ŞAFİİ el-UMM

HAC

 

DEVEKUŞUNUN FİDYESİ

 

[1229] Bize Said, İbn Cüreycöen haber verdi. O Ata el-Horasani'den rivayet ettiğine göre, Ömer b. el- Hattab, Osman, Ali b. Ebu Talib, Zeyd b. Sabit, İbn Abbas ve Muaviye (r.anhum) ihramlı kişinin öldürdüğü devekuşu hakkında: Bir büyük baş deve (fidye olarak keser) demişlerdir.

 

Şafii dedi ki: Bu hadis, ilim ehli nezdinde sabit değildir ve bununla birlikte bu, karşılaştıklarımın çoğunluğun görüşüdür. Onların görüşlerine göre devekuşuna karşılık bir deve kesilir. Biz ise, devekuşu sebebi ile bir deve fidye verilir, kanaatimizi buna istinaden değil kıyas yoluyla söyledik. Buna göre ihramlı bir kimse bir devekuşunu öldürecek olursa, ondan dolayı bir deve kesmesi gerekir.

 

[1230] Bize Said, İbn Cüreyc'den haber verdiğine göre, o Ataya şöyle demiştir: Ben devekuşunu öldürmenin cezası olarak (o devenin) adını koyduğum sırada gebe idi. Sonra deve doğum yaptı ve kurban kesilmesi gereken yere ulaşmadan önce yavrusu öldü. Bunun tazminatını ödeyeyim mi? (Ata): Hayır, dedi. Ben dedim ki: Peki, onu yavru ile beraber satın alsam ve onu hediye olarak kurbanlık etmek istesem, ama kurban yerine ulaşmadan önce yavrusu ölse onun tazminatını öder miyim? Ata: Hayır, dedi.

 

Şafii dedi ki: İşte bu Atanın devekuşu sebebi ile bir devenin kurban edileceği görüşünde olduğunun delilidir.

 

Bir devenin, onunla birlikte bir de ceninin kesilmesini de gerektirecek bir durumun bulunduğu her yerde deve ile cenin hakkında biz de onun gibi diyor ve cenini de onunla birlikte kesilir diyoruz. Karnında yavrusu ile birlikte avlanan her bir av hayvanı hakkında da tıpkı onun gibi, karnında yavrusu olan benzeri bir hayvanın fidye olarak verileceğini söyleriz.

 

 

İHRAMLI KİMSENİN DEVEKUŞU YUMURTASINI KIRMASI

 

[1231] Bize Said, İbn Cüreyc'den haber verdi. O Atadan şöyle dediğini rivayet etti: Bilmeksizin devekuşunun yumurtasını kırsan, onun tazminatını (fidye olarak) verirsin. Bununla yüce Allah'ın haram kıldıklarını tazim etmiş olursun.

 

Şafii dedi ki: Biz de böyle diyoruz. Çünkü av hayvanının yumurtası, onun bir parçasıdır. Çünkü yumurta da bir av olur. Bu hususta kendileri ile karşılaşıp kendilerinden ilim bellediklerim arasından muhalefet eden bir kimse olduğunu bilmiyorum. Ayrıca Atanın bu sözü, yumurtanın tazminatının ödeneceğine ve bilmeden (bir şey telef eden kimse)ye tazminat ödetileceğine de delildir. Çünkü bu hata yoluyla öldürmeye kıyasen bir teleftir ve biz de böyle diyoruz.

 

Şafii dedi ki: Devekuşu yumurtasında (fidye) onun değeridir. Çünkü o yumurta telef edildiği takdirde, davarlardan benzeri bulunan bir hayvandan çıkan bir şeyaynı zamanda kuş türünden değeri olan bir şeylerin kapsamına -çekirge ve başkaları gibi-girmektedir. İşte çekirgeye kıyasen devekuşu yumurtasının da kıymeti ödenir.

 

Ben Şafii'ye (Allah'ın rahmeti ona) dedim ki: Bu hususta senedi ali bir rivayetin var mı, dedim:

- Bunun gibi sabit bir şey yok. Ben:

- Peki o nedir, dedim. Dedi ki:

 

[1232] Bana sika (güvenilir bir kimse) Ebu Zinad'dan haber verdi. Onun rivayetine göre Nebi (s.a.v.) şöyle buyurdu: "İhramlı kimsenin kırdığı devekuşu yumurtası dolayısıyla kıymeti ödenir."

 

[1233] Bize Said b. Salim, Said b Beşir'den haber verdi. O Katade'den, o Abdullah b. el- Hüseyn'den, o Ebu Musa el- Eşari'den rivayet ettiğine göre, ihramlının kırdığı devekuşu yumurtası hakkında bir gün oruç ya da bir yoksula yemek yedirmek vardır, demiştir.

 

[1234] Bize Said, Said b. Beşir'den haber verdi. O Katade'den, o Ebu Ubeyde'den, o Abdullah b. Mesud'dan aynısını rivayet etti.

 

Şafii'ye dedim ki:

- Peki eğer devekuşu yumurtasında yavru varsa ne dersin? Bana dedi ki:

- ihramlı bir kimsenin davarlardan bir benzeri olmayan ve uçan kuştan izler de taşımayan türden telef ettiği her bir şeye karşılık, ona o varlığı telef ettiği yerdeki kıymetini ödemek düşer. Biz bunu insan olarak telef etmiş gibi de- ( ğerlendiririz. Bu sebeple içinde yavru bulunmayan yumurtaya, içinde (yavru) bulunmayan yumurta olarak, içinde yavru bulunan yumurtaya ise içinde yavru bulunan bir yumurta olarak kıymet biçilir. Bu ikincinin kıymeti ise içinde yavru bulunmayan yumurtanın değerinden daha çoktur. Dedim ki:

- Eğer yumurta bozuk ise ne olur? O:

- Eğer kıymeti varsa bozuk olarak ona kıymet biçilir ve kıymet tasadduk

edilir. Şayet onun bir değeri yoksa, bundan dolayı sana da bir şey düşmez.

Şafii'ye dedim ki:

- Peki ihramlı kimse o yumurtayı yiyebilir mi? O:

- Hayır çünkü o da av türündendir ve bazen ondan avlanılacak bir hayvan

çıkar, dedi.

 

Şafii'ye dedim ki:

- Av hayvanı dediğin kendisini korur fakat o (yumurta) kendisini koruyamaz. Şafii dedi ki:

- Bazı hallerde kanatları kesilmiş ve küçük av hayvanı da bulunabilir. Bu durumda kendisini koruyamaz. ihramlı kimse bununla birlikte böyle bir av hayvanını öldürürse, cezasını öder. Dedim ki:

- Böyle bir hayvan, bir zamanlar kendisini koruyabiliyordu yahut da neticede kendisini koruyabilecek hale gelecek. O dedi ki:

- Yumurta da neticede kendisinden bir yavru çıkacak sonra da o yavru kendisini koruyacak bir hale varır.

 

 

DEVEKUŞU YUMURTASI HAKKINDA GÖRÜŞ AYRILIKLARI

 

Şafii'ye dedim ki:

- Devekuşu yumurtası hakkında sana muhalefet etmiş kimse var mı? o:

- Evet dedi. Ben:

- Peki bu kimse ne der, dedim. Dedi ki:

- Kimileri şöyle demiştir: Devekuşu dolayısıyla bir deve gerektiğine göre o zaman (yumurtası) da deve gibi yorumlanır.

 

[1235] Bu husus Ali (r.a.)'tan hadis ilim ehlinin benzerini sabit kabul etmedikleri bir yoldan rivayet edilmiştir. Bundan dolayı biz de onu almadık. Bir diğer sebep de şudur: Bir kimseye bir şey vacip olursa, onu olup olmayacağı belli olmayan gayptekil bilinmeyen bir şey ile cezasını ödemez. Onun cezasını fiilen mevcut bir şey ile öder. Şafii'ye dedim ki:

- Ondan başka sana muhalefet eden var mı? o:

- Evet, sanki bu görüşü işitip de onu takip etmiş gibi görünen bir adam var,

dedi. Ben:

- Bu hususta ne dedi, dedim. Dedi ki:

- Ona annesinin değerinin onda birini ödemek düşer. Tıpkı cariyenin cenininde cariyenin onda birinin değerini ödemek gerektiği gibi. Dedim ki: - Peki bunun açıklanabilir bir tarafı var mıdır? O:

- Hayır. Çünkü eğer yumurta bir cenin ise, o bu görüşü ile bir şey yapmış sayılmaz. Çünkü yumurta annesinden ayrıdır. Dolayısıyla onun hükmü de bağımsız olarak kendisine aittir. Cenin ise annesinden çıktıktan sonra diri olduğu halde bir kimse onu öldürse, onun karşılığında bizatihi kendi değeri ödenir. Ölü olarak çıksa ve bir insan onu kesse, bundan dolayı ona bir şey düşmez. Sen arzu edersen, yumurtayı bir ölü ya da bir carılı olarak kabul et. Her iki durumda da ikisi arasında fark görülmüştür. Yumurtanın ceninle ne alakası var? Çünkü yumurtanın hükmü ancak kendisinin hükmüdür. Bu sebeple kendisi davar türünden olmadığına göre onun hakkında ancak kendi değeri ile hüküm verilir.

 

Şafii dedi ki: Biri bana dedi ki:

- Bu yumurta sebebi ile bir şey düşmez. Çünkü yumurta hayvan değildir, yenilen bir şeydir. İhramlı bir kişinin de bunu yeme hakkı vardır. Fakat bu ilim ehlinin benimsediği görüşe muhalifiir.

 

Sonraki için tıkla:

 

YABAN ÖKÜZÜ, YABAN EŞEĞİ, GEYİK VE DAĞ KEÇİSİ