Kıraatte Aşırıya Kaçmak |
2397- Ebu Said
el-Hudrl'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "içinizden öyle bir topluluk çıkacak ki onların namazlarını
görünce kendi namazınızı değersiz göreceksiniz. Onların oruçlarını görünce
kendi orucunuzu değersiz göreceksiniz. Kendi amellerinizi onların amellerinin
yanında değersiz bulacaksınız. Kur'an'ı okur, ancak okudukları boğazlarından
öteye gitmez. Okun hedefi delip geçmesi gibi dine girip çıkacaklar. (Hani avını
vurunca "Acaba bu avın kanından ok'a bir şeyler bulaştı mı?" diye
görmek istersin de) okun demirine bakar, ama kan izi göremezsin. Ağaç kısmına
bakar, onda da kan izi göremezsin. Tüyün bulunduğu kısma bakar, yine kan izi
göremeyip şüphe içinde kalırsın."
Buhari, Sahih'de
Abdullah b. Yusuf kanalıyla Malik'ten rivayet etti. Başka bir kanaldan da bir
sonraki rivayeti zikretmişlerdir.
Tahric: İsnadı sahihtir.
Buhari, fadail (6/115), istitabe (8/51, 52, 53), menakib (4/178), tevhid
(8/178, 218), enbiya (4/108), meğazi (5/110) ile tefsir (5/205) ve Müslim,
zekat (142,143,144,147,148, 154,156).
2398- Muhammed b.
el-Münkedir'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "Öyle bir topluluk gelecek ki bunlar Kur'an'ı ok gibi düzgün
bir şekilde okuyacak, ancak karşılığını ahirete bırakmayıp dünyadayken
alacaklardır. ''
Tahric: Ravileri
güvenilirdir, ancak mürseldir. İbn Ebi Şeybe, Musannef (10/480) ve Abdurrezzak,
Musannef 3/382 (6034).
2399- Cabir b. Abdillah
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanımıza çıktığında biz Kur'an
okuyorduk. Aramızda Arap olan da, olmayan da vardı. Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Okuyun! Her okuyuş güzeldir. Öyle topluluklar gelecek ki
okudukları Kur'an'ın karşılığını ahirete bırakmayıp dünyadayken
alacaklardır" buyurdu.
Usame b. Zeyd bunu
mevstil olarak rivayet ederek mutabaat etmiştir.
Tahric: İsnadı sahihtir.
Ebu Davud 1/520 (830).
2400- Cabir b. Abdillah
der ki: Oturmuş Kur'an okurken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
sevinçli bir şekilde yanımıza çıktı ve: "Kur'an 'ı okuyun! Zira Kur'an'ı
ok gibi düzgün bir şekilde okuyan, ancak karşılığını ahirete bırakmayıp
dünyadayken alan bir topluluğun çıkması çok uzak değildir" buyurdu,
Tahric: İsnadı hasendir.
Ahmed, Müsned (3/357) ve Ebu Ya'la} Müsned 4/140 (2197).
2401 - Başka bir kanalla
Cabir'den şöyle bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mescid'de
Kur'an okuyan bir topluluk görünce: "Kur'an'ı ok gibi düzgün bir şekilde
okuyan, ancak karşılığını ahirete bırakmayıp dünyadayken alan bir topluluk
çıkmadan Kur'an'ı okuyun" buyurdu.
Tahric: İsnadında
tanımadığım bir ravi vardır, diğer ravileri de güvenilirdir.
Musa b, Ubeyde de bunu
kardeşi kanalıyla Sehl b, Sa'd'dan, o da Hz. Peygamber'den (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) aynısını "Sevabını ahirete bırakmayıp dünyadayken alan
"lafzıyla rivayet etmiştir.
2402- Sehl b. Sa'd
es-Saidi der ki: Aramızda Kur'an okuyup birbirimizin kıraatini
sağlamlaştırırken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanımıza çıktı ve
şöyle buyurdu: "Elhamdulillah! içinizde hayırlıs/' (ten olarak) kırmızısı,
siyahı olsa da Allah'ın Kitab'ı birdir. Kur'an'ı, harflerini ok gibi düzgün bir
şekilde okuyan, ancak okudukları boğazlarından öteye gitmeyen, okuduklarının
karşılığını ahirete bırakmayıp dünyadayken alan bir topluluk çıkmadan Kur'an'ı
okuyun."
Tahric: İsnadı zayıftır.
Taberani, M. el-Kebir 6/253 (6021) ve Abd b. Humeyd, el-Müntehab 1/419-420
(465).
2403- Sehl b. Sa'd
es-Saidi der ki: Aramızda Kur'an okuyup birbirimizin kıraatini
sağlamlaştırırken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanımıza çıktı ve
şöyle buyurdu: "Elhamdulillah! içinizde hayırlısı, kırmızısı, siyahı olsa
da Allah'ın Kitab'ı birdir. Kur'an'ı, harflerini ok gibi düzgün bir şekilde
okuyan, ancak okudukları boğazlarından öteye gitmeyen, okuduklarının
karşılığını ahirete bırakmayıp dünyadayken alan bir topluluk çıkmadan Kur'an:ı
okuyun.''
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Adiy, el-Kamil (4/1451).
Bu hadisin İbn Vehb -Amr
b. el-H aris -Bekr b. Sevade -Vefa b. Şureyh -Sehl b. Sa'd kanalıyla gelen bir
şahidi bulunmaktadır. Buhari, Tarıh eserinde bu hadise işarette bulunmuştur.-
2404- Sehl b. Sa'd
es-Saidı der ki: Bir gün aramızda Kur'an okurken Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) yanımıza çıktı ve şöyle buyurdu: "Elhamdulillah! içinizde
kırmızısı, beyazı. siyahı olsa da Allah'ın Ktab'ı birdir. Kur'an'ı, harflerini
ok gibi düzgün bir şekilde okuyan, ancak okuduklarının karşılığını ahirete
bırakmayıp dünyadayken alan bir topluluk çıkmadan Kur'an'ı okuyun."
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Ebu Davud 1/520 (831)0
2405- Huzeyfe der ki:
"Öyle topluluklar olur ki Kur'an'ı, tek bir elif veya vav harfi atlamadan
ok gibi düzgün bir şekilde okurlar. Ancak imanları laftan öteye geçmez."
Ravileri güvenilirdir.
2406- Huzeyfe b. el-
Yeman'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "Kur'an'ı Arapların lehçesi ve nağmeleriyle okuyun.
Fasıkların ve Ehl-i Kitab'dan olanların nağmeleriyle okumaktan da sakının!
Benden sonra öyle topluluklar gelecek ki şarkıcılar, rahipler ve ağıt yakanlar
gibi nağme yaparak Kur'an'ı okuyacaklardır. Ancak okudukları boğazlarından
öteye gitmeyecektir. Bunların ve bunları beğenenlerin kalpleri meftUn olmuştur.
"
Tahric: İsnadında meçhul
ravi vardır. Fesevi, Ma'rife (2/480), Mervezi, Kıyamu'l-Leyl (94) ve
İbnu'l-Cevzi, İlel (1/111).
Bakiyye der ki:
"Afrika ahalisinden biri olan Husayn b. Malik elFezari'nin sadece bu
hadisi vardır."
Başka bir kanalla bu
hadisin aynısı rivayet olunmuştur; ancak Bakiyye'nin sandaki sözü yer
almamıştır.
2407- Ebu Derda der ki:
"Kur'an'ı, kelimelerini tahrif ederek ve hızlı bir şekilde gelişigüzel
okuyanlardan sakının. Bunlar, üzerinde ne su tutan, ne de bitki bitiren
kayalığa benzerler."
Tahric: İsnadı zayıftır.
Mervezi, Kıyamu'I-Leyl (s. 94).
Yine bize bildirildiğine
göre İbn Mes'üd şöyle demiştir: "Kur'an Arapça olduğu için onu Arapça
kaidelere göre okuyun. Sizden sonra öyle topluluklar gelecek ki gramerine
aldırmadan okuyacaklardır. Bilin ki onlar bu özellikleriyle sizin hayırlı
kişilerinizden değildir." - 2101. hadiste geçti.
2408- Hasan( -ı Basri)
der ki:. "Kur'an'ı gerektiği gibi olmayan ve anlamını bilmeyen çocuklar ve
köleler de okudu. Bu Kur'an'ı başkalarına okumayı en çok hak edenler
okuduklarıyla amel edenlerdir. Yüce Allah: ''Bu Kur'an, ayetlerini düşünsünler
ve akıl sahipleri öğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir
kitaptır''[Sad 29] buyurmuştur. Ayetlerinin tedebbürü de ayetleriyle amel
etmektir. Oysa şimdi bazıları arkadaşlarına: ''Sana Kur'an okutayım mı?'' diye
sorar hale geldi. Vallahi Kur'an okuyucusu / hafızı olanlar böyle yapmazdı.
Vallahi böylesi kişiler okuyuculardan değiller. Vera sahibi de değiller. Allah
onların sayısını çoğaltmasın."
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Abdurrezzak, Musannef (3/362-364) ve Mervezi, Kıyamu'/-Ley/ (s.
125).
2409- Abis el-Gifari der
ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ümmeti için korktuğu şeyleri
sayarken şöyle buyurduğunu işittim: "Bunlar sefih kimselerin idareci
olması, kan akıtmanın değersiz görülmesi. akrabalık bağlarının kesilmesi.
polislerin çoğalması, Kur'an'ı şarkı gibi makamlarla okuyan bir neslin
türemesidir. insanlar, kendilerinden daha üstün ve daha alim olmayan birini
sırf Kur'an'ı makamla okuması için önlerine geçirirler ...
Tahric: İsnadı zayıftır.
Buhari, Tarih 4 (ı/SO), Taberani, M. el-Kebir 18/34, 35, 36 (SS, 59, 60) ve
Bezzar 2/241-242 (1610).
Aynısını Muhammed,
Hamdan kanalıyla Şerik'ten, o da Ebu'lYakzan'dan, o da Zazan'dan, o da
Alim'den, o da Abis el-Gifari'den bildirir.
Tahric: Ahmed,Müsned
(3/494) ve Taberani, M. el-Kebir 18/36-37 (61).
Aynısını Musa el-Cüheni,
Zazan kanalıyla Abis veya İbn Abis'ten bildirmiştir. - Taberani, M. el-Kebir
18/34, 37 (S7, 62, 63)
Beyhaki der ki:
"Bir topluluk Kur'an okuduğu zaman her bir kişinin, diğerlerine
rahatsızlık vermemek için sesini yükseltmemesi gerekir."
2410- Beyadi (Ferve b.
Amr) bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kıraatlerini yüksek
sesle yaparak namaz kılan cemaatin yanına çıktı ve: ''Namaz kılan kişi Rabbiyle
konuşuyor demektir. Bundan dolayı söylediklerine dikkat etsin. Kıraatte de
seslerinizi birbirinize duyurmayın!'' buyurdu.
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Nesai, fedail 118 (116).
2411- Huzeyl kabilesinin
azatlılarından biri olan Ebu Hazım, Beyada oğullarından ve Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından olan bir adamdan bildiriyor:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mescid'in içinde kendine bir çadır
kurdu. Çadırın kapısında da bir hasır parçası vardı. Bir ara Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu hasır parçasını kaldırıp cemaate: "Ey
insanlar! Susup dinleyin!" buyurdu. Herkes susunca da layıkıyla öğütlerde,
teşviklerde ve uyarılarda bulundu. Sonra: "Namaz kılan kişi Rabbiyle
konuşuyor demektir. Kıraatte de seslerinizi birbirinize duyurmayın"
buyurdu ve çadırına girip hasır parçasını yerine koydu. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) çadıra girince insanlar: "Bu gece mübarek bir gecedir.
Zira Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu gecede insanlara öğütlerde
ve teşviklerde bulundu" demeye başladı. O gecenin hangi gece olduğuna
baktığımızda da (Ramazan) ayın(ın) 23. gecesi olduğunu anladık.
Ebu Said el-Hudri'den
naklen bize bildirildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz
kılan kişi hakkında "Rabbiyle konuşuyordur" buyurmuştur.
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Buhari, Halk Efali'l-İbad (s. 71).
2412- Ebu Said el-Hudri:
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mescid'de itikafa girdi.
İtikaftayken dışarıda namaz kılanların kıraati yüksek sesle yaptıklarını
işitince çadırın perdesini açtı ve: "Bilmelisiniz ki her biriniz
(namazında) Rabbiyle konuşuyor gibidir. Bundan dolayı namazdaki kıraatte
seslerinizi başkalarına duyuracak şekilde yükseltip birbirinize rahatsızlık
vermeyin" buyurdu.
Tahric. Ravileri
güvenilirdir. Ebu Davud 2/83 (1332) ve Nesai, fedail 119 (117).
2413- Hz. Ali
bildiriyor: "ResululIah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yatsının farzından
önce ve sonra kılınan namazlarda başkalarının da kıraatini karıştıracak şekilde
kıraatin yüksek sesle yapılmasını yasakladı."
Tahric: İsnadı zayıftır.
Ahmed, Müsned (1/88, 97,104), Ebu Ya'la, Müsned 1/384 (497) ve Ebu Nuayın,
Ahbaru İsbehan (2/91).
Beyhaki der ki: Namazda
imamın kıraat yaparken cemaatin dinlemesi ve imamın arkasında sadece Fatiha
SOresi'ni okuması konusunda gelen rivayetleri es-Sünenü'I-Kübra'da zikrettik.
Namaz dışında Kur'an okumayan kişinin Kur'an okuyan kişiyi dinlemesi de
"Kur'an okunduğu zaman ona kulak veriP dinleyin ve susun ki size merhamet
edilsin"[A'raf 204] ayetinin kapsamı dahilindedir.
Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e
tıklayın:
Mushaf'ın Üzerine
Eşya Konulmaması ve Uygun Olmayan Yerlere Atılmaması