DARIDA SELEF SATIŞI
Şafıi(Allah'ın rahmeti
ona) dedi ki: Dan da buğday gibi; cinsiyle, rengiyle, kalitesi ile
bayağılığıyla, taze ve eski oluşuyla, filan yılın mahsulü ya da filan yılın
mahsulü, ölçeği ve vadesi ile nitelendirilir. Bunlardan herhangi birisi terk
edilirse, selem ile alışveriş caiz olmaz.
Şafii (Allah ondan razı
olsun) dedi ki: Dan bazen toprak altına gömülebilir.
Gömmenin bir kısmı ise,
onun için bir kusurdur. Kusur teşkil eden bir gömme söz konusu olmuş ise,
satıcının onu satın alana verme hakkı yoktur. Aynı şekilde, dan için kusur
teşkil eden her bir şeyin hükmü de böyledir. Ona danyı, -buğdayın kabuğu içinde
bulunması halinde olduğu gibi- üzerinden kabuğundan ayrılmış ve temiz bir dan
olarak teslim etmekle yükümlüdür.
Şafii (Allah ondan razı
olsun) dedi ki: Elmanın ve pirincin üzerindeki kırmızı rengi andıran ve
üzerindeki kabuk mahiyetinde olmayan kırmızılığı varsa, bu üzerinden alınır.
Öğütülmesinden sonra, buğdayın kepeğinin alındığı gibi değil. Öğütmekten
(buğdayın) ve dövmekten önce ise, bunun atılmasına imkan yoktur. Bizim: Kabuğu
içerisinde buğdayın ve kabuğu içerisinde darının selef yoluyla satılmasının
caiz olmadığını, söyleyişimizin sebebi şudur: Çünkü bunların kabuklan, aslında
tane için yaratılışından beri, onda var olan ve tane olarak mevcut olduğu
halde, ancak öğütmek ya da dövmekle ayırt edilebilen tanenin kendisinden
sayılan kabuğun üstündeki iki kabuktur. Ama tanenin kendisinden olan bu
kabuklar dövülerek çıkartılacak olursa, o zaman tane diye bir şey kalmaz. Çünkü
sözünü ettiğimiz tanesinin kendisinden olan bu kabuk, yaratılışındandır. Tıpkı
yaratılışın kendisiyle kemale erdirdiği ve kendisinden aynImadığı deri gibidir.
Ancak kapçık ve ayrılabilir diğer kabuklar böyle değil, daneden ayrılırlar ve
dane kendi başına kalır, bunların danenin üzerinden atılmasının daneye bir
zararı olmaz.
Dedi ki: Birisi
tereddüde düşerek ceviz ve bademin de üzerinde kabuk bulunur, derse (deriz ki):
- Ceviz ile badem
kaldırılıp saklanmak istendiği takdirde, kabuksuz olarak saklanamayan kabuklu
şeylerdendir. Çünkü kabuğu çıkartılacak sonra da bırakılacak olursa, daha çabuk
bozulur. Halbuki tanelerin ise yaratılışından olmayan kabukları atılacak
olursa, bozulmadan kalabilmektedir.
Şafii (Allah ondan razı
olsun) dedi ki: Arpa hakkında söylenecekler, dan hakkındaki gibidir. Onun da
kabukları / kapçıkları atıldıktan sonra, tıpkı kapçıkları atılmış buğday
tanesinin üzerindeki kendinden olan kabuk gibidir. Dolayısıyla yaratılışının
gereği olan kabuğu ile tıpkı buğdayda caiz olduğu gibi teslim edilmesi caiz
olur.
Şafii (Allah ondan razı
olsun) dedi ki: Arpa da türlerinin farklılık göstermesi halinde tıpkı dan ve
buğdayın nitelendirildiği gibi nitelikleri söylenir. Her bir tanenin türü,
kendi şehrindeki nitelikleriyle belirlenir. Eğer taneleri aynı türden olmakla
birlikte farklı ise, bu sefer incelikleri ve irilikleri belirtilerek
nitelendirirler. Buna sebep ise, incelikezayıflık) ve dolgunluklarının farklı
olmasıdır. Öyle ki bu ihmal edilecek olursa, selef alışverişini ifsat edecek
bir niteliğidir. Çünkü kalite adı, onun hakkında ince iken de kullanılır dolgun
ve kalın iken de kullanılır. Bu iki durumunda da farklılık gösterdiğinden
ötürü, incesinin değeri dolgun ve kalın alanından daha az olur.
Sonraki için tıkla: