İBNÜ’L-ESİR |
5. CİLT |
HİCRETİN
İKİ YÜZ YİRMİ DOKUZUNCU YILI OLAYLARI (M. 843-844)
Bu
yıl içinde Halife el- Vasık katiplerini hapsedip onlara bir sürü zimmet çıkarmıştı.
Bu katiplerden Ahmed b. İsmail' den seksen bin dinar aldıktan sonra
kırbaçlatmış, ayrıca İtah'ın (İnak) katibi Süleyman b. Vehb'den dört yüz bin
dinar, Hasan b. Vehb'den on dört bin dinar, İbrahim b. Reyan ile katiplerinden
yüz bin dinar, Ahmed b. Husayb ve katiplerinden bir milyon dinar, Necah'tan
altmış bin dinar ve Ebü'l-Vezır'den ise yüz kırk bin dinar almıştır.
el-Vasık'ın
bunlara karşı davranmalarının sebebi şöyle anlatılır:
el-
Vasık bir gece adamlarıyla sohbet ederken Bermekilerin başına gelen musibetin
sebebini sormuş ve orada hazır bulunanlardan Arud b. Abdülazız elEnsari şöyle
bir olayanlatmıştı:
Terzi
Adül'un bir cariyesini gören Harun er-Reşıd onu satın almak ister ve cariyeyi
yüz bin dinara satın alıp Yahya b. Halid el-Bermeki'ye haber gönderip yüz bin
dinar vermesini söyler. Yahya bunun üzerine: "Bu kötü bir yolun kapısıdır,
eğer bir cariye yüz bin dinara satın alımrsa artık durumu siz düşünün; bundan
sonra fiyatlar ona göre istenecektir." der ve arkasından: "Benim bu
miktarı vermeye gücüm yoktur." diye haber gönderir, Harun er-Reşıd ise son
derece kızarak: "Bu para mutlaka ödenecektir." diye karşılık verir.
Bunun üzerine Yahya b. Halid bu yüz bin dinarlık parayı Harun er-Reşıd'in
geçeceği yola götürüp bırakmalarını adamlarına emreder. Para götürülüp
Ha-run'un geçeceği yola bırakılır, oradan geçmekte olan Harun bu paraların ne
olduğunu sorunca da cariyenin bedeli olduğu kendisine söylenir. Paranın bu
kadar çok olduğunu gören Harun er-Reşıd cariyeyi satın almaktan vazgeçerek sahibine
geri verilmesini emreder ve hizmetçisine şöyle der: "Şu paralar sende
dursun ve bana bu paralarla üzerlerine daha da ilavelerde bulunacağım bir fon
oluştur." Bunun üzerine hizmetçisi bir fon oluşturarak ona: ''Gelin
hazinesi'' adını verdi. Harun er-Reşıd sonra herkesin elinde bulunan malları
teftiş etmeğe başlamış ve Bermekilerin elinde bir hayli büyük miktarda mal
bulunduğunu görmüştü.
Yine
HarUn er-Reşid'in gece sohbetlerinde bulunan ve şair olan Ebü'lUd adında birisi
vardı. Harun er-Reşid bir gece bu adama da otuz bin dirhem verilmesini
emretmiş, fakat Yahya el-Bermeki bu ödemenin yapılmasını bir hayli geciktirmiş
ve adamı oyalamıştı. Ebü'l-Ud da Harun er-Reşid'i Bermekiler aleyhinde
kışkırtma yollarını aramıştı. O sıralarda Harun'un gönlü Bermekilere karşı
kırgın idi. Bir gece Ebu'l-Ud Harun er-Reşid'in sohbetinde bulunurken sözü
getirmiş ve Ömer b. Rabia'nın bir şiirini okumayı fırsat bilmişti:
''Hind
bize daha evvel hiç vaat etmediği bir şey vaat etmişti. Ancak tek bir gün bize
vaat ettiğini yerine getirseydi. Gerçekten bir sefer bir despotluk göstermişti.
Aciz
olan kimse despotluk göstermeyendir.''
Bu
söz üzerine Harun er-Reşid de aynen: "Evet, aciz olan kimse despotluk
etmez." diye karşılık vermişti.
Yahya
el-Bermeki'nin Harun er-Reşid'in hizmetinde bulunan ve meydana gelen olayları
ona sürekli olarak nakleden bir adamı vardı. Bu adam durumu Yahya'ya bildirmiş,
Yahya da Ebü'l-Ud adındaki adamı çağırarak otuz bin dirhemini vermişti. Ayrıca
Yahya kendisi de Ebü'l-Ud'a yirmi bin dirhem daha vermiş, üstelik iki oğlu
el-Fazl ve Ca'fer'e haber göndererek Ebu'l-Ud'a yirmişer bin dirhem vermelerini
sağlamıştı. İşte, Harun er-Reşid onların hepsini bunun için yakalatıvermişti.
Bunun
üzerine el- Vasık: "Evet, vallahi Harun er-Reşid gayet iyi yapmıştır.
Gerçekten aciz olan despotluk yapmayan kişidir." demiş, ardından kendisine
hıyanet edenleri ve cezayı hak edenleri toplamağa başlamış, aradan bir hafta
geçmeden bütün bu adamların hepsini ortadan kaldırıvermişti.
Bu
yıl içinde Şirbasban İtah'ı Yemen'e tayin etmiş, yine bu yıl içinde Muhammed b.
Salih b. Abbas Medine'de görevlendirilmişti.
Hac
Emirliği'ni bu yıl Muhammed b. Davud ifa etmişti.
Yine
bu yıl içinde Cemaziyelevvel ayında büyük kurrMan Halef b.
Hişam
el-Bezzar vefat etmiştir.
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA
HİCRETİN İKİ YÜZ
OTUZUNCU YILI OLAYLARI (M. 844-845)
BOĞA'NIN MEDİNE'DEKİ BEDEVİLER
ÜZERİNE YÜRÜMESİ