İBNÜ’L-ESİR

4. CİLT

HİCRİ 70. YIL       ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

CUFRA GÜNÜ

 

Bu yıl içerisinde Abdülmelik bin Mervan Mus'ab'ın üzerine gitmek amacıyla yola koyuldu. Halid bin Abdullah bin Halid bin Esid O'na şöyle "dedi:

 

"Beni Basra'ya yollar ve peşimden de az sayıda atlı gönderirsen orayı senin namına ele geçireceğimi ümit ederim." Bunun üzerine Abdülmelik O'nu oraya gönderdi. Halid yakınlarıyla birlikte gizlice Basra'ya girdi ve Amr bin Esma'nın yanında misafir oldu. O'nun Ali bin Esma' el-Bahili yanında misafir olduğu da söylenmiştir. Amr, İbn Ma'mer'in güvenlik kuvvetleri başında bulunan Mus'ab'ın Basra'da kendisinin yerine vekil bırakmış olduğu Abbad bin Husayn'a haber gönderdi, İbn Esma', Abbad bin Husayn'ın kendisine bey'at edeceğini ümit ederek O'na şöyle dedi: "Ben Halid'i himayeme almış bulunuyorum. Bunu bana yardımcı olman amacıyla bilmeni arzu ettim." Abbad atından inerken İbn Esma'nın elçisi gelip O'na bunları söyleyince Abbad şu cevabı verdi: "Git O'na de ki, Allah'a yemin ederim, ben sana süvarilerimle birlikte gelmedikçe atımın yelesini bırakmam." Bunun üzerine İbn Esma' Halid'e şöyle dedi: "Abbad şu anda yanımıza gelecektir. Ben O'na karşı seni koruyamam, o bakımdan sen Malik bin Misma'nın himayesine girmeğe bak."

 

Halid ayaklarını atının üzengilerinden çıkartmış olarak Malik'in yanına varıncaya kadar koşa koşa gitti ve: "Beni himayene al." dedi, O da aldı. Bekr bin Vail ile Ezdlilere haber gönderince ilk gelen sancak Yeşkuroğulları'nın sancağı oldu. Bu sırada Abbad da atlılarıyla gelmişti. Karşılıklı olarak birbirlerinin önünde durdular, fakat aralarında her hangi bir çarpışma olmadı.

 

Ertesi gün olunca Nafi' bin Haris'İn bulunduğu Cufra'ya gittiler. Halid ile birlikte Temim'den bir takım kişiler vardı ki Sa'sa'a bin Muaviye, Abdülaziz bin Bişr, Murre bin Mihkan ve başkaları bunlar arasında idi. Halid'in bütün arkadaşları Cufra'ya müntesip iken, İbn Ma'mer'in arkadaşları ise Zübeyri idiler. Ubeydullah bin Ebi Bekre, Humran bin Eban ve Muğire bin Mühelleb, Halid'in arkadaşları arasında idi. Zübeyrilerden ise Kays bin Heysem es-Sülemİ vardı.

 

Mus'ab, Zahr bin Kays el-Cu'fi'yi bin kişi ile birlikte İbn Ma'mer'e yardımcı kuvvet olarak gönderirken Abdülmelik de Ubeydullah bin Ziyad bin Zabyan'ı Halid'e yardımcı kuvvet olarak göndermişti. Ubeydullah Basra'ya kendisini durumdan haberdar edecek kimseler gönderdi. Haberci geri dönüp herkesin darmadağın olduğunu bildirince Ubeydullah AbdÜımelik'in üzerine gitti. İki taraf yirmi dört gün süreyle çarpıştılar. Malik bin Misma'ın gözü isabet aldı. Malik savaştan usanınca iki taraf arasında elçiler gidip gelmeğe başladı. Sonunda Halid'in Basra'dan çıkması şartıyla barış yapıldı ve Malik O'nu Basra'dan dışarıya çıkardı.

 

Daha sonra Malik Se'c'e gitti. O sırada da Abdülmelik Dimaşk'a dönmüş bulunuyordu. Mus'ab'ın bütÜn çabası Basra'yı elde tutmaktı. Orada Halid'e yetişmeyi de ümit etmiş, ancak vardığında Basra'dan çıkmış olduğunu görmüştü. Mus'ab bu bakımdan İbn Ma'mer'e kızdı, Halid'in taraftarlarını yanına çağırıp onlara hakaretler ve küfürler yağdırdı. Ubeydullah bin Ebi Bekre'ye şöyle dedi: "Ey adi herifin oğlu! Zaten sen bir dişi köpeğin evladısın. Köpekler onun yanına gidip gelmiş; sonunda kırmızı, sarı, siyah, kendisine benzeyen türlü çeşitli köpekler doğurmuştur. Senin baban bir köleydi. Taif Kalesi'nden inip Resulullah (S.A.V.)'ın yanına geldi. Daha sonra da Ebu Süfyan'ın annenizle zina ettiğini iddia ettiniz. Allah'a yemin ederim, kalacak olursam sizleri kendi neseplerinize ilhak edeceğim." Daha sonra Humran'ı çağırtıp O'na da şunları söyledi: "Zaten sen annesi Yahudi olan birisin. Sen İran asıllı bir Irak kafirisin. Aynu't-Temr'den esir alındın." Hakem bin Münzir bin Carud, Zehranlı Abdullah bin Fedale, Ali bin Esma', Abdülaziz bin Bişr ve başkalarına da bunun gibi azarlayıcı, ağır sözler söyledi ve her birisine yüzer kamçı vurdurdu: saçlarını, sakallarını tıraş ettirdi, evlerini yıktırdı, üç gün süreyle sahrada güneşin altında tuttu. Onları hanımlarını boşamağa zorladı. Hepsinin çocuklarını askeri bölükler arasından topladı, onları Basra'nın her tarafında dolaştırdı, hür kadınları nikahlamayacaklarına dair yemin verdirdi.

 

Malik bin Misma'nın evini yıktırıp orada ne varsa aldı. Bu aldıkları arasında bir de cariye vardı ve bu cariyeden Amr bin Mus'ab adında bir de çocuğu oldu.

 

Mus'ab Basra'da ikamet ettikten sonra Küfe'ye gitti ve orada Abdülmelik bin Mervan ile savaşıp ayrılıncaya kadar kaldı.

 

Bu yıl içerisinde Ömer bin Hattab'ın oğlu olan Asım vefat etti. Asım, Ömer bin Abdülaziz'in anne tarafından dedesi olup Peygamber (S.A.V.)'in vefatından iki yıl önce dünyaya gelmişti.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA

 

UMEYR BİN HUBAB BİN CA'DE ES-SÜLEMİ'NİN ÖLDÜRÜLMESİ