ŞAFİİ el-UMM

HAC

 

AVLANMANIN HARAM OLUŞU

 

Şafii (Yüce Allah'ın rahmeti ona) dedi ki: Aziz ve celil Allah: "Deniz avı ve onu yemek size de yolcuya da bir fayda olmak üzere helal kılındı. İhramda bulunduğunuz sürece de kara avı size haram kılındı?' (Maide, 96) buyurmaktadır.

 

Şafii dedi ki: Bahr (deniz) kapsamlı bir isimdir. Bu sebeple suyu çok ve (yüzeyi) geniş olan her bir şeye bu bir bahrdır / denizdir, denilir. Birisi dese ki:

- Bilinen deniz suyu tuzlu denizdir. Ona evet, denilir. Fakat bunun kapsamına tatlı sular da girer ve bu Araplarca bilinen bir husustur. Dese ki:

- Allanın Kitabından buna dair bir delil var mıdır?

- Evet, denilir. Aziz ve celil Allah: "İki deniz bir olmaz. Bu çok tatlı içimi hoş ve kolaydır. Diğeri ise çok acı ve tuzludur. Bununla birlikte her ikisinden de taze et yersiniz?' (Fatır,12) buyurmuştur. Ayet-i kerimede iki hususa delil vardır: Birincisi bahr(deniz)in tatlı ve tuzlu suları kapsadığı ve bunlardan avlananların aynı düzlemde söz konusu edildiğidir. Bu sebeple tatlı ya da tuzlu sudan az ya da çok olsun suda yaşayan bütün avlar ihramlı kimseye helaldir. Harem içerisinde olsa dahi bunu avlamak da helaldir. Çünkü bunun hükmü, ihramlı kimse için helal olan deniz avının hükmü ile aynıdır. Hiçbir farklılık göstermez. Denizin avının ve yemeğinin hel al kılınması ile muhatap alınan ise, aklı ile denizde bu türden yaşayan şeylerin helal olduğunu idrak eder. Ayrıca onun suyunda yaşayan her bir şeyin de helal kılındığını anlar, çünkü onun avıdır. Onun yiyeceği ise bize göre kıyıya attığı ve su üstüne çıkmış olanlarıdır. Allah elbette en iyi bilendir.

 

Bununla birlikte ben ayetin bu manadan başka bir anlama gelme ihtimali olduğunu bilmiyorum. Yahut da onun yiyeceği içinde yaşayan diğer birtakım canlılar hakkındadır. Denizin avı için külfete girdiği gibi külfete girmeksizin el ile yakalanabilider. Böylelikle bu da ayetin genel zahir kapsamına dahil olur. Allah en iyi bilendir. Birisi:

- Peki buna delil teşkil eden bir haber var mıdır? derse şöyle denilir:

 

[1200] Bize Said, İbn Cüreyc'den haber verdi. O Atadan rivayet ettiğine göre ona ırmakların ve büyük su birikintilerinin durumu ile ilgili olarak bunlar (da avlananlar) deniz avı değil midir, diye sorulması üzerine o: Evet deniz avıdır, deyip yüce Allah'ın: "Bu çok tatlı içimi hoş ve kolaydır diğeri ise çok acı ve tuzludur. Bununla birlikte her ikisinden de taze et yersiniz;' buyruğunu okudu.

 

[1201] Bize Said, İbn Cüreyc'den haber verdiğine göre bir kişi, Ataya Harem bölgesinde pek büyük bir pınar olan el-Kasri havuzunun balıklarının durumuna dair: Onlar avlanır mı, diye sormuş o: Evet, bizde ondan bir miktar bulunmasını pek arzu ederdim, demiş.

 

Sonraki için tıkla:

 

İHRAMLI KİMSENİN YABANİ HAYVANLARDAN ÖLDÜRMESİ HELAL VE HARAM OLANLARIN ASIL DAYANAĞI