İsnadı hasendir. Buhari, el-Edebu'l-Müfred (103), İbnu'l-Cevzi, Zemmü'l-Heva (sh. 195), Ahmed, Müsned (6/8) ve Taberani, M. el-Kebir20/256, 257 (605).

 

 

 

9106- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "ikamet yurdundaki kötü komşudan Allah'a sığının. Çünkü çöldeki komşu ayrılır gider" buyurmuştur.

Muhammed rivayetinde: "Senden ayrılır gider" ibaresi geçmiştir.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Nesal, istiaze (8/274).

 

 

 

9107- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Üç musibetten Allah'a sığının. Bunlardan biri. kötü komşudur ki bir iyiliği gördüğü zaman onu gizli tutar ve bir kötülüğü gördüğü zaman onu ifşa eder. Kötü eşten de Allah'a sığının. Çünkü yanına girdiğinde diliyle sana eziyet eder ve ondan ayrı kaldığında sana ihanet eder. Kötü idareciden de Allah'a sığının. Zira o da, kendisine karşı bir iyilik yaptığında senden kabul etmez ve kötülük yaptığında seni affetmez ...

 

Tahric: İsnadı çok zayıftır. İbn Hibban, es-Sikat (5/242) ve Buhari, et-Tarihu'l-Kebir (3/2/495, 496).

 

 

 

9108- İmran b. Süleyman et-Teymi der ki: Bana bildirilene göre Hz. Lokman oğluna şöyle demiştir: "Evladım! Taş taşıdım, demir taşıdım ve nice ağır yükler taşıdım. Ancak kötü komşu kadar ağır bir şeye rastlamadım. Evladım! Bütün acıları tattım, fakat fakirlikten daha şiddetli bir acı asla tatmadım."

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Ebi Şeybe, Musannef (13/215) ve Mervezi, Ziyadetü'z-Zühd sh. 352 (991).

 

 

 

9109- Muhammed b. Said'in bildirdiğine göre babası şöyle demiştir: "Dört şey vardır ki mutluluktandır. Dört şey de şekavettendir ki bunlar kötü eş, kötü komşu, kötü binek ve dar bir meskendir.''

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ebu Nuaym, Hilye (8/388).

 

 

 

9110- Sa'd, Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir önceki hadisin aynısını aktarmıştır.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ahmed, Müsned (1/168), Bezzar, Müsned (2/156), Taberani, M. el-Kebir 1/146 (329), Hatib, Tarihu Bağdad (12/99) ve İbn Hibban, Sahih (6/135).

 

 

 

9111 - Nafı' b. Abdilharis'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Geniş mesken, salih komşu ve rahat binek. müslümanın saadetindendir" buyurmuştur.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Ahmed, Müsned (3/407, 408), Buhari, el-EdEbu'I-Müfred (64), Haraiti, Mekarimu 'I-Ahlak (240), Hakim, Müstedrek (4/166) ve Mizzi, Tehzibu'I-Kemal (381).

 

Lafız Ebu Abdillah'ın lafzıdır. Busti'nin rivayetinde Nafı' b. Abdilharis'in azatlısı zikredilmemiştir. Ayrıca rivayetinde: "Kişinin saadetindendir" ibaresi geçmiştir.

 

 

 

9112- Müslim b. Yesar der ki: "Bir adama, dünyadan üç şey dışında gıpta etmedim. Bunlar saliha bir eş, salih bir komşu ve geniş bir meskendir. ''

 

Ravileri güvenilirdir.

 

Veki'nin, Hammad kanalıyla Muhammed b. Vasi'den, onun da Müslim b. Yesar'dan olan rivayetinde: "Bir adama dünyadan salih bir komşu, geniş bir mesken ve saliha bir eş dışında bir şeye gıpta etmedim" şeklindedir.

 

 

 

9113- Amr b. Şuayb'ın babası kanalıyla dedesinden bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kim ailesi ve malma korkarak komşusu na karşı kapısını kapatırsa, o komşusu mümin biri değildir. Fenalıklarından emin olunmayan komşu, mümin biri değildir. Komşu haklarının ne olduğunu biliyor musun? Senden yardım isteyince yardım etmen, borç isteyince borç vermen, muhtaç olunca ihtiyacını görmen, hastalanınca ziyaret etmen, bir hayra kavuşunca tebrik etmen, başına bir musibet geldiğinde taziyede bulunman, ölünce cenazesine katLiman, izni olmadıkça binanı onun binasından daha yüksek yapıp rüzgarına mani olmaman, çorbandan az da olsa ona göndermek suretiyle tencerenin kokusuyla onu rahatsız etmemen, meyve satın aldığında ona hediye etmen veya etmezsen onu gizlice evine sokman, komşunun çocuğunu hışma sokmasın diye onu çocuğunun da (meyveyi) alıp dışarı çıkmamasıdır. Canım elinde olana yemin olsun ki Allah'ın merhamet ettikleri dışında kimse komşuluk hakkını ödeyemez. Komşu haklarının ne olduğunu biliyor musunuz?" Komşu hakkında o kadar vasiyette bulundu ki oradakiler artık onu varis kılacağını sandılar.

 

Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle devam etti: "Komşular üç çeşittir.

Bunlardan birinin üç hakkı, birinin iki hakkı, birinin de bir hakkı vardır. Üç hakkı olan, Müslüman olan akraba komşudur ki ,komşuluk hakkı, Müslümanlık hakkı ve akrabalık hakkı vardır. iki hakkı olan komşu ise, Müslüman olan komşudur ki, onun da komşuluk ve Müslümanlık hakkı vardır. Bir hakkı olan komşu ise, kafir olan komşudur. Onun sadece komşuluk hakkı vardır." Ashab: "Ey Allah'ın Resulü! Onlara kurbanlarımızdan yedirelim mi?" deyince: "Hayır, onlara kurbanlarınızdan bir şey yedirmeyin" buyurdu.

 

Tahric: İsnadı çok zayıftır. İbn Adiy, el-Kamil (5/1818), Haraiti, Mekarimu'l-Ahlak (236) ve Bezzir, Müsned (2/380).

 

Suveyd b. Abdilaziz, Osman b. Ata ve babası zayıf kişilerdir. Ancak (hadis uydurmakla) suçlanmış kişiler değildirler. Bu lafızların bir kısmı başka kanallarla zayıf olarak da rivayet edilmiştir.

 

 

 

9114- Behz b. Hakim, babası kanalıyla dedesinden bildiriyor: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Allah'ın Resulü! Komşumun bendeki hakkı nedir?" diye sorduğumda şöyle buyurdu: "Hastalandığında onu ziyaret etmen, ölürse cenazesine katılman, borç isterse borç vermen, üstü başı açıkta kaldığında onu giydirmen, bir hayra kavuşunca tebrik etmen, başına bir musibet geldiğinde (ölüsü olduğunda) taziyede bulunman, izni olmadıkça binanı onun binasından daha yüksek yapıp rüzgarına engel olmaman, ona da biraz göndermek suretiyle tencerenin kokusuyla onu rahatsız etmemendir."

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Taberani, M. el-Kebir 19/419, 420 (1014) Bak: Zehebi, Hakku'l-Car (47).

 

 

 

9115- Mücahid bildiriyor: Abdullah b. Amr'ın, Yahudi bir komşusu vardı. Abdullah koyun kestiği zaman şöyle derdi: "Bundan komşumuza da götürün. Zira Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Cibril bana komşu hakkında o kadar tavsiyede bulundu ki, onu varis kılacağını sandım'' buyurduğunu işittim.''

 

Tahric: İsnadı sahihtir. Ebu Davud 5/357 (5152) ve Tirmizi 4/333 (1943).

 

 

 

9116- Cami' b. Ebi Hamid el-Mukri der ki: Abdullah b. Amr'ın yanına giderdik ve bize sıcak süt içirirdi. Bir gün yanına gittik ve bize soğuk süt içirdi. Bunun üzerine kendisine: "Her zaman bize sıcak süt içirirdin. Şimdi ne oldu da bize soğuk süt içirdin?" dediğimizde: "Koyunların içinde bir köpek vardı ve ben bir kenardan dolaşıp öyle geçtim" dedi. Bu sırada bir köle bir koyunu yüzüyordu. Abdullah b. Amr gence: "İşini bitirdiğin zaman (kestiğin koyundan bir şeyler) vermeye Yahudi komşumuzdan başla" dedi. Biraz konuştuktan sonra yine: "İşini bitirdiğin zaman vermeye Yahudi komşumuzdan başla" dedi. Bunun üzerine kendisine: "Yahudiyi kaç defa anacaksın?" dediğimizde: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), komşu hakkında bize o kadar vasiyette bulundu ki onu bize varis kılacağını sandık" karşılığını verdi.

 

Tahric: İsnadında ravi düşüklüğü vardır ve hasen hadistir. Tahavi, Müşkilü'l-Asar (4/26).

 

 

 

9117- Mücahid anlatıyor: Abdullah b. Amr b. el-As'ın yanında oturmaktaydık. Bir kölesi de bir koyunu yüzmekteydi. Abdullah kölesine: "Ey köle! İşini bitirdiğin zaman (kestiğin koyundan bir şeyler) vermeye Yahudi komşumuzdan başla" dedi. Biraz konuştuktan sonra yine: "İşini bitirdiğin zaman vermeye Yahudi komşumuzdan başla" dedi. Bunu üç defa tekrar etti. Oradakilerdin biri: "Allah seni ıslah etsin, Yahudiyi kaç defa anacaksın?" dediğinde: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), komşu hakkında vasiyette bulunduğunu işittim. O kadar vasiyette bulunmuştu ki onu bize varis kılacağını sandık" karşılığını verdi.

 

Tahric: İsnadı sahihtir. Beyhaki, Edeb (87).

 

Ravi bu şekilde Beşir b. Muhacir demiştir. Yani Beşir b. Muhacir, Beşir

b. Selman değildir. Sanırım bu da hatalıdır.

Buhari bunu Efrad'da Ebu Nuaym kanalıyla zikretmiş ve rivayetinde:

"Beşir b. Selman" olarak vermiştir. - Buhari, el-Edebu'l-Müfred (128).

 

 

 

9118- Abdullah b. Amr, Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) söz konusu hadisin aynısını aktarmıştır.

 

Tahric: İsnadında tanımadığım bir ravi vardır. İbn Ebi Şeybe, Musannef (8/357, 358) ve Beyhaki, Edeb (SI).

 

 Osman b. Amr ve Muhammed b. Sabık bunu Beşir b. Selman kanalıyla bu şekilde rivayet etmişlerdir. - Haraiti, Mekarimu'l-Ahlak (211) Bak: Zehebi, Hakku'l-Car sh. 21 (13).

 

 

 

9119- Abdullah b. Amr, Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) söz konusu hadisin aynısını aktarmıştır.

 

Aynı isnad ile Mücahid kanalıyla Hz. Aişe'den rivayet olundu. - İbn Mace 2/1211 (3674).

Yine Emali'de yirmi üçüncü bölümde Mücahid kanalıyla Ebu Hureyre'den zikredilmiştir.

 

 

 

9120- Ebu Hureyre der ki: Bir adam Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Bana kendisiyle amel ettiğim zaman cennete gireceğim bir amel göster" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İyi huylu biri ol" buyurdu. Adam: "İyi huylu biri olduğumu nasıl anlarım?" diye sorunca, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Komşularına sor, eğer: ''Sen iyi birisin'' derlerse iyi birisin demektir. Eğer: ''Sen kötü birisin'' derlerse o zaman kötü birisin demektir" buyurdu.

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

9121 - Enes'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Bir müslüman ölür ve en yakin dört komşusu onun ancak iyi biri olduğunu bildikleri hakkinda şahitlik ederlerse, Yüce Allah: ''Sizin dediğinizi kabul ettim'' veya: ''Şahitliğinizi kabul ettim, hakkinda bilmediğiniz şeyleri de bağışladım'' buyurur. ''

 

Tahric: İsnadında Hakim'in tanımadığım hocası vardır ve hasen bir hadistir. Hakim, Müstedrek (11378), Ahmed, Müsned (3/242), Ebu Ya'li, Müsned 6/199 (3481) ve İbn Hibban, Sahih 5/12 (3015).

 

Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e tıklayın: