İBNÜ’L-ESİR |
2. CİLT İSLAM ÖNCESİ MEKKE... ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi |
NEBİ
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'İN HAYAT HİKAYESİNİN DEVAMI
Abdülmuttalib,
Fil Olayı'ndan sekiz yıl sonra vefat etti ve Ebu Talib'e Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) hakkında tavsiyede bulundu. Böylelikle Ebu Talib, Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bakımını dedesinden sonra üstlenmiş oldu. Daha
sonra Ebu Talib, Şam'a gitti. Yola çıkmak istediğinde, Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem), O'ndan ayrılmak istememiş, O da kıramayarak beraberinde
götürmüştü. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), o sırada dokuz yaşında
bulunuyordu. Kafile, Şam yakınlarında Busra diye bilinen bir yerde konakladı.
Orada Bahira diye bilinen bir rahip vardı ve manastırında kalıyordu.
Hıristiyanlığı iyi biliyordu. Bu manastırda, sürekli olarak Hıristiyanlık
bilgisine sahip bir rahip bulunagelmiş ve o manastırda birbirlerinden miras
aldıkları bir kitapları olmuştu. Bahira, onları görünce, davet edip bol yemek
ikram etti. Çünkü ResUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in içinde bulunduğu
topluluğu bir bulutun gölgelendirmekte olduğunu görmüştü. Kafile, onun
bulunduğu manastıra yakın bir yerde bulunan bir ağacın gölgesinde konakladı.
Bahira, ağaca baktı. Ağacın dallarının Peygamberi gölgeleyecek şekilde eğilip
yayılmış olduklarını gördü. Bahira, Nebi'e çok dikkatli bir şekilde bakmaya,
O'nun nitelikleri olarak bildiği şeyleri vücudunda aramaya başladı.
Kafile
halkı yemeklerini bitirip dağılınca (Bahira) Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e, uyurken ve uyanıkken bazı durumlarından sordu. Bunların, kendisinin
de bildiği sıfatlarına uygun düştüklerini gördü. Daha sonra, iki omuzu
arasındaki peygamberlik mührüne baktı. Arkasından Bahira, amcası Ebu Talib'e:
"Bu çocuk senin neyin oluyor?" diye sordu. Ebu Talib:
"Oğlumdur." dedi. Bahira: "Hayır, bunun babasının hayatta
olmaması gerekir." deyince, Ebu Talib: "O benim kardeşimin oğludur.
Babası, annesi kendisine henüz hamile iken vefat etmişti." Bunun üzerine
Bahira, O'na şöyle dedi: "Evet, doğru söyledin. Sen bunu alıp kendi ülkene
dön ve Yahudilerden koru. Allah'a yemin ederim, eğer onlar da benim O'nun
hakkında bilip gördüklerimi bilecek olurlarsa, kesinlikle bir kötülük yapmak
isteyeceklerdir. O'nun çok büyük bir şanı olacaktır. "
Bunun
üzerine amcası, Nebi' i alıp Mekke'ye getirdi. Denildiğine göre, Bahira,
Peygamber'in amcasına Mekke'ye geri dönmesini söyleyip onları Bizanslılardan
korkutmakta iken, oraya yedi Bizanslı kişi yaklaşır. Bahira onlara sorar:
"Siz ne diye geldiniz?" Onlar: "Bu son Peygamber'in bu sıralarda
çıkması gerekir. Bir takım kimselerin gönderilmediği tek bir yol bile kalmadı.
Biz de senin bulunduğun bu yola gönderildik." derler. Bunun üzerine Bahira
onlara şöyle dedi: "Ne dersiniz, Allah bir şeyi yapmak isteyecek olursa,
insanlardan herhangi bir kimse onu önleyebilir mi?" Onlar:
"Hayır" dediler ve Bahira'nın yoluna uyup yanında ikamet etmeye
başladılar.
Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Cahiliye dönemi insanlarının
yaptıklarım yapmak içimden yalnız iki defa geçti. Bunların her ikisinde de
Allah, benimle bu yapmak istediğim işin arasına giriyordu. Ondan sonra da
Allah, beni risaletiyle şereflendirinceye kadar, bir daha böyle bir şey yapmak
içimden geçmedi. Mekke tepeliklerinde benimle birlikte koyun otlatan bir gence,
gecenin birinde dedim ki: ''Benim koyunlarıma göz kulak olsan da, Mekke'ye
girip gençlerin oyalandıkları gibi ben de oyalansam?'' O da bana: ''Olur,
yaparım'' dedi. Ben de çıktım ve Mekke'nin (girişindeki) ilk eve geldiğimde,
bir çalgı sesi duydum. ''Bu nedir?'' diye sordum. ''Filan erkek, filan kız ile
evleniyor'' dediler. Çalgıları dinlemek üzere durdum. Yüce Allah kulaklarıma
bir ağırlık verdi ve uyuyakaldım. Ancak güneşin sıcağıyla uyandım. Sonra da
arkadaşımın yanına vardım: Bana (ne yaptığımı) sordu. Ben de ona anlattım. Daha
sonraları ona başka bir gece yine benzeri birşey söyledim ve Mekke'ye gittim.
Birinci gece başıma gelen durumun benzerini yine yaşadım. Ondan sonra da hiçbir
zaman bir kötülük yapmak içimden geçmedi. "
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA
NEBİ (SALLALLAHU
ALEYHİ VE SELLEM)'İN HADİCE İLE NİKAHLANMASI