İBNÜ’L-ESİR

5. CİLT

HİCRİ 202.YIL       ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

ME'MÜN'UN IRAK'A GİTMESİ ve Zü'r-RİYASETEYN'İN ÖLDÜRÜLMESİ

 

Bu yıl Me'mun, Merv'den Irak'a gitti ve Gassan b. Ubade'yi Horasan'da yerine halef bıraktı.

 

Me'mun'un Irak'a gitmesinin sebebi şuydu:

 

Ali b. Musa er-Rıza Me'mun'a Emin'in öldürüldüğü günden beri halkın savaş ve karışıklık içerisinde bulunduğunu, Fadl b. Sehl'in bazı haberleri kendisinden saklı tuttuğunu, kendisinin yapmış olduğu bir kısım şeylerin halk ve ailesi tarafından ayıplandığını, ayrıca kendisine sihre tutulmuş ve mecnun dediklerini, bu arada İbrahim b. el-Mehdi'ye bey'at ettiklerini bildirdi.

 

Bunun üzerine Me'mun Ali b. Musa'ya şöyle cevap verdi: "Fadl b. Sehl'in bana bildirdiğine göre, halk İbrahim b. el-Mehdi'ye bey'at etmemiştir. Halk O'nu, işlerini idare etmesi için başlarına emir seçmiştir." Ali b. Musa Me'mun'a Fadl b. Sehl'in bu hususta yalan söylediğini, Hasan b. Sehl ile İbrahim b. el-Mehdi'nin arasında şu anda savaşın devam ettiğini bildirdi. Ayrıca şunu da söyledi: "Halk Hasan b. Şehrin ve kardeşi Fadl b. Sehl'in yanınızda sahip oldukları itibardan ve kendinizden sonra bey' at etmenizden, bu arada bana da itibar göstermenizden dolayı sizi ayıplamaktadır. "

 

Me'mun, Ali b. Musa'ya: "Pek ala, durumun böyle olduğunu bilen var mı?" diye sordu. Ali b. Musa: "Askerlerin ileri gelenlerinden Yahya b. Mu'az, Abdülaziz b. İınran gibi diğer bir kısım kimseler, bu durumu bilmektedirler.'' dedi. Bunun üzerine Me'mun onları huzuruna çağırdı ve Ali b. Musa'nın kendisine bildirdiği bu durumları onlardan sordu. Fakat onlar Me'mun'dan Fadl b. Sehl'in kendilerine dokunmayacağına dair eman alıncaya kadar durum hakkında kendisine bilgi vermediler. Bu durum karşısında Me'mun onlara garanti verdi ve kendi hattıyla onlara eman verdiğine dair bir belge yazdı. Bunun üzerine İbrahim b. el-Mehdi'ye bey'at edildiğini, Bağdat halkının İbrahim'e ''Sünni halife'' adını verdiğini, kendisini ise Ali b. Musa'ya itibar etmesinden dolayı Rafızilikle ittiham ettiklerini bildirdiler.

 

Ayrıca Me'mun'a, halkın içerisinde bulunduğu durumu, Herseme meselesinde Fadl b. Şehrin doğruyu saptırdığını ve Herseme'nin sadece kendisine nasihat için geldiğini, fakat buna rağmen Fadl b. Sehl'in O'nu öldürdüğünü haber verdiler. Diğer tarafan Me'mun'a, işinde tedarikli olmadığı takdirde halifeliğin elinden çıkacağım, Tahir b. Hüseyn'in kendisinin de bildiği üzere kendine karşı çok itaat gösterdiğini, buna rağmen bütün idareden uzaklaştırılarak Rakka gibi uzak bir köşeye itildiğini ve kendisinden hiç bir hususta faydalamlmadığım, dolayısıyla durumunun zayıfladığım ve askerlerinin kendisine karşı ayaklandıklarını, hatta Tahir'in, Bağdat'ta bulunması halinde baştan sona kadar ihtilaf ve parçalanma içerisinde bulunan saltanat ve mülkü (devleti) koruyacağını söylediler ve Bağdat halkının kendisini gördüğü takdirde, itaat edeceklerini ileri sürerek Me'mun'un Bağdat'a gitmesini istediler.

 

Bu anlatılanların gerçekliği ortaya çıkınca Me'mun, Irak'a gitmek için emir verdi, fakat durumu öğrenen Fadl b. Sehl, Me'mun'a fikir veren Yahya b. Mu'az, Abdülaziz b. İmran ve diğer kimseleri ansızın yakalayarak bir kısmını dövdü, bir kısmını hapse attı ve diğer bir kısmının da sakallarını yoldu. Bunun üzerine Ali b. Musa er-Rıza bu adamlar hakkında Me'mun'a: "Ben durumu idare eder, bir çaresini bulurum." dedi. Bundan sonra Me'mun harekete geçerek yola çıktı, fakat Me'mun'un Serahs'e geldiği bir sırada, bir grup kimse 2 Şaban 202 (14 Şubat 818)'de Fadl b. Sehl'in üzerine hücum ederek hamamda öldürdüler. Fadl b. Sehl öldürüldüğü zaman altmış yaşındaydı. Fadl'ı öldürenler dört kişiden ibaretti. Bunlar, Galib el-Mes'udi el-Esved, Kostantin er-Rumi, Ferec ed-Deylemi ve Muvaffak es-Saklebi'dir. Bu şahıslar Fadl'ı öldürdükten sonra kaçtılar. Bunun üzerine Me'mun bu şahısları yakalayıp getiren kimseye on bin dinar vereceğini vaat etti. Abbas b. El-Heysem ed-Dineveri bu kimseleri yakalayıp Me'mun'un huzuruna getirdi. Bunlar Me'mun'a: "Fadl'ın öldürülmesini bize sen emrettin." dediler. Me'mun'un emri üzerine boyunları vuruldu.

 

Bir rivayete göre, Me'mun bu kimselere Fadl'ın öldürülmesi konusunu sorduğunda, onlardan birisi Fadl b. Sehl'in kız kardeşinin oğlu Ali b. Ebi Said'in kendilerini Fadl'ı öldürmeğe sevk ettiğini söyledi. Fakat içlerinden birisi de bunu inkar etti. Neticede Me'mun bu kimseleri öldürdü.

 

Bundan sonra Me'mun, Abdülaziz b. İmran'ı, Ali b. Ebi Said'i, Musa'yı ve bir kısım halkı huzuruna çağırdı ve onlardan Fadl'ın öldürülmesi konusunu sordu. Ancak onlar bu hususta bilgilerinin olmadığını söylediler. Fakat Me'mun bu sözlerine inanmadı ve onları öldürdükten sonra başlarını Hasan b. Sehl'e gönderdi. Ayrıca kardeşi Fadl'ın öldürülmesinden duyduğu üzüntüyü ve kendisini kardeşi Fadl'ın yerine geçirdiğini bildirdi. Bu haber Hasan b. Sehl'e Ramazan 202 (Mart 818)' de ulaştırıldı.

 

Nihayet Me'mun Irak'a geldi. Bu sırada İbrahim b. el-Mehdi, İsa b. Muhammed ve diğerleri Medain'de bulunuyorlardı. Ebu'l-Ba'tt ve Said ise Nil'de idiler ve sabah akşam savaşmağa devam ediyorlardı. Bu arada Muttalib b. Abdullah b. Malik Medain'den dönmüştü. Muttalib hastalığını bahane ederek Bağdat'a geldi ve Mansur b. el-Mehdi' nin Me'mun'un halifesi olarak Bağdat'ta kalmak ve İbrahim b. el-Mehdl'yi halifelikten hal' etmek üzere gizlice Me'mun'un halifeliğine davette bulunuyordu. Mansur b. el-Mehdi Huzeyme b. Hazim ve diğer kumandanlar Muttalib'in bu çağrısını kabul ettiler. Bunun üzerine Muttalib, Ali b. Hişam ile Humeyd'e birer mektup gönderdi, hemen harekete geçerek Humeyd'in Sarsar Nehri'ne, Ali b. Hişam'ın Nehrevan'a gelmelerini ve burada konaklamalarını istedi.

 

Bu durumu öğrenen İbrahim b. el-Mehdi, hemen Medain'den Bağdat'a doğru hareket etti ve 15 Safer 202 (3 Eylül 817)' de Zendeverd' de indi. İbrahim; Mansur, Huzeyme ve Muttalib'e birisini gönderdi ve onları yanına çağırdı, fakat onlar hastalık ve meşguliyetlerini bahane ederek İbrahim'in davetine icabet etmediler. Onların bu tavrına karşı İbrahim, İsa b. Muhammed'i onlara gönderdi. Mansur ve Huzeyme teslim oldular, fakat Muttalib'in taraftarları ve mevalileri O'nun teslim olmasına mani oldular. Bunun üzerine İbrahim'in emriyle birisi şöyle bir ilanda bulundu: "Yağma yapmak isteyen Muttalib'in evine gelsin." Öğle vaktine doğru bu çağrı üzerine Muttalib'in evine gelip O'nun ve yakınlarının evlerini yağmaladılar, fakat Muttalib'i ele geçiremediler. Bu hadise 17 Safer 202 (5 Eylül 8l7)'de meydana geldi. Bu haberin Humeyd ve Ali b. Hişam'a ulaşması üzerine, Humeyd Medain'i ele geçirdi ve buraya indi. Ayrıca köprüyü parçaladı ve burada ikame te karar verdi. İbrahim b. el-Mehdi ise Muttalib'i ele geçiremediği için yaptıklarına pişman oldu.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA

 

ALİ b. HÜSEYN el-HEMDANİ'NİN ÖLDÜRÜLMESİ