SAHİH-İ MÜSLİM

FİTNELER – KIYAMET ALAMETLERİ

 

8- FIRAT, ALTINDAN BİR DAĞ ÜZERİNDEN ÇEKİLMEDİKÇE KIYAMET KOPMAYACAKTIR BABI

 

7201-29/1- Bize Kuteybe b. Said tahdis etti, bize Yakub -yani b. Abdurrahman el-Kari- Suheyl’DEN tahdis etti, o babasından, o Ebu Hureyre’DEN rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Fırat, altından bir dağın üzerinden çekilmedikçe kıyamet kopmayacaktır. İnsanlar onun üzerinde savaşacaklar. Her yüz kişiden doksan dokuz kişi öldürülecek ve onlardan her bir kişi de: Belki de kurtulacak olan kişi ben olurum diyecektir. "

 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

AÇIKLAMA:          "Fırat, altından bir dağın üzerinden çekilmedikçe kıyamet kapmayacaktır. " Buradaki "yehsira: çekilmedikçe" fiili ye harfi fethalı, sin harfi kesrelidir. Suyu gideceği için çekilip açılması anlamındadır.

 

 

 

 

7202- .. ./2- Bana Umeyye b. Bistam da tahdis etti, bize Yezid b. Zurey' tahdis etti, bize Ravh, Suheyl’DEN bu isnad ile buna yakın olarak rivayet etti ve: Babam dedi ki: Eğer onu görürsen sakın ona yaklaşma dedi ibaresini ekledi.

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

7203-30/3- Bize Ebu Mesud Sehl b. Osman tahdis etti, bize Ukbe b. Halid es-Seklini, Ubeydullah'dan tahdis etti, o Hubeyb b. Abdurrahman'dan, o Hafs b. Asım'dan, o Ebu Hureyre'den şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Fırat'ın altından bir hazinenin üzerinden çekileceği zaman pek yakındır. Bu gerçekleşeceğinde hazır olan sakın ondan bir şey almasın" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 7119; Ebu Davud, 4313; Tırmizi, 12263, 13795

 

 

 

7204-31/4- Bize Sehl b. Osman tahdis etti ... Ebu Hureyre dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Fırat'ın altın bir dağdan çekileceği zaman pek yakındır. Bu esnada orada hazır bulunacak kimseler ondan hiçbir şeyalmasın" buyurdu. 

 

 

 

7205-32/5- Bize Ebu Kamil Fudayl b. Husayn ve Ebu Ma'n er-Rekaşi -lafız Ebu Ma'n'a ait olmak üzere- tahdis edip dediler ki: Bize Halid b. el-Hfuis tahdis etti, bize Abdulhamid b. Cafer tahdis etti, bana babam, Süleyman b. Yesar'dan haber verdi, o Abdullah b. el-Haris b. Nevfel'den şöyle dediğini rivayet etti: Ubeyy b. Ka'b ile birlikte duruyordum. O: İnsanların dünya talebi hususunda boyunları hep ihtilaflı olacaktır. Ben evet öyle dedim. O şöyle dedi: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle buyururken dinledim: "Altından bir dağın üzerinden Fırat'ın çekilmesi yakındır. İnsanlar bunu işitecekleri zaman ona doğru gidecekler. Onun yanında bulunanlar: Eğer insanların bundan almalarına müsaade edecek olursak hepsi alınıp götürülecek diyecekler. Bu sebeple onun için birbirleri ile savaşacaklar. Her yüz kişiden doksan dokuz kişi öldürülecek. "

Ebu Kamil hadisinde dedi ki: (Abdullah b. el-Hfuis) dedi ki: Ben ve Ubeyy b. Ka'b, Hassan'ın kalesinin gölgesinde durdum dedi.

 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

AÇIKLAMA:          "Hassan'ın kalesinin gölgesinde" buradaki "ucum: kale" ötreli hemze ve ötreli cim iledir. Kale demek olup çoğulu acam diye gelir. Tıpkı urumun çoğulunun atam diye gelmesi gibidir. Vezni de manası da aynıdır.

 

"Dünyaya talib olmak hususunda insanların boyunları hep ihtilaf edecektir." İlim adamları der ki: Burada boyunlardan kasıt başkanlar ve büyük şahsiyetlerdir. Cemaatler olduğu da söylenmiştir. Kadı Iyaz dedi ki: Özellikle boyunların sahiplerinden de (insanlardan) söz edildiğine göre bizzat boyunların kendilerinin kastedilmiş olma ihtimali vardır. Çünkü bir şeye bakmak ve eşyaya göz dikip onu görmek istemek onlar{ın hareket ettirilmesi) ile olur.

 

 

 

 

7206-33/6- Bize Ubeyd b. Yaiş ve İshak b. İbrahim -lafız Ubeyd'e ait olmak üzere- tahdis edip dedi ki: Bize Halid b. Halid'in azadlısı Yahya b. Adem b. Süleyman tahdis etti, bize Zuheyr, Suheyl b. Ebu Salih’DEN tahdis etti, o babasından, o Ebu Hureyre’DEN şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Irak dirhemini ve kafizini men edecektir. Şam da müddünü ve dinarını men edecektir. Mısır da irdebini ve dinarını men edecektir. Siz de başladığınız yere döneceksiniz. Başladığınız yere döneceksiniz. Başladığınız yere döneceksiniz." Buna Ebu Hureyre'nin eti de kanı da şahittir.

 

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 3025

 

AÇIKLAMA:          "Irak dirhemini ve kafizini men edecek. .. başladığınız yere döneceksiniz." Kafiz Irak ahalisi tarafından bilinen bir ölçektir. Ezheri dedi ki: Kafiz sekiz mekkukdür. Bir mekkuk da bir buçuk sa' dır. O da beş keylece gelir.

 

Mudi ise Şam ahalisinin bilinen bir ölçeğidir.

 

İlim adamları der ki: On beş mekkuk alır. İrdeb ise Mısırlıların bilinen bir ölçeğidir. el-Ezheri ve diğerleri dedi ki: yirmi dört sa' alır.

 

"Irak. .. ve diğerleri men etti" sözlerinin anlamı hususunda ise meşhur iki görüş bulunmaktadır:

 

1. Bunlardan birisine göre müslüman olacakları için cizye yükümlülüğü üzerlerinden düşecektir. Bu gerçekleşmiş bulunmaktadır.

 

2. Daha meşhur olan görüşe göre anlamı şudur: Acemler ve Rumlar ahir zamanda İslam topraklarını istila edecekler ve böylelikle bu gelirlerin müslümanlara ulaşmasını engelleyecekler. Müslim bu hadisi bir kaç yaprak sonra (7244) Cabir'den şöyle dedi diye rivayet etmiş bulunmaktadır: "Onlara bir tek kafizin ve dirhemin dahi toplanmayacağı zaman yakındır. Biz:

 

Bu nereden olacak dedik. O: Acemler tarafından. Bunu engelleyeceklerdir" dedi ve RumIarın bunu Şam'da aynı şekilde engelleyeceklerini zikretti. Bu husus zamanımızda Irak'da görüldü. Şu anda da mevcuttur. Denildiğine göre bunun sebebi ahir zamanda irtidad edecek olmaları ve yerine getirmekle yükümlü oldukları zekatı ve başka yükümlülükleri vermeyecekleridir. Bir diğer görüşe göre bunun anlamı şudur: Cizye ile yükümlü olan kafirlerin gücü ahir zamanda artacak ve böylelikle ödedikleri cizye haraç ve diğer yükümlülükleri vermeyeceklerdir.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Başladığınız yere döneceksiniZ" buyruğu da başka hadisteki: "İslam garib başladı ve başladığı gibi dönecektir" hadisi ile aynı anlamdadır. Bunun şerhi ise İman Kitabı'nda geçmiş bulunuyor.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

9- KONSTANTİNİYYENİN FETHİ, DECCAL'İN ÇIKIŞI, MERYEM OĞLU İSA'NIN İNİŞİ HAKKINDA BİR BAB