SAHİH-İ MÜSLİM |
ZİKİR DUA TEVBE İSTİĞFAR |
19- GÜNÜN BAŞINDA VE
UYUYACAĞI ZAMAN TESBİH GETİRME BABI
6851-7911- Bize Kuteybe b. Said, Amr en-Nakid ve İbn Ebu Ömer -lafız
İbn Ebu Ömer'e ait olmak üzere- tahdis edip dediler ki: Bize Süfyan, Alu Talha'
nın azadlısı Muhammed b. Abdurrahman’DAN tahdis etti, o Kureyb'den, o İbn
Abbas'dan, o Cuveyriye’DEN rivayet ettiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)
Diğer tahric:
Cuveyriye'nin hadisini Tirmizi, 3555; Nesai, 1351; İbn Mace, 3808; İbn Abbas'ın
hadisinin kaynaklan da daha önce 5571'de gösterilmiş bulunmaktadır.
6852- ... /2- Bize Ebu
Bekr b. Ebu Şeybe, Ebu Kureyb ve İshak, Muhammed b. Bişr'den tahdis etti, o
Misar'den, o Muhammed b. Abdurrahman'dan, o Ebu Rişdin'den, o İbn Abbas'dan, o
Cüveyriye’DEN şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)
AÇIKLAMA: "O
mescidinde iken" kasıt namaz kıldığı yerdir.
''Allah'ı kelimelerinin
sayısınca hamd ile her türlü eksiklikten tenzih ederim." Buradaki
"midad: sayısınca" mim harfi kesrelidir. Sayıca onun kadar demek
olduğu söylendiği gibi bitip tükenmemesi bakımından onun gibi diye de
açıklanmiştır. Sevap bakımından da onun gibi diye açıklanmıştır. Murada
"midad" mastardır. Meded anlamındadır. Bu da bir şeyi kendisi ile
artırıp çoğalttığın şey demektir. İlim adamları der ki: Bu kelimenin burada
kullanılması bir mecazdır. Çünkü yüce Allah'ın kelimeleri saymakla da başka bir
yolla da tahdid edilemez. Maksat ise çokluğunu mübalağalı bir şekilde
anlatmaktır. Çünkü önce yaratılmışların sayısınca sayısı çok fakat yine sınırlı
olan bir şekilde hamdi ve tesbihi zikretti. Sonra arşın ağırlığınca dedi. Sonra
da bundan daha da büyük olana yükselerek bunu da bu şekilde ifade etti. Yani
yüce Allah'ın kelimeleri nasıl sayısız ise bu zikir de herhangi bir şekilde
sayılamayacak kadar olsun.
(6852) "Ebu
Rişdin" re harfi kesreli olup birinci rivayette sözü geçen Kureyb'in
kendisidir.
6853-80/3- Bize Muhammed
b. el-Müsenna ve Muhammed b. Beşşar -lafız İbnu'l-Müsenna'ya ait olmak üzere-
tahdis edip dediler ki: Bize Muhammed b. Cafer tahdis etti, bize Şu'be
Hakem’DEN şöyle dediğini tahdis etti: İbn Ebu Leyla'yı şöyle derken dinledim:
Ali'nin bize tahdis ettiğine göre Fatıma el değirmeninden dolayı elinde çektiği
sıkıntıdan şikayet etti. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e de bir savaştan
alınan esirler getirilmişti. Fatıma (radıyallallu anha) gitti ama O'nu
bulamadı. Aişe (radıyallahu anha)'yı gördü, ona haber verdi. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) geldiğinde Aişe kendisine Fatıma'nın yanına geldiğini haber
verdi. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize geldi. Bizler
yatağımıza yatmıştık. Kalkmak istedik. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Yerinizde kalın" buyurdu. Sonra aramızda oturdu. Hatta ben O'nun
ayağının serinliğini göğsümün üzerinde hissettim. Sonra: "Ben size
istediğinizden daha hayırlı bir şeyi öğreteyim mi: Yatacağınız zaman otuzdört
defa Allahu ekber, otuz üç defa subhanallah, otuz üç defa elhamdulillah deyin.
Bu ikiniz için de bir hizmetçiden hayırlıdır" buyurdu.
Diğer tahric: Buhari,
3113, 3705, 5360, 5362,6318; Ebu Davud, 5062;
6854- .. ./4- Bunu bize
Ebu Bekr b. Ebu Şeybe de tahdis etti, bize Veki' tahdis etti. (H.) Bize
Ubeydullah b. Muaz da tahdis etti, bize babam tahdis etti. (H.) Bize
İbnu'l-Müsenna da tahdis etti, bize İbn Ebu Adiyy tahdis etti, hepsi Şu'be'den
bu isnad ile rivayet etti. Muaz'ın hadisinde: "Geceleyin yatağınıza
çekildiğiniz vakit" dedi.
6855- .. ./5- Bana
Zuheyr b. Harb da tahdis etti, bize Süfyan b. Uyeyne, Ubeydullah b. Ebu
Yezid’DEN tahdis etti, o Mücahid'den, o İbn Ebu Leyla'dan, o Ali b. Ebu
Talib'den rivayet etti. (H.) Bize Muhammed b. Abdullah b. Numeyr ve Ubeyb b.
Yaiş de Abdullah b. Numeyr'den tahdis etti. Bize Abdulmelik Ata b. Ebu
Rebah’DAN tahdis etti, o MÜcahid'den, o İbn Ebu Leyla'dan, o Alfden, o Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den el-Hakem'in İbn Ebu Leyla'nın hadisine yakın
olarak rivayet etti ve hadiste şunları ekledi: Ali dedi ki: Ben bunu Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den dinlediğimden bu yana terk etmedim. Ona:
Sıffin gecesinde de mi diye soruldu. O Sıffin gecesinde de dedi.
Ata'nın Mücahid'den diye
rivayet ettiği hadisinde o İbn Ebu Leyla'nın şöyle dediğini nakletti: Ben ona:
Sıffin gecesindede mi dedim.
Diğer tahric: Buhari,
5362
6856-81/6- Bize Umeyye b.
Bistam el-Ayşı tahdis etti, bize Yezid -yani b. Züreyh- tahdis etti, bize Ravh
-ki o b. el-Kasım'dır- Suheyl'den tahdis etti, o babasından, o Ebu Hureyre’DEN
rivayet ettiğine göre Fatıma Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelerek
O'ndan bir hizmetçi istedi ve çalışmaktan şikayet edince Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Onu yanımızda bulamayacaksın" buyurdu. Sonra
şöyle buyurdu: "Ben sana senin için bir hizmetçiden hayırlı olanı
söyleyeyim mi? Yatağına yattığın zaman otuz üç defa subhanallah, otuzüç defa
elhamdulillah, otuz dört defa Allahu ekber de. "
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
6856m- .. ./7- Bunu bana
Ahmed b. Said ed-Darimi de tahdis etti, bize Habban tahdis etti, bize Vuheyb
tahdis etti, bize Suheyl bu isnad ile tahdis etti.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
AÇIKLAMA: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Ali ve Fatıma (radıyallahu anhuma) hadisinde
geçen "hatta ayağının serinliğini göğsümün üzerinde hissettim"
ibaresi Müslim'in nüshalarında bu şekilde "ayağı" anlamındaki lafız
tekildir. Buhari'de ise ikil olarak "iki ayağının" şeklindedir. Bu da
sika bir ravinin ziyadesidir. Birincisine de aykırı değildir.
"Ali (radıyallahu
anh)'a: bunları Sıffın gecesinde de mi terk etmedin denilince o: Sıffın
gecesinde de" dedi. Yani o durum ve içinde bulunduğum meşguliyet dahi beni
bunları söylemekten alıkoymadı. Sıffin gecesi ise Sıffin diye bilinen savaşın
gecesidir. Sıffin ise Fırat yakınlarında bir yerdir. Kendisi ile Şam'lılar
arasında büyük bir savaş olmuştu .
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
20- HOROZUN ÖTMESİ
ESNASINDA DUA ETMENİN MÜSTEHAP OLDUĞU BABI