SAHİH-İ MÜSLİM |
ZÜHD |
15- AŞIRIYA KAÇMASI VE
ÖVÜLEN KİŞİ ADINA BUNDAN DOLAYI FİTNEYE MARUZ KALMASINDAN KORKULMASI HALİNDE
ÖVMENİN NEHYEDİLDİĞİ BABI
Övmeye Dair Hadisler
Hakkında Müslim, bu babta, övmeyi
yasaklamaya dair varid olmuş hadisleri zikretmiş bulunmaktadır. Ama Buhari ve
Müslim'in sahihlerinde yüze karşı övmeyi ifade eden çok sayıda hadis gelmiştir.
İlim adamları der ki: Bu hadislerin cem edilme yolu şudur: Yasak övmekte
ileriye gitmek ve sahip olunan niteliklerden fazlasını zikretmek hakkında yahut
da övüldüğünü işitmesi halinde kendisini beğenmek ve buna benzer bir fitneye
kapılmasından korkulan kişi hakkında yorumlanır.
Takvasının kemali,
aklının sağlamlığı ve bilgisi dolayısı ile böyle bir tehlikenin korkulmadığı
kimseye gelince, eğer aşınya kaçılmıyorsa kişiyi yüzüne karşı methetmek
nehyedilmiş değildir. Aksine eğer bu yolla hayra teşvik etmek, hayrı daha çok
işlemek ya da onu sürdürmek ya da ona uymak gibi bir maslahat elde edilecekse o
taktirde övmek müstehap olur. Allah en iyi bilendir.
7426-65/1- Bize Yahya b.
Yahya tahdis etti, bize Yezid b. Züreyh, Halid el-Hazza’DAN tahdis etti, O
Abdurrahman b. Ebu Bekre'den, o babasından şöyle dediğini rivayet etti: Bir
adam, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanında bir başka adamı övdü. Bunun
üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yazık sana! Arkadaşının
boynunu kopardın, arkadaşının boynunu kopardın" diye defalarca buyurdu.
"Sizden bir kimse arkadaşınl mutlaka övecekse zannederim filan kişi
böyledir -ki onu en iyi hesaba çekecek olan Allah'tır- ve bununla birlikte ben
Allah'a karşı kimseyi temize çıkarmam -eğer ondaki o hali biliyorsa- onu şöyle
şöyle zaimediyorum desin. "
Diğer tahric: Buhari,
2662, 6061, 6162; Ebu Davud, 4805; İbn Mace, 3744
AÇIKLAMA: ''Allah'a
rağmen kimseyi temize çıkarmam. " Yani ben, kimsenin ne akı.. beti
hakkında ne de kalbinde sakladıklan hakkında kesin bir şey söyleyebilirim.
Çünkü böyle bir durum bizim için gaybdir. Ama ben zahiren böyle bir şeyi
gerektirdiği için bunun var olduğunu sanıyorum, zannediyorum desin.
"Kardeşinin boynunu
kopardın." Bir diğer rivayette (7429) 'Yıdamın sırtını kopardınız"
denilmektedir. Yani onu helak ettiniz. Bu ise öldürmek demek olan boynun
koparılmasına dair bir istiaredir. Çünkü her ikisinin de ortak yanı ölümdür.
Ama bu övülen kişinin helaki ise dini bakımındandır. Bazen durumunu beğenmek
gibi bir hale düşeceği için dünya bakımından da helak sözkonusu olabilir.
7427-66/2- Bana Muhammed
b. Abd b. Abbad b. Cebele b. Ebu Revvad da tahdis etti, bize Muhammed b. Cafer
tahdis etti. (H.) Bana Ebu Bekir b. Nafi de tahdis etti, bize Gunder haber
verip dedi ki: Bize Şu' be, Halid el-Hazza’DAN tahdis etti, o Abdurrahman b.
Ebu Bekre'den, o babasından, o Nebi {Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den rivayet
ettiğine göre onun yanında bir adam sözkonusu edildi. Bir diğer adam: Ey
Allah'ın Resulü! Resulullah {Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den sonra şu ve şu
hususlarda ondan daha faziletli hiçbir adam yoktur dedi. Bunun üzerine Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ne oluyor sana? Arkadaşının boynunu
kopardın" diye defalarca söyledi. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Sizden bir kimse kaçınılmaz olarak kardeşini övecek ise eğer o
halde olduğunu görüyorsa filanın şöyle olduğunu sanıyorum bununla birlikte
Allah'a rağmen kimseyi temize çıkaramam desin" buyurdu.
7428- .. ./3- Bunu bana
Amr en-Nakid de tahdis etti, bize Haşim b. el-Kasım tahdis etti. (H.) Bunu bize
Ebu Bekr b. Ebu Şeybe de tahdis etti, bize Şebabe b. Sevvan tahdis etti, (Haşim
ile) ikisi Şu'be'den bu isnad ile Yezid b. Zurey"in hadisine yakın olarak
rivayet etti. Ama her ikisinin hadisinde: Bir adam, Rasınullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'den sonra ondan daha faziletli bir adam yoktur dedi ibaresi
bulunmamaktadır.
7429-67/4- Bana Ebu
Cafer Muhammed b. es-Sabbah tahdis etti, bize İsmail b. Zekeriyya, Bureyd b.
Abdullah b. Ebu Burde'den tahdis etti, o Ebu Musa’DAN şöyle dediğini rivayet
etti: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir adamın bir diğer adamı övdüğünü ve
onu övmekte aşırıya gittiğini işitince: "Gerçekten adamı helak ettiniz
-yahut sırtını kopardınız-" buyurdu.
Diğer tahric: Buhari,
2663, 6060
AÇIKLAMA: "Onu
övmekte aşırıya giden" buradaki "midha: övmek" mim harfi
kesrelidir. İtra ise övmekte haddi aşmak demektir.
7430-68/5- Bize Ebu Bekr
b. Ebu Şeybe ve Muhammed b. el-Müsenna birlikte -lafız İbnu'l Müsenna'ya ait
olmak üzere- İbn Mehdi’DEN tahdis edip dediler ki: Bize Abdurrahman, Süfyan’DAN
tahdis etti, o Habib'den, o Mücahid'den, o Ebu Ma'mer'den şöyle dediğini
rivayet etti: Bir adam kalktı, emirlerden bir emiri övmeye başladı. Mikdad da
onun üzerine toprak saçmaya koyuldu ve: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) bizlere övgü yağdıranların yüzlerine toprak saçmamızı emir buyurdu
dedi.
Diğer tahric: Tirmizi,
2393; İbn Mace, 3742
AÇIKLAMA: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) "u. emir buyurdu." Bu hadisi rivayet
eden Mikdad (radıyallahu anh), zahiri üzere yorumlayıp anlamış ve bir kesim de
ona muvafakat ederek gerçek manada öven kişinin yüzüne toprak saçarlardı. Başkaları
da şöyle demektedir: Hadisin anlamı siz onları hüsrana uğratınız. Övdükleri
için onlara bir şey vermeyiniz demektir. Bir diğer açıklamaya göre:
Sizi övenler olursa
topraktan yaratılmış olduğunuzu hatırlayın ve mütevazi olun, kendinizi
beğenmeyin. Bu açıklama ise zayıf bir açıklamadır.
7431-69/6- Bize Muhammed
b. el-Müsenna ve Muhammed b. Beşşar da -lafız İbnu'l Müsenna'ya ait olmak
üzere- tahdis edip dediler ki: Bize Muhammed b. Cafer tahdis etti, bize Şu'be,
Mansur'dan tahdis etti, o İbrahim'den, o Hemmam b. el-Haris'den rivayet
ettiğine göre bir adam Osman'ı övmeye koyuldu. Mikdad da kalkip dizleri üzerine
çöktü. İri yarı bir adam idi. Adamın yüzüne küçük çakıl taşları atmaya başladı.
Bunun üzerine Osman ona: Bu halin ne deyince Mikdad: Şüphesiz RasUlullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Övgü yağdıranları gördüğünüz taktirde
yüzlerine toprak saçınız" buyurdu dedi.
Diğer tahric: Ebu
Davud, 4804;
7432- .. ./7- Bunu bize
Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşarda tahdis edip dedi ki: Bize Abdurrahman,
Süfyan’DAN tahdis etti, o Mansur’dan rivayet etti. (H.) Bize Osman b. Ebu Şeybe
de tahdis etti, bize el-Eşcai Ubeydullah b. Abdurrahman, Süfyan es-Sevri’den
tahdis etti, o A'meş ve Mansur’dan ikisi İbrahim'den, o Hemmam'dan, o
Mikdad'dan, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den aynısını rivayet etti.
AÇIKLAMA: "Bize
el-Eşcai Ubeydullah b. Abdurrahman, Süfyan es-Sevri'den tahdis etti"
isimleri diyarımızdaki nüshalarda bu şekilde "Ubeydurrahman" diye ayn
harfi ötreli küçültme ismi olarak kaydedilmiştir. Kadı Iyaz dedi ki:
Üstadlarımızın bir çoğu ise bunu büyültme ismi olarak Abdurrahman diye
kaydetmişlerdir ama sahih olan birincisidir. Buhari'nin ve başkalarının
zikrettiği isim de odur.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: