BAŞKA BiR TÜRLE
KARIŞIK (MELEZ) OLAN KOYUN
Bize Rebi' anlattı ki,
İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Şayet adamın bir koyunu varsa ve
mesela bu koyun bir erkek ceylandan gebe olur da doğurursa, bu yavrular
kesinlikle anneleriyle birlikte sayılmazlar. Yavruların sayısı ne kadar çok
olursa olsun, isterse yüz tane olsun, yine de onlardan zekat alınmaz; çünkü
ceylanlardan zekat alınmaz. Yine bir adamın ceylanları varsa ve bu ceylanlar
tekelerden gebe kalıp yavrulasalar, bunlardan zekat alınmaz. Bu türe koyun ve
ceylamn karışımı (melez) denir. Biri dese ki: Bu türdeki koyunun hakkım nasıl
geçersiz kılabiliyorsun? Ona cevap olarak deriz ki: "Koyunun zekatı
verilir." denmiştir. Bu türe ise mutlak olarak "koyun" denlemez.
Nitekim savaş ganimeti olarak alınan atlar payedildiği halde babası veya anası
at olan katırlar ganimet olarak payedilmez.
Şafii şöyle dedi: Aynı
şekilde yabani bir boğa, evcil bir inekle çiftleşirse veya evcil bir boğa
yabani bir inekle çiftleşirse bunların doğacak yavruların kurban edilmesi caiz
olmadığı gibi ihramh bir kimse de bunları boğazlayamaz, kurban olarak kesemez.
İmam Şa:fii (Allah
rahmet etsin) şöyle dedi: Eğer bir koç bir keçiyle veya bir teke bir koyunla
çiftleşirse ve yavrusu olursa, yavruların zekatı verilir. Çünkü iki cins de
genel davar (koyun sürüsü) kapsamına girer. Yine erkek camış, bir inekle veya
bir boğa, bir mandayla çiftleşirse yahut yabancı menşeli bir erkek deve (Arap
yarımadası dışından), dişi bir Arap devesiyle ya da erkek Arap devesi yabancı
menşeli dişi bir deveyle çiftleşirse bunların tümünün yavrularının zekatı
verilir. Çünkü tümü de devedir. Hepsinin türü farklı olmakla beraber Arap
develeriyle birlikte yabancı menşeli develerin ve bütün deve türlerinin
zekatını verdiğimizi görmüyor musunuz?
Yine her biri farklı bir
tür olan camışların zekatını sığırlarla beraber, derbaniyyelerin (bir çeşit
hecin öküzü) zekatını yerli Arap develeriyle birlikte ve tüm deve türlerinin
zekatını birlikte veriyoruz. Koyunla keçinin zekatı birlikte verilir. Bu
hükümler, bütün keçi ve koyun türleri için de geçerlidir. Çünkü tümüne davar,
sığır ve deve denir.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Bir adamın kırk koyunu varsa ve senesi dolmadan bir koyun
kaybolursa zekat toplayıcı ondan zekat olarak bir şeyalamaz.
Eğer adam kaybolan
koyununu bulursa bulduğu gün bir koyunu zekat olarak vermelidir. Şayet adam
kaybolan koyununu senenin dolmasından bir ay ya da daha fazla bir süre sonra
bulursa, o esnada koyunları tamamen veya bir kısmı ölmüşlerse yahut onları
satmışsa, bulduğu koyunu zekat olarak vermek zorundadır. Ama bu koyunu vermek
istemiyorsa, o takdirde vermekle yükümlü olduğu yaştaki başka bir koyunu
verirse yükümlülükten kurtulur. Çünkü koyunu bulduğu sırada zekat olarak bir
koyunu vermekle yükümıüydü.
Sonraki için tıkla:
SÜRÜNÜN FARKLI
YERLERDE OLMASI