İBNÜ’L-ESİR

2. CİLT

HİCRİ 2. YIL       ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

BEN-İ KAYNUKA GAZVESİ

 

Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Bedir'den geri dönünce Yahudiler açık açık O'nu kıskandıklarını ve çekemediklerini ortaya koydular. O'na karşı serkeşlik etmeye başladılar ve antlaşmayı bozdular. Medine'ye hicret edip geldiği sırada onlarla antlaşma yapmıştı. Nebi, kıskanç-lıklarını haber alınca onları Benü Kaynuka çarşısı'nda toplayarak, şöyle dedi: "Kureyş'in başına gelenden korkunuz, Müslüman olunuz, biliyorsunuz ki ben Allah tarafından elçiyim, peygamberim" Kaynukalılar da şöyle dediler: "Ya Muhammed, savaşı bilmeyen bir kavimle karşılaştın ve onların aleyhine eline bir fırsat geçti diye aldanma. "

 

Böylece Benü Kaynukalılar Peygamber ile aralarındaki antlaşmayı bozan ilk Yahudiler oldu. Onlar, bu şekilde açıkça her şeylerini ortaya koyup küfürlerini ilan etmişken Müslüman bir kadın Benü Kaynuka'lıların çarşısına uğradı ve bir ziynet eşyası almak için bir kuyumcunun dükkanında oturmuştu. Onlardan bir tanesi gelip, onun elbisesini sırtına iliştirdi. Kadının da bundan haberi olmamıştı. Ayağa kalktığında avret yerleri görüldü, Yahudiler de gülmeye başladı. Bunu gören bir Müslüman gidip bu Yahudiyi öldürdü. Anlaşmayı bozduklarını Resulullah' a bildirip kalelerine sığındılar. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onların üzerine yürüyerek on beş gün onları muhasara altında tuttu. Sonunda Resulullah'ın vereceği hükmü kabul ederek kalelerinden indiler. Kalelerinden elleri arkalarına bağlı olarak indirildiler. Resulullah onları öldürmek istiyordu. Benü Kaynukalılarla Hazrecliler antlaşmalı olduklarından, Abdullah bin Übeyy bin Selul, onlar hakkında Resulullah'la konuştu. Fakat Nebi O'nun söylediklerini kabul etmedi. Bu sefer Abdullah elini Nebi'in koynuna soktu. ResUlullah oldukça kızdı ve O'na: "Beni bırak," dedi. Abdullah: "Hayır, benim antlaşmalılarıma iyilik yapmadıkça bırakmam. Dört yüz zırhsız ve üç yüz de zırhlı beni, kırmızıya ve siyaha karşı korudular. Sen onları bir sabah içerisinde biçecek misin? Allah'a yemin ederim ki, ben musibetin büyümesinden korkarım." dedi. Bunun üzerine Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Peki, onlar senin olsun" diyerek ashabına dönüp şunları söyledi: "Onları bırakın, Allah onlara da, onlarla birlikte olana da lanet etsin." dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ve Müslümanlar onlara ait olan bütün malları ganimet olarak aldı. Onların arazileri yoktu. Çünkü hepsi kuyumcu idiler. Onları kalelerinden çıkartan Ensar'dan Ubade bin es-Samit idi. Onları Zibab denilen yere kadar götürdü, sonra geri döndü. Onlar da Şam arazisinden Ezriat diye bilinen yere kadar vardılar. Fazla geçmeden hepsi ölüp gittiler.

 

Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yerine Ebu Lübabe'yi vekil olarak Medine'de bırakmıştı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in sancağı Hamza ile beraber idi. Ganimetleri ashabı arasında paylaştırdı ve beşte birini aldı. Bir görüşe göre, ResUlullah'ın aldığı ilk beşte bir (hums) budur. Ondan sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) oradan ayrıldı ve Kurban Bayramı geldi. ResUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashap ile birlikte namaz için namazgaha çıktılar ve onlara bayram namazını kıldırdı. Onun ilk kıldırdığı bayram namazı budur. Bu bayramda Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), iki koyun kurban etti. Bir koyun kurban kesti, diyenler de vardır. Müslümanların ilk kurban bayramı budur, onunla birlikte kurban kesebilecek durumda olanlar da kurban kestiler. Gazve, Bedir'den sonra Şevval (624 Mart) ayında olmuştu. Hicretin üçüncü yılında Safer (625 Temmuz) ayında olduğu da söylenmiştir. Bazıları ise el-Küdr Gazvesi'nden sonra söz konusu etmişlerdir.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA

 

el-KUDR GAZVESİ