12 - باب
النَّهْىِ
عَنِ
الْبُكَاءِ
عَلَى الْمَيِّتِ.
12. ÖLÜ ARDINDAN AĞLAMAK
حَدَّثَنِي
يَحْيَى،
عَنْ
مَالِكٍ،
عَنْ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
جَابِرِ بْنِ
عَتِيكٍ،
عَنْ عَتِيكِ
بْنِ الْحَارِثِ
- وَهُوَ
جَدُّ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
جَابِرٍ أَبُو
أُمِّهِ -
أَنَّهُ
أَخْبَرَهُ،
أَنَّ جَابِرَ
بْنَ عَتِيكٍ
أَخْبَرَهُ :
أَنَّ رَسُولَ
اللَّهِ r جَاءَ
يَعُودُ
عَبْدَ
اللَّهِ بْنَ
ثَابِتٍ،
فَوَجَدَهُ
قَدْ غُلِبَ
عَلَيْهِ،
فَصَاحَ بِهِ
فَلَمْ
يُجِبْهُ،
فَاسْتَرْجَعَ
رَسُولُ
اللَّهِ r وَقَالَ :
« غُلِبْنَا عَلَيْكَ
يَا أَبَا
الرَّبِيعِ ».
فَصَاحَ النِّسْوَةُ
وَبَكَيْنَ،
فَجَعَلَ
جَابِرٌ يُسَكِّتُهُنَّ،
فَقَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ r : «
دَعْهُنَّ،
فَإِذَا
وَجَبَ فَلاَ
تَبْكِيَنَّ
بَاكِيَةٌ ».
قَالُوا : يَا
رَسُولَ اللَّهِ
وَمَا
الْوُجُوبُ ؟
قَالَ : « إِذَا
مَاتَ ».
فَقَالَتِ
ابْنَتُهُ :
وَاللَّهِ
إِنْ كُنْتُ
لأَرْجُو
أَنْ تَكُونَ
شَهِيداً,
فَإِنَّكَ
كُنْتَ قَدْ
قَضَيْتَ
جِهَازَكَ،
فَقَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ r : « إِنَّ
اللَّهَ قَدْ
أَوْقَعَ
أَجْرَهُ عَلَى
قَدْرِ
نِيَّتِهِ،
وَمَا
تَعُدُّونَ الشَّهَادَةَ
؟ » قَالُوا : الْقَتْلُ
فِي سَبِيلِ
اللَّهِ،
فَقَالَ رَسُولُ
اللَّهِ r : «
الشُّهَدَاءُ
سَبْعَةٌ
سِوَى
الْقَتْلِ فِي
سَبِيلِ
اللَّهِ :
الْمَطْعُونُ
شَهِيدٌ،
وَالْغَرِقُ
شَهِيدٌ،
وَصَاحِبُ
ذَاتِ الْجَنْبِ
شَهِيدٌ،
وَالْمَبْطُونُ
شَهِيدٌ،
وَالْحَرِقُ
شَهِيدٌ،
وَالَّذِي يَمُوتُ
تَحْتَ
الْهَدْمِ
شَهِيدٌ،
وَالْمَرْأَةُ
تَمُوتُ
بِجُمْعٍ
شَهِيدٌ »(
Cabir b. Atîk
anlatıyor: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Abdullah b. Sabiti ziyarete gelmişti,
onu baygın bir vaziyette buldu. Seslendi, fakat cevap alamadı. Bunun üzerine:
«İnna lillahi ve
inna ileyhi raciun.» buyurdu ve: «Ebu Rebî* sana yetişemedik!» diye ilave etti.
Durumu gören kadınlar, derhal bağırıp ağlaşmaya başladılar. Cabir de onları
susturmaya çalışıyordu. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
«Dokunma onlara!
Yalnız rahatlayınca ağlamasınlar» buyurdu. Orada bulunanlar;
«— Rahatlamak ne
demektir, ya Resulallah?» diye sorunca Nebi s.a.v.:
«— Ruhunu teslim
ettiği zaman!» diye cevap verdi. Abdullah b. Sabit'in kızı:
«— Mutlaka şehit
olmanı isterdim, çünkü sefer hazırlıklarını tamamlamıştın.» deyince Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
«— Allah herkese
niyetine göre verir, Siz kimleri şehit kabul ediyorsunuz?» buyurdu. Oradakiler:
«— Allah yolunda
ölenler!» diye cevap verdiler. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem onlara
şöyle mukabelede bulundu:
«Allah yolunda
ölenlerin dışında yedi türlü şehit vardır: Taun hastalığından ölen şehittir,
suda boğulan şehittir, zatu'l-cenb hastalığından ölen şehittir. Karın
ağrısından ölen şehittir, yangında ölen şehittir, yıkık altında ölen şehittir,
doğumda ölen kadın şehittir.»
Diğer tahric:
Ebu Davud, Cenaiz, Nesaî, Cenaiz