CENAZEYE KAÇ KEFEN
SARILIR?
Benim için en uygun
kefen sayısı üçtür. Bunlar beyaz ve yumuşak kumaştan olmalıdır. Gömleği ve sanğı
olmamalıdır. Cenazenin en üst kefeni olması istenen kumaş en alta serilir,
ikincisi onun üzerine, üçüncüsü de ikisinin üzerine serilir ve sonra cenaze
taşınarak bunların üzerine konur.
Sonra taneleri
silkelenmiş / tohumları ayıklanmış bir miktar pamuk alınır ve üzerine koku ve
kafur saçılır. Cenazenin de üzerine bir örtü serilir ve bu pamuk cenazenin apış
aralarına iyice yerleştirilir. Mümkün olduğunca çok olmalı bu pamuk. Cenazenin
taşınması sırasında hareket ettirilmesinden dolayı bir şeyler çıkarsa bu pamuk
emsin diye. Şayet bir hastalıktan veya bir olaydan dolayı cenazeden bir
şeylerin akmasından korkulursa kefeni ile bedeni arasına keçe yerleştirilir.
Sonra geniş don bağlanır gibi bu durumlarda keçe bağlanır ve çıkacak nesnenin
sızıp görünmesi engellenir. Ya da keçeyi andıran kalın bir bez konur ve bu
sızma önlenir inşaallah. Bu bezi de diker gibi sağlam bağlamak gerekir. Eğer
böyle bir sızmadan korkulmuyorsa o takdirde zarar vermeyecek bir bez bağlarlar.
Ama bunu da yapmazlarsa teçhizlerinin geçerli olmasını umuyorum. Ama ihtiyatlı
davranmak benim açımdan daha uygundur.
Sonra bir miktar pamuk
alınır, üzerine biraz kafur saçılır ve cenazenin ağzının, burun deliklerinin,
gözlerinin ve secde yerlerinin üzerine konur. Ağzı açık bir yarası varsa onun
da üzerine konur. Başına ve sakalına koku sürülür. Şayet bütün bedenine ve
bedenine sarılan kefeninin tümüne kafur dökülürse bu benim açımdan daha iyidir.
Cenaze, kefenin baş
tarafına düşen kısmından daha az olan ayak tarafına konularak işleme başlanır.
Sonra kefenın sağ tarafı tutulur ve sol ayağına doğru sanlır. Sonra kefenin sol
tarafı tutulur ve sağ ayağına doğru sanlır. Böylece kefenin önce sarılan kısmı
tamamen altta kalacak şekilde örtüıür. Sonraki kefen için de aynı işlem
tekrarlanır. Ve en sonunda da en üstteki kefen bu şekilde sanlır. Kefen katlan
arasına koku ve kafur serpilmesini severim. Sonra kefenin baş tarafı sank gibi
sanlır ve artan kısmı göğsüne kadar uzatılır. Ayak kısmında artan kefen de bu
şekilde sanlır ve ayakların üzerine doğru gideceği yere kadar uzatılır. Eğer
kefenin her iki taraftan da açılmasından endişe edilirse açılmasın diye
bağlanması gerekir.
Cenaze kabre
konulduğunda kefendeki bütün düğümler çözülür, bütün dikişler sökülür. Cenaze
sağ yanı üzere konur. Başının altına bir tuğla parçası konarak kaldınlır ve
dayanak sağlanır ki sırtına doğru sarkmasın. Kabrin lahid kısmına önden konur
ki yüzükoyun devrilmesin.
Eğer toprağı sert bir
beldede iseler kabirde bir lahid yapılmasını ve lahdin üzerinin de tuğla gibi
sert toprak parçalarıyla kapatılmasını, sonra bu sert toprak parçalarının
aralarının doldurulmasını ve üzerine toprak atılmasını severim.
Eğer yumuşak topraklı
bir beldedelerse kabrin altında bir bölümün kazılmasını ve kenarlarının duvar
gibi örülmesini, sonra anlattığım gibi cenazenin oraya konulmasını tercih
ederim. Açılan bölümün üzeri tahta ile kapatılır ve tahtaların aralıkları da
doldurulur. Sonra tahta ve dolguların üzerine ağaç dalları ve yaprakları
serilir. Böylece dökülecek toprağın cenazenin üzerine akması engellenir. Dallar
ve yapraklar demet halinde konmalıdır ki yerlerinden çıkmasınlar, sonra da
üzeri toprakla kapatılır.
Kabre toprak atılması:
Kabrin kenarında duran kişi, eliyle mezara toprak atar. Kürekle de dökülebilir.
Mezarın kendi toprağından fazlasının dökülmesini uygun görmeyiz. Bu, haram
olduğundan değildir, mezarın çok fazla yüksek ve belirgin olmaması içindir.
Mezar yerden bir karış kadar yüksek olmalıdır. Üzerindeki toprak düzeltilir ve
üzerine çakıl konulur. Mezarın etrafı sert toprak parçalarıyla çevrilir veya
duvar örüıür. Mezarın üzerine su serpilebilir. Baş tarafına bir taş veya başka
bir işaret konur.
Kabrin üzeri toprakla
örtüldükten sonra cenaze merasimi en mükemmel şekilde tamamlanmış olur. Dileyen
artık geri dönebilir.
Kadın cenazesi yıkanması
ve vücudundan çıkan şeyler bakımından erkek cenazesi gibidir. Erkek
cenazesinden çok daha fazla dikkat edilmesinde yarar vardır. Eğer kadın
hamileyse veya lohusaysa ya da dikkat edilmesi gereken bir hastalığı varsa
üzeri bir keçeyle örtülmelidir ki yarasından ya da başka yerlerinden olabilecek
sızmalar önlenebilsin.
Cenaze mezara
götürülürken biraz hızlıca yürümek gerekir. Normal yürüyüşten biraz hızlıca.
Eğer cenazenin bir hastalığı varsa ve hızlı yürümekten dolayı birtakım sızmaların
olmasından endişe ediliyorsa bu takdirde itinalı ve yumuşak bir yürüyüşle
götürülmesini tercih ederim ki vücudundan birtakım akıntılar çıkmasın.
Kadının cenazesi
yıkandıktan sonra saçları üç örük halinde örülür ve arkasına atılır.
Kabrin yanında Kur'an
okunmasını ve ölü için dua edilmesini severim.
Bu hususta belirlenmiş
bir dua yoktur. Cenaze sahiplerine taziye sunulmasını severim. Taziye sunma
hususunda rivayet vardır. Özellikle cenaze sahiplerinden yaşlı olanlara, ölüm
musibetine tahammül etme hususunda zaaf gösteren küçüklere taziye sunulması
iyidir. Akrabaları ve komşuları onlar için yemek hazırlamalıdırlar, çünkü
cenaze sahipleri cenazeyle ilgilendikleri için yemek hazırlamaya vakit
bulamazlar.
Sonraki için tıkla:
ÖLÜDE BİRTAKIM
İLLETLERİN BULUNMASI