İBNÜ’L-ESİR |
4. CİLT |
ÖLDÜRÜLEN
EMEVİLER
Südeyf
Seffah'ın huzuruna girdi, yanında Süleyman bin Hışam bin Abdülmelik vardı.
Seffah O'na iyi davrandı ve Südeyf şu şiiri okudu:
‘‘Gördüğün
adamlara aldanma, çünkü kaburgaların altında deprenen bir hastalık vardır.
Kılıcı
koy, kırbacı kaldır ki, hiç bir Emevi kalmasın.’‘
Süleyman
bunu duyunca: "Beni öldürdün ey ihtiyar!" dedi. Seffah içeri girdi,
Süleyman'ı yakalatıp öldürttü.
Haşimoğulları'nın
azatlısı Şibl bin Abdullah, Abdullah bin Ali'nin yanına girdi. Abdullah
Ümeyyeoğulları'ndan doksan kişiyle yemek yiyordu. Şibl yanına geldi ve şöyle
dedi:
‘‘Devlet
Abbasoğulları 'nın üstün nitelikli kişileri sayesinde sağlam temellere oturdu.
Haşimoğulları
'nın intikamını almak istediler de bir zaman geçtikten ve ümitsizlikten sonra
onların derdine çare oldular.
Abdişems'in
hatalarını elbette affetme, onların bitkilerini ve boylu hurmalarını kes.
Onların döşeklerde ve yastıklarda size bu yakınlıkları and olsun ki, hem beni,
hem de başkasını hiddetlendiriyor.
Onları
Allah'ın indirdiği yere, horluk ve helak yurduna indirin.
Hüseyin
ve Zeyd'in iri develerin etrafinda öldürülmüş olarak dÜştükleri yeri hatırlayın,
Harran 'da öldürülmüş olanı da ... Ki bu gurbetle ünsiyet arasında
durmaktadır.’‘
Şiir
biter bitmez Abdullah emretti, yemekte bulunanların hepsine öldürülünceye kadar
kazıklarla vurdular. Üzerlerine meşin döşemeler serildi ve bir kısmının iniltisini
işiterek üstlerinde yemek yedi. Nihayet hepsi bu şekilde öldüler.
Abdullah
bin Ali Şam'daki Ümeyyeoğulları'nın kabirlerinin kazılıp açılmasını emretti.
Muaviye bin Ebu Süfyan'ın kabri açıldı, burada toz gibi dağılan iplikler
buldular. Yezid bin Muaviye bin Ebu Süfyan'ın kabri kazıldı, burada da kül gibi
savrulan kırıntılar buldular. Abdülmelik bin Mervan'ın kabri açıldığında
yalnızca kafa tası bulundu. Açılan kabirlerde ancak parça parça uzuvlar
buluyorlardı. Yalnız Hişam bin Abdülmelik'in cesedini, burnunun ucu hariç,
çürümemiş ve sağlam buldular. O'nun cesedine kamçılarla vurdurdu ve astırdı,
sonra da yaktırıp külünü rüzgarda savurdu.
Halife
evlatlarından ve başkalarından Ümeyyeoğulları'nı arattırdı. Abbasilerin
ellerinden süt çocuğundan veya Endülüs'e kaçanlardan başkası kurtulamadı.
Onları da Benhür Ebu Kutrus öldürdü. Öldürülenler arasında Muhammed bin
Abdülmelik bin Mervan, Gamr bin Yezid bin Abdülmelik, Abdülvahid bin Süleyman
bin Abdülmelik, Said bin Abdülmelik de vardı. Bir rivayete göre, Said bin
Abdülmelik daha önce öldü. Ebu Ubeyde bin Velid bin Abdülmelik de öldürülenler
arasındaydı. Yine denildiğine göre, azledilmiş halife İbrahim bin Yezid de bu
öldürülenlerden birisiydi. Abdullah bin Ali Ümeyyeoğulları'na ait ne varsa
hepsini aldı. Bu işlerini bitirince şöyle bir şiir söyledi:
‘‘Ey
Ümeyyeoğulları! Topunuzu mahvettim; Önce geçmiş olnUlkla, benim için
neflsleriniz nasıl temiz olur?
Ateş
hepinizi toplayacak; şerrinizin karşılığını ateşin aleviyle gördÜnüz. Allah
sizin suçlarınızı affetmesin; düşmanlanna karşı şiddetle hücum eden ormanların
aslanlarına çattınız.
Eğer
kızgınlığım sizden bir şeyin kaybolup gitmesi içinse,
muhakkak
ben de sizden Rabb 'imin razı olacağı şeylerle musibete uğramıştım.’‘
Denildiğine
göre, bu şiiri Südeyf Seffah için söylemiştir ve bu hadisede Seffah'ın yanında
bulunuyordu. Ümeyyeoğulları'nı öldüren de Seffah'tır.
....
Süleyman
bin Ali bin Abdullah bin Abbas da Basra'da Umeyyeoğulları'ndan üzerlerinde
yaldızlı, süslü ve kıymetli elbiseler bulunan kimseleri öldürdü ve emretti,
bunların cesetleri ayaklarından sürüklendi, yollara atıldı ve bunları köpekler
yedi.
Ümeyyeoğuları
bu durumu görünce iyice korkuya kapıldılar; toplulukları dağıldı, gizlenmeğe
gücü yetenler saklandı.
Arar
bin Muaviye bin Amr bin Süfyan bin Utbe bin Ebu Süfyan da gizlenenlerden
biriydi. Şöyle anlatır: "Ben nereye gitsem tammyordum. Yeryüzü artık bana
dar geliyordu.
Süleyman
bin Ali'ye geldim; beni tammıyordu, şöyle dedim: ‘‘Sığınacak bir yer bulamadım,
faziletin beni sana getirdi. Eğer beni öldürürsen rahata kavuşurum, sağ
bırakırsan emin olurum.’‘ Bana: ‘‘Sen kimsin?’‘ diye sordu. Kendimi tanıttım,
bunun üzerine: ‘‘İhtiyacın nedir?’‘ dedi. ‘‘Kadınlarımız -ki insanlar içinde
onlara iyilik yapmağa en layık olanı ve kendilerine en yakın bulunanı sensin-
akıbetimizden korktukları için saklandılar. Kim korkarsa ondan endişe
duyulur.’‘ diye karşılık verdim. Süleyman bin Ali çok ağladı, sonra şöyle dedi.
‘‘Allah seni öldürülmekten kurtarsın, malını çoğaltsın ve kadınlarını
korusun.’‘ Sonra Seffah'a şöyle yazdı: ‘‘Ey Emirü'l-Müminin!
Ümeyyeoğulları'ndan bize eman dileyen bir elçi geldi. Biz onları akraba
oldukları için değil de, isyan ettikleri için öldürdük. Abdimenaf bizi ve
onları birleştiriyor. Akrabalık iyilik görür, öldürülmez; kaldırılır,
düşürülmez. Eğer Emirü'l-Müminin onları bana bağışlamayı münasip görürse bunu
yapsın, eğer yaparsa beldelere dağıtılacak bir mektup yazsın. Bize vermiş
olduğu nimetler, iyilik ve yardımlarından ötürü Allah'a şükrederiz.’‘"
Emirü'l-Müminin O'nun istediğini kabul etti. İşte bu Ümeyyeoğulları'na verilen
ilk emandır.
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA
HABİB BİN MÜRRE
EL-MERRİ'NİN BAŞKALDIRMASI
BU YILIN OLAYLARI