İBNÜ’L-ESİR |
5. CİLT |
İSA b.
MUSA'NIN VELİAHTLIKTAN AZLEDİLİP YERİNE MUSA el-HADİ'YE BEY'AT EDİLMESİ
Haşimoğulları'ndan
bir grup ile Mehdi'nin yakın taraftarları kendi aralarında konuşarak İsa b. Musa'yı
veliahtlıktan uzaklaştırıp yerine Mehdi'nin oğlu Musa el-Hadi'yi getirmek
istediler. Durumu öğrenen Mehdi buna çok sevindi ve Küfe'ye bağlı Ruhbe köyünde
bulunan İsa b. Musa'ya bir mektup yazarak yanına gelmesini istedi, ancak İsa b.
Musa durumu sezdiği için Mehdi'nin yanına gelmedi. Bunun üzerine Mehdi İsa b.
Musa'yı harcaması ve ona zarar vermesi için Ravh b. Hatim'i Küfe Valiliği'ne
tayin etti, fakat İsa b. Musa cuma ve bayram günlerinin haricinde şehre
inmediği için Ravh buna fırsat bulamadı.
Mehdi
bu fikrinde ısrar ederek O'na şu haberi gönderdi: "Musa el-Hadi ve Harun
er-Reşid adına veliahtlıktan kendiliğinden feragat etmez ve direnmeğe
kalkışırsan, isyankarların hak etmiş oldukları cezayı sen de isyanın sebebiyle
hak etmiş olacaksın. Eğer sözümü dinleyecek olursan, bu ferağatına karşılık
olarak sana daha çok ve tez elden faydalanacağın şeyler vereceğim."
Mehdi'nin bu tekliflerine rağmen İsa b. Musa yine de gelmedi.
Mehdi,
İsa b. Musa'nın isyana kalkışmasından korktuğu için amcası Abbas b. Muhammed'i
bir mektup ve fermanla birlikte İsa b. Musa'ya göndererek O'nu yanına çağırdı,
İsa b. Musa yine gelmedi. Bu defa amcası Abbas geri döndükten sonra kendi
adamlarından samimi ve anlayışlı bir kişi seçerek bunları kumandan Ebu Hüreyre
Muhammed b. Ferruh komutasında İsa b. Musa'ya gönderdi ve her birine birer
davul vererek İsa b. Musa'nın yakımna geldiklerinde bunları çalmalarını istedi.
Sabah seher vaktinde köye giren bu kimseler davullarını çalmağa başlayınca İsa
b. Musa telaşa kapıldı ve fena halde korktu. Yanına gelen Ebu Hüreyre kendisini
Mehdi'ye götüreceğini söyledi, fakat O rahatsızlığım ileri sürerek gitmek
istemedi. Ebu Hüreyre O'nun bu özrünü kabul etmedi ve yakaladığı gibi alıp
götürdü.
İsa
b. Musa Bağdat'a gelince Askerü'l-Mehdi'de bulunan Muhammed b. Süleyman'ın
evine indi ve günlerce burada kaldı. Bu arada Mehdi'nin yanına gidip geliyordu.
O'na hiç bir şey söylenmiyor, kendisi için sakıncalı bir durum da görmüyordu.
Bir gün Mehdi'den önce saraya giderek Rabi'nin locasında (maksure) oturmuştu,
tam bu sırada kendisini veliahtlıktan uzaklaştırmak isteyen Mehdi'nin ileri
gelen adamlarının taraftarları üzerine saldırdılar. Ancak İsa b. Musa atik
davranarak locanın kapısım kilitledi. Sırıklarla kapıyı parçalayan bu
saldırganlar O'na çok çirkin hakaretlerde bulundular. Mehdi bu hareketlerini
hoş karşılamadığım açığa vurduysa da onlar bu çirkin hareketlerinde
vazgeçmediler. İsa b. Musa'nın ailesinin ileri gelen büyükleri gelip araya
girinceye kadar bu hal günlerce devam etti. Bu arada O'na karşı en şiddetli
davranan kişi Muhammed b. Süleyman idi.
Mehdi
ısrar ettikçe İsa b. Musa da veliahtlıktan vazgeçmiyordu. Mehdi ailesini ve
malım koruyacağına dair yeminlerinin bulunduğunu söyledi ve Muhammed b.
Abdullah b. Ulase, Müslim b. Halid ez-Zenci gibi kadı ve fakihleri ikna
etmeleri için yanına gönderdi. İsa b. Musa nihayet bu kadı ve fakihlerin
verdikleri fetva doğrultusunda hareket ederek veliahtlıktan çekildi. İşte
Mehdi, O'nun bu feragatine karşılık olarak on milyon dirhem ile Zab ve Kesker
topraklarından arazi verdi. Netice olarak İsa b. Musa 26 Muharrem 160 (14 Kasım
776)'da veliahtlıktan feragat ederek Mehdı ile Musa el-Hadi'ye bey'at etti.
Ertesi
gün Mehdı ailesini toplayarak oğlu Musa el-Hadi adına onlardan bey'at aldı,
sonra İsa b. Musa ile beraber camiye giderek halka hitap etti ve İsa b.
Musa'nın Musa el-Hadi lehine veliahtlıktan feragat ettiğini ilan ederek halkı
Musa el-Hadi'ye bey'ate davet etti.
Halk
koşuşarak bu bey'at çağrısına icabet etti ve böylece Mehdı de İsa b. Musa'nın
veliahtlıktan çekildiğini halkın şahadetiyle ortaya koymuş oldu. Bu hadiseyi
devrin şairlerinden biri:
''EbU
Musa ölmeyi istemedi, halbuki ölüm onun için bir kurtuluş ve bir şerefli...''
mısralarıyla
başlayan bir şiirle dile getirdi.
BİR SONRAKİ SAYFA
İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA