BİRDEN FAZLA MESCİD
BULUNAN YERLER
Bize Rebi', İmam
Şafii'den şöyle haber verdi: Bir belde genişler ve mamur yerleri çoğalırsa, bu
yüzden irili ufaklı birçok mescid yapılırsa bana göre bu beldede sadece bir
mescidde / camide Cuma namazının kılınması caiz olur. Aynı şekilde bu büyük
beldeye küçük köyler bağlanırsa, sadece en büyük mescidde Cuma namazının
kılınmasını uygun görürüm. Eğer bunun dışındaki mescidlerde namaz kılınacaksa
öğle namazı kılınmalıdır. Şayet Cuma namazı kılınırsa kılanların namazlarını
dört rekat öğlen namazı olarak iade etmeleri lazım gelir.
Cuma namazı, en büyük
mescidde kılınır. Eğer imam / idareci bundan daha küçük bir mescidde kıldırırsa
namaz geçerli olsa da ben bunu mekruh görürüm.
Şayet imamdan (devlet
başkanı veya onun tayin ettiği birinden) başkası en büyük mescidde Cuma
namazını kıldırırsa, imam da daha küçük bir mescidde kıldırırsa, imamın ve
arkasında kılanların Cuması geçerli olur, öbürleri ise namazlarını iade
ederler.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Eğer imam birini vekil tayin etmişse, imamın vekili en büyük
mescidde veya küçük bir mescidde imamdan önce Cuma namazını kıldırırsa, asıl
imam da başka bir mescidde Cuma namazını kıldırırsa, büyük veya küçük mescidde
imamdan önce Cuma namazını kılanların namazları geçerlidir, diğerleri ise
namazlarını dört rekat öğlen namazı olarak iade etmelidirler.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Aynı şekilde imam (devlet başkanı), iki kişiyi, hangisi
yetişirse Cuma namazını kıldırmak üzere vekil olarak tayin etmişse, hangisinin
kıldırdığı namaz önceyse onun kıldırdığı Cuma geçerlidir. Eğer diğer vekil
ondan sonra namaz kıldıracaksa öğlen namazını kıldırmak durumundadır. Bir vali,
küçük mescidde Cuma namazını kıldınr, başka bir vali de büyük mescidde namaz
kıldınrsa, hangisinin namazı önce kılınmış sa onun Cuma namazı geçerlidir.
"Hangisinin namazı önce ise onun Cuma namazı geçerlidir." diyorum,
ama hangisinin önce kıldırdığı belli değilse, bunlardan biri vakit geçmeden
yeniden Cuma namazını kıldınrsa geçerli olur. Ama vakit geçerse ikisi de
namazlarını iade ederler ve dört rekat öğlen namazını kılarlar.
Rebi' şöyle dedi:
"Namazlarını iade ederler" ifadesinden maksat, öğlen namazını yeniden
kılmalarıdır.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Bayram namazları Cuma namazından farklıdır. Bir kimse bazı
hallerde Cuma namazını kılması gerekmediği halde münferit olarak, seferiyken ve
cemaatle Bayram namazını kılabilir. Çünkü Bayram namazı farz değildir. Bana
göre imamın; Bayram namazını kıldırmak veya yağmur duasını yapmak üzere
namazgahına geçtiği zaman, bazı insanlara şehrin bir yerinde veya birkaç
yerinde başka birilerine namaz kıldırmalarını emretmesinin bir sakıncası
yoktur.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Bir adamın münferit olarak namaz kılması caizdir. Ama
valinin emriyle kılınan cemaat namazından daha az sevabı vardır. Eğer vali
birine emretmemişse ve insanlar içlerinden birini imam olarak öne geçirmişlerse
bu namazları geçerli olur.
İmam Şafi1 (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Aynı şekilde şayet insanlar mescidlerinde hüsuf(ay
tutulması) namazını kılmaya kalkarlarsa yukarıdaki hususların hiçbirini onlar
açısından mekruh görmem, bilakis bana göre her şekli uygundur. Hiçbir şekilde
mekruh görmem, ama katılımın daha çok olacağı büyük cemaatten geri kalma hali
başka ... Büyük cemaatten geri kalmalarını şiddetle mekruh sayarım. Ama buna
rağmen yukarıda belirtildiği şekilde namazlarını kılarlarsa iade etmeleri
gerekmez. Ama zayıflıklarından dolayı mazeret sahibi olanların bu şekilde
davranmalarını, onlar açısından daha uygun görürüm.
İmam Şafi1 (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Ama Cuma namazı bütün bunlardan farklıdır.
İmam ŞafiI (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Namazı (Bayram, hüsut) cemaatle veya münferit kıldıklarında
imamın kıldırdığı gibi kılarlar. Vakit ve namazın rükünleri açısından farklı
olamaz. Valinin emri olduktan sonra da birinin kalkıp hutbe okumasında da bir
sakınca yoktur. Eğer valinin emri yoksa, hutbede aynlığa sebebiyet vereceği
için, hutbe okunmasının mekruh olduğunu düşünüyorum. Ama namaz için bu durumu
mekruh saymıyorum, tıpkı Cuma dışında farzlarda da mekruh saymadığım gibi. ..
Sonraki için tıkla: