SAHİH-İ MÜSLİM

TEFSİR

 

8- YÜCE ALLAH'IN: "BUNLAR RABLERİ HAKKINDA DAVALAŞAN İKİ HASIMDIRLAR''(HACC, 19) BUYRUĞU HAKKINDA

 

7478-34/1- Bize Amr b. Zürare tahdis etti, bize Huşeym Ebu Haşim'den tahdis etti, o Ebu Miclez'den, o Kays b. Abbad’DAN şöyle dediğini rivayet etti: Ben, Ebu Zerr (radıyallahu anh)'ı yemin ederek şu: "Bunlar Rableri hakkında davalaşan iki hasımdırIar" (Hacc, 19) ayetinin Bedir günü teke tek çarpışan kimseler olan (bir tarafta) Hamza, Ali ve Ubeyde b. el-Haris ile (diğer tarafta) Rabia'nın oğulları Utbe, Şeybe ve el-Velid b. Utbe hakkında nazil olduğunu söylediğini işittim.

 

Diğer tahric: Buhari, 3966, 4968, 4969, 4743; İbn Mace, 2835

 

 

 

7479- .. ./2- Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe tahdis etti, bize Veki' tahdis etti. (H.) Bana Muhammed b. el-Müsenna da tahdis etti, bize Abdurrahman tahdis etti, hepsi Süfyan'dan o Ebu Haşim'den, o Ebu Miclez'den o Kays b. Ubad'dan şöyle dediğini rivayet etti: Ebu Zerr'i (radıyallahu anh) yemin ederek "bunlar ... iki hasımdırIar" (Hacc, 19) ayetinin nazil olduğunu söylerken dinledim deyip Huşeym'in hadisini aynı şekilde rivayet etti.

 


AÇIKLAMA:          "Ebu Miclez, Kays b. Ubad'dan şöyle dediğini rivayet etti... Bedir gününde tek tek çarpışanlar hakkında nazil oldu." Midez isminde mim harfi meşhur olana göre kesrelidir, fethalı söyleyiş de nakledilmiştir (medez diye). (Her ikisinde de) cim sakin lam fethalıdır. Adı ise daha önce açıklaması defalarca geçtiği gibi Laki b. Humeyd'dir.

 

Kays b. Ubad da babasının ismi olan Ubad ayn harfi ötreli ve be harfi şeddelidir.

Bu hadis, Darakutni'nin istidrakte bulunduğu hadislerden biri olup şöyle demiştir: Bu hadisi Buhari Ebu Midez'den, o Kays'dan, o Ali (radıyallahu anh)’DAN ben: Davalaşmak için ilk diz çökecek kişiyim diye rivayet etmiştir.

 

Kays dedi ki: Ayet de onlar hakkında nazil olmuştur. Kays böyle. diyerek senedi Kays’DAN ileriye götürmemiştir. Sonra Buhari dedi ki: Osman Cerir'den, o Mansur'dan, o Ebu Haşim'den, o Ebu Miclez'den diye rivayet etmiştir.

 

Darakutni dedi ki: Böylelikle hadiste ızdırab hasıl olmuştur. Bütün bunlar onun söyledikleridir.

 

Derim ki: Bu ise hadisin zayıf ve ızdırablı olmasını gerektirmez .. Çünkü Kays bu hadisi Müslim'in burada rivayet ettiği gibi Ebu Zerr'den işitmiştir. Böylelikle ondan rivayet etmiştir. Bir kısmını da Ali (radıyallahu anh)'dan işitmiş ve böylece Kays Ebu Zerr’DEN işittiğini ona izafe etmiştir. Ebu Midez de bir seferinde buna göre fetva vermiş ve bunun kendi görüşü ve kendi sözü olduğunu söylememiştir. Ashab-ı kiram (radıyallahu anhum) ve onlardan sonra gelenler bunun gibi uygulamalar yapmıştır. Onlardan bir kimse fetva vermeye ihtiyaç duyduğu vakit hadisi rivayet etmeden ve onu ref (merfu olarak) etmeden hadisin manasına göre fetva verirdi. Bir başka zaman olup da rivayet maksadını güderse onu merfu olarak zikreder ve lafız ile söylerdi. Buna göre bunda bir ızdırab (muzdariblik) sözkonusu değildir.

Allah en iyi bilendir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

 

KİTAP SONU