İBNÜ’L-ESİR

4. CİLT

HİCRİ 80. YIL       ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

ABDURRAHMAN BİN MUHAMMED BİN EŞ'AS İLE BİRLİKTE RUTBİL ÜZERİNE ORDU GÖNDERİLMESİ

 

İbn Ebi Bekre'nin Rutbil'in ülkesine girdiğinde Müslümanların nasıl bir duruma düştüklerini, Haccac'ın Abdülmelik'ten Rutbil üzerine ordu göndermek üzere izin istemiş olduğunu daha önceden anlatmıştık. Abdülmelik bu konuda Haccac'a izin verince Haccac ordu hazırlamağa girişti. Küfelilere yirmi bin, Basralılara da yirmi bin asker vermelerini emrederek bu konuda işi oldukça sıkı tuttu. Ayrıca askerlere de maaşlarını bütünüyle ödedi; öyle ki, onlara vermiş olduğu maaşların dışında iki milyon dirhem harcadı. Onlara soylu atlar ve mükemmel silahlar sağladı. Ayrıca kahramanlığı ve bu konudaki üstünlüğüyle bilinen bütün kişileri de onlarla birlikte gönderdi. Sakifli Ubeydullah bin Ebi Mihcen ve başkaları da bunlardandır.

Haccac bu iki ordunun hazırlıklarını bitirdikten sonra başlarına komutan olarak Abdurrahman bin Muhammed bin Eş'as'ı getirdi.

 

Haccac O'na buğz eder ve: "O'nu her gördüğümde mutlaka öldürmek istemişimdir." derdi. Şa'bi bir seferinde Haccac'ın bu sözlerini işitmiş ve Abdurrahman'a haber vermişti. Buna karşılık Abdurrahman da şöyle demişti:

 

"Allah'a yemin ederim, ben de Haccac'ın bu hakimiyetini ortadan kaldırmağa çalışacağım. "

Haccac Abdurrahman'ı komutan olarak bu ordunun başında göndermek isteyince İsmail bin Eş'as Haccac'ın yanına gelerek şöyle dedi: "O'nu gönderme. Allah'a yemin ederim, bu Fırat Köprüsü'nü geçer geçmez hiçbir valiye karşı itaat borcu olduğunu kabul etmez. Üstelik ben O'nun sana muhalefet etmesinden korkuyorum." Haccac İsmail'e şu cevabı verdi: "O emirlerime muhalefet etmeyecek kadar benden çekinir. "

 

Böylelikle Haccac Abdurrahman'ı bu ordunun komutanı olarak yola koydu. Abdurrahman ordu ile birlikte Sicistan'a kadar gitti, Sicistanlıları toplayıp onlara bir konuşma yaptı ve bu arada şunları söyledi: "Haccac beni serhaddinize amir olarak görevlendirmiş bulunuyor. Ayrıca bana bölgenizi istediği gibi kullanan düşmanınıza karşı cihat etmeyi de emretti. O bakımdan sizden hiç bir kimse bu cihada katılmaktan sakın geri kalmasın, o taktirde ceza ile karşılaşır. "

 

Sicistanlılar gerekli hazırlıklarını yapınca Abdurrahman onları da yanına aldı ve hep birlikte yola koyuldular. Rutbil durumu haber alınca elçi göndererek özür diledi ve haraç vermek istediğini bildirdi, ancak Abdurrahman bu isteğini kabul etmedi. Üzerine gitti, ülkesine girdi. Rutbil de bölge bölge, köy köy, kasaba kasaba ülkesini Abdurrahman'a terk ederek geri çekildi, Abdurrahman buraları teker teker eline geçiriyordu. Abdurrahman eline geçirdiği her bir yere bir fımil tayin ediyor ve onunla birlikte yardımcılar koyuyordu. Ayrıca yol ağızlarına gözcüler bırakıyor, saldırı yapılmasından endişe ettiği her tarafa silahlı askerler yerleştiriyordu. Abdurrahman buna Rutbil'in ülkesinden oldukça büyük bir kısmı ele geçirinceye, herkesin eli ganimetIerle dolup taşıncaya kadar devam etti. Belli bir yere gelince Rutbil'in ülkesinde daha da içerilere girmekten vazgeçerek şöyle dedi: "Bu yılonların ülkesinden elimize geç irdiklerimizle yetindim. Müslümanlar bu bölgeyi iyice tamyıp yollarında cesaretle ilerleyebilecek duruma gelinceye kadar böyle ka-Ialım. Gelecek yıl da, inşaallah, bundan sonrasını alırız ve sonunda onlarla hazinelerini, çoluk çocuklarım, en uzak topraklarını ellerinden almak için çarpışır ve Allah'ın onları helak etmesini bekleriz." Abdurrahman daha sonra Hacccac'a Allah'ın kendisine nasip ettiği fetihleri ve yapmak istediklerini bildiren bir mektup gönderdi.

 

Abdurrahman'ın komutan olarak gönderilmesi konusunda naklettiklerimizin dışında şeyler de söylenmiştir. Şöyle ki: Haccac Kerman'da Seduslu Himyan bin Adiy'i bırakmış ve Sicistan ile 5ind amilinin gerek duyduğunda kendilerinden yardım isteyeceği silahlı birlik olarak görevlendirmişti; ancak Himyan isyan edince Haccac O'nun üzerine Abdurrahman bin Muhammed'i göndermiş, Abdurrahman onunla savaşmış, Himyan da bozguna uğramıştı. Bunun üzerine de Haccac Abdurrahman'ı Himyan'ın görevinde bırakmıştı. Daha sonra ise Sicistan amili olan Ubeydullah bin Ebi Bekre vefat etmiş, bunun üzerine Haccac Abdurrahman'a Ubeydullah'ın yerine geçmek üzere gerekli ahitnameyi göndererek sözünü ettiğimiz bu orduyu hazırlamıştı. Bu orduya her bakımdan mükemmelliği ve donanımlı oluşu dolayısıyla ‘‘Tavuslar Ordusu’‘ adı verilmişti.

 

 

 

ÇEŞİTLİ OLAYLAR

 

Bu yılın hac emirliğini Medine Valisi olan Eban bin Osman yaptı. Irak ve doğu bölgelerinin Valisi Haccac idi. Haccac'ın Horasan Valisi ise Mühelleb idi. Basra Kadısı Musa bin Enes, Küfe Kadısı da Ebu Bürde idi.

 

Bu yıl içerisinde Ömer bin Hattab'ın azatlı kölesi Eşlem vefat etmiştir.

Ebu İdris el-Havlanı, Ca'fer bin Ebi Talib'in oğlu Abdullah da bu yıl vefat etmiştir. Abdullah'ın 84, 85, 86 ve 90 yıllarında vefat ettiği de söylenmiştir.

 

ed-Debban'dan hadis rivayetinde bulunan Cuheyneli Ma'bed bin Abdullah bin Uleym de bu yıl vefat etmiştir. Kader ile ilgili olarak Basra'da ilk söz söyleyen O'dur. O'nu Haccac öldürmüştür. Abdülmelik bin Mervan'ın Dimaşk'ta öldürdüğü de söylenir.

 

İbnu'l-Hanefıyye diye bilinen Hz. Ali bin Ebi Talib'in oğlu Muhammed de bu yıl vefat etmiştir. Aynı şekilde sahabilerden olan ve Muaviye döneminde deniz gazalarının komutanlığını yapan Cünade bin Ebi Ümeyye de bu yıl vefat etmiştir.

 

Saib bin Yezid de bu yıl vefat etmiştir. 86 yılında vefat ettiği de söylenmiştir. Saib Peygamber (S.A.V.) döneminde dünyaya gelmiştir.

 

Şüveyd bin Gafle de bu yıl vefat etmiştir.

 

Bu yıl içinde vefat edenlerden biri de Abdullah bin Ebi Evfa'dır. Sahabilerden Kufe'de en son vefat eden O'dur.

 

Cübeyr bin Nufeyr bin Malik el-Hadrami de bu yıl vefat etmiştir. Cübeyr Cahiliyye dönemine yetişmiş olmakla birlikte sahabiliği yoktur.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA

 

HİCRETİN SEKSEN BİRİNCİ YILI OLAYLARI (M. 700-701)