ŞAFİİ el-UMM

CUMA

 

HUTBE VERiLiRKEN SUSMAK

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Bize Malik anlattı, ona İbn Şiliab, ona İbn Müseyyeb, Ebu Hureyre'den naklen şöyle aktarmış: Resulullah (s.a.v) şöyle buyurdu: "İmam hutbe okurken arkadaşına 'sus!' desen, boş laf etmiş olursun. " Tahric: Buhari, 1/295; Müslim,2/583.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Bize Malik anlattı, ona Ebu Zinad, ona el-A'rec, ona da Ebu Hureyre anlattı ki: Resulullah (s.a.v) şöyle buyurdu: "Cuma günü imam hutbe okurken arkadaşına 'sus!' dersen, boş laf söylemiş olursun. " Tahric: Muvatta, 1/103.

 

İmam Şafil (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Bize Süfyan anlattı, ona Ebu Zinad, ona el-A'rec, Ebu Hureyre yoluyla Resulullah (s.a.v)'den buna benzer bir hadis rivayet etmiştir. Ancak orada Peygamber (s.a.v)'in, 'boş laf etmiş olursun" yerine "eğlenmiş olursun" ifadesi yer almaktadır. Ancak İbn Uyeyne, bunun Ebu Hureyre'nin sözü olduğunu söylemiştir. Tahric: Müslim, 2/851; Beyhaki, el-Marife, 6520.

 

İmam Şafil (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Bize Malik anlattı, ona da Ömer b. Abdullah'ın mevlası Ebu Nadr, Malik b. Ebu Amir'den naklen anlattı: Osman b. Affan, hutbe okuduğu zaman, pek az haIler müstesna, "Cuma günü imam hutbe okumak üzere kalktığı zaman onu dinleyin ve sesinizi kesin. Çünkü imamın sözlerini duymadığı halde sesini kesen kimse, imamı duyup da sesini kesen kimse kadar sevaptan nasip alır. Namaz için kalktığınız zaman saflan düzeltin, omuzlarınız aynı hizada olsun. Çünkü safların düzgün olması namazın eksiksiz kılınmış olmasının bir gereğidir." demeyi ihmal etmezdi. Ayrıca Osman, saflan düzeltmekle görevlendirdiği kişiler işlerini bitirdiklerini bildirip saflaki yerlerini alıncaya kadar namaz için tekbir getirmezdi. Tahric: Muvaffa,1/104.

 

İmam Şafil (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Hutbe okunduğunda mescidde bulunan herkesin susup hutbeyi dinlemesini, imam konuşmaya başladığı andan iki hutbeyi de tamamladığı ana kadar hiçbir şey konuşmamasını müstehap görürüm.

 

İmam Şafil (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: İmam minberde otururken, müezzinler de ezan okurken ve ezanı tamamladıktan sonra, ayrıca imamın konuşmasından önce bir kimsenin konuşmasında herhangi bir sakınca görmem. İmam konuşmaya başladığı andan itibaren son hutbeyi bitirinceye kadar bir kimsenin konuşmasını uygun görmem. İmam, son hutbeyi de tamamlayınca, namaz için tekbir getirinceye kadar cemaatten bir kimsenin konuşmasında herhangi bir sakınca yoktur. Ama adaba en uygun olanı da imamın konuşmaya başladığı andan namazı tamamladığı ana kadar konuşmamaktır. İmam hutbe okurken bir kimse konuşursa bu davranışı uygun görmem, ama namazı iade etmesi de gerekmez. Duymadınız mı, ResuluIlah (s.a.v) minberdeyken, İbn Ebu Hukayk'ı öldürenlerle konuşmuş, onlar da ona cevap vermiş ve adamın öldürülmesinden memnun olduklarını dile getirmişlerdi. Yine Hz. Peygamber (s.a.v) mescide girerken namaz kılmayan bir adamla konuşmuş, adam da ona cevap vermişti. Eğer hutbe namaz gibi olsaydı, Hz. Peygamber (s.a.v) hutbe okurken hiç kimseyle konuşmazdı. İmam hutbe dışındaki konuşmalan terk etmek bakımından cemaatten daha-önceliklidir. Çünkü insanlar onun sözlerini dinlemek için susarlar.

 

İmam Şafil (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Eğer biri, "O halde Hz. Peygamber (s.a.v)'in, 'Boş laf etmiş olursun. ' sözüne ne denir?" Cevap olarak, "Allah doğrusunu herkesten daha iyi bilir." denir. Ama ifade ettiğim gibi Resulullah (s.a.v)'in minberde hutbe okurken birileriyle konuşması ve onların da ona cevap vermesi, benim söylediğimin delilidir. Dolayısıyla imamın hutbesini dinlemek için susmak bir tercihtir. Peygamber (s.a.v)'in, "Boş laf etmiş olursun. " sözü ise, edep açısından konuşulmaması gereken bir yerde konuşulmamasına yönelik bir uyan mahiyetindedir. Edep, biri konuşurken çok gerekmediği sürece konuşmamayı gerektirmektedir. Cuma günü insanların üzerinden atlayarak ön saflara geçmeye çalışmak da insanın gereksiz yere konuşması mesabesindedir.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Cuma günü mescidde bir adam birine selam verirse, bunu mekruh görmekle beraber, bazılarının selamını alması gerektiği görüşündeyim. Selamı almak farzdır.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Bize İbrahim, Hişam b. Hassan'dan naklen şöyle rivayet etti: İmam Cuma günü hutbe okurken bir kimsenin selam vermesinin ve selamının alınmasının sakıncası yoktur. İbn Sirin verilen selamı işaretle alır, konuşmazdı. Tahric: el-Marife, 2/506.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Bir kimse Cuma günü mescidde hapşırırsa, bir başkası da ona dua ederse (yerhamukellah derse), bunu yapabileceğini tahmin ediyorum. Çünkü hapşırana bu şekilde dua etmek sünnettir.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Bize İbrahim b. Muhammed, Hişam'dan; o, Hassan'dan; o da ResuluHalı (s.a.v)'den şöyle rivayet etti: "Cuma günü imam hutbe okurken bir adam hapşırırsa ona dua et (yerhamukellah de). " Tahric: Beyhaki, el-Marife, 2/507.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Bir adam, birinin yanına gelmesini isterse, adama işaretle gelmesini söylediği halde gelmezse, sözle çağırmasında bir sakınca yoktur. Aynı şekilde imam hutbe okurken bir kişi veya topluluk hakkında bir endişeye kapılır da bunu işaretle onlara duyuramazsa konuşarak onlan uyarmasının herhangi bir sakıncası yoktur.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Yine adamın korktuğu bir şeyle ilgili olarak soru sormasının ve hakkında bilgi sahibi olan bazı kimselerin de kendilerine sorulması durumunda adama cevap vermesinin sakıncası olmaz. Bu anlamdaki bir şeyin imam açısından da, cemaat açısından da sakıncasının olmadığı düşüncesindeyim. Ama kişinin, arkadaşı açısından gerekli olmayan veya kendisiyle ilgili olarak da bir anlam ifade etmeyen şeyleri konuşmasını uygun görmem. Mesela, birine "sus" demesi veya başına gelen bir musibeti şikayet etmesi yahut yaşadığı bir sevinci anlatması ya da bir yitiğini bulduğunu söylemesi gibi bir hususta konuşması uygun değildir. Çünkü herhangi bir kimse o anda bunlan bilmezse bir şey kaybetmez. Adam da o anda bunlan bildirmezse herhangi bir zarara i uğramaz.

 

İmam Şafil (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Bir kimse mesciddeyken susarsa (su içme ihtiyacı hissederse), imam minber üzerindeyken su içmesinin sakıncası yoktur. Susamadığı halde sadece tat almak için su içerse bundan sakınması bana göre daha uygundur.

 

Sonraki için tıkla:

 

HUTBEYİ DUYAMAYAN KİMSE