SAHİH-İ MÜSLİM |
ŞİİR |
1- ŞİİR OKUMAK EN ŞAİRCE
SÖYLENMİŞ SÖZ İLE ŞİİR'İN YERİLMESİ BEYANI HAKKINDA BİR BAB
5846-1/1- Bize Amr
en-Nakid ve İbn Ebu Ömer birlikte İbn Uyeyne'den tahdis etti. İbn Ebu Ömer dedi
ki: Bize Süfyan, İbrahim b. Meysere'den tahdis etti, o Amr b. Şerrid'den, o
babasından şöyle dediğini rivayet etti: Bir gün Rasulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in terkisine bindim. O: "Umeyye b. Ebu Salt'ın şiirinden ezbere
bildiğin bir şey var mı" buyurdu. Ben, evet dedim. O: "hih (onu oku)"
buyurdu. Ben de O'na bir beyit okudum. Yine: "hih" buyurdu, O'na bir
beyit daha okudum. Tekrar: "hih" buyurdu ve sonunda O'na yüz beyit
okudum.
Diğer tahric: İbn
Mace, 3758
5846m- .. ./2- Bunu bana
Zuheyr b. Harb ve Ahmed b. Abde de birlikte İbn Uyeyne’DEN tahdis etti, o
İbrahim b. Meysere'den, o Amr b. eş-Şerrid yahut Yakub b. Asım’DAN rivayet
etti, o eş-Şerrid’DEN şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) beni terkisine bindirdi. Sonra hadisi aynen zikretti.
5847- .. ./3- Bize Yahya
b. Yahya da tahdis etti, bize el-Mu'temir b. Süleyman haber verdi. (H.) Bana
Zuheyr b. Harb da tahdis etti, bize Abdurrahman b. Mehdi tahdis etti, ikisi
Abdullah b. Abdurrahman et-Taifi'den, o Amr b. eş-Şerrid'den, o babasından
şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) benden
şiir okumamı istedi deyip İbrahim b. Meysere'nin hadisini aynı şekilde rivayet
etti ve şunları ekledi: (Allah Resulü): "Nerede ise müslüman
olacakmış" buyurdu.
İbn Mehdi'nin hadisi
rivayetinde ise: "Şiirinde nerede ise müslüman olacakmış" buyurdu
denilmektedir.
AÇIKLAMA: "Amr
b. eş-Şerrid'den, o babasından ... az kalsın müslüman olacaktı" diğer
rivayette: "az kalsın şiirinde müslüman olacakmış" buyurulmaktadır.
"eş-Şerrid"
fethalı şin ve kesreli şeddesiz re iledir. Adı eş-Şerrid b. Suveyd es-Sakafi
olup sahabidir. Allah ondan razı olsun.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in: "Hih" de birinci he kesreli ye sakin (med
harfi) ikinci ye de kesrelidir. Dilcilerin dediklerine göre birinci he hemzeden
bedeldir. Bunun aslı "ihi" dir. Bu da alışılmış bir sözün daha da
fazla söylenmesi için kullanılan bir kelimedir. İbnu's-Sikkit dedi ki: Bu
alışılmış bir sözün ya da bir davranışın daha da yapılmasını istemeyi ifade
eder. Dil bilginleri der ki: Bu kelime kesr üzere (hihi veya ihi) şeklinde
menbidir.
Eğer bundan sonraki söze
bitiştirilecek olursa tenvinli söylenir. Bu durumda:
"İyhin
haddisna" denilir. Yani bu sözden bize daha fazlasını söyle demek olur.
Şayet alışılmadık bir şeyin daha fazla söylenmesi kastedilirse yine teflvinli
olarak "iyhin" denilir. Çünkü tenvin nekirelik (belirsizlik) içindir.
Nasb ile "iyhen" denilmesi ise vazgeç anlamında olup, susmak emrini
ihtiva eder.
Hadisten maksat da
şudur: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Umeyye'nin şiirini güzel bulmuş ve
onun bu şiirinde vahdaniyet ve ölümden sonra dirilişi kabul ettiğini ifade eden
beyitlerini okumasını takrirde bulunarak daha fazlasını istemiştir.
Bundan da muhtevasında
hayasızlık ve çirkinlik bulunmayan şiir okuyup, onu dinlemenin caiz olduğu
hükmü anlaşılmaktadır. Cahiliye şiirleri ile başkaları arasında bu hususta bir
fark yoktur. Çirkinlik ve hayasızlık ihtiva etmeyen şiirin yerilen kısmı ise
bunu çokça okumak ve insanın çoğunlukla görülen halinin o olması takdiri
iledir. Az miktarda şiir okuyup, dinleyip ezberlemekte ise bir sakınca yoktur.
Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in: "Umeyye b. Ebu Salt'ın şiirinden ezbere bildiğin bir
şey var mı" buyruğu nüshaların bir çoğunda "şey'a" lafzı bu
şekilde nasb ile kaydedilmiştir. Bazılarında ise ref ile "şey'ün"
diye kaydedilmiştir. Nasb ile rivayeti ile ilgili olarak hazfedilmiş bir mı
takdir edilir. Yani "şiirinden bana bir şeyler okuman için ezbere bildiğin
bir miktar var mı anlamında olur.
5848-2/4- Bana Ebu Cafer
Muhammed b. es-Sabbah ve Ali b. Hucr esSadi birlikte Şerik’DEN tahdis etti. İbn
Hucr dedi ki: Bize Şerik, Abdulmelik b. Umeyr'den haber verdi, o Ebu
Seleme'den, o Ebu Hureyre'den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den rivayet
ettiğine göre: ''Arapların söylediği en şairane söz Lebid'in: "Haberin
olsun Allah'tan başka her şey batıldır" sözüdür" buyurdu.
Diğer tahric: Buhari,
3841, 6146, 6489; Tırmizi, 2850; İbn Mace, 3757
5849-3/5- Bana Muhammed
b. Hatim b. Meymun da tahdis etti... Bize Ebu Seleme, Ebu Hureyre’DEN şöyle
dediğini tahdis etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bir
şairin söylediği en doğru söz Lebid'in: "Haberin olsun Allah'tan başka her
şey batıldır" sözüdür. Umeyye b. Ebu Sa'd da neredeyse müslüman olacaktı"
buyurdu.
5850-4/6- Bana İbn Ebu
Ömer de tahdis etti... Ebu Hureyre, Resulullah {Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Şairin söylediği en doğru bey it:
"Haberin olsun Allah'tan başka her şey batıldır" sözüdür. İbn Ebu Said
da nerede ise müslüman olacaktı."
5851-5/7- Bana Muhammed
b. el-Müsenna da tahdis etti... Ebu Hureyre, Nebi {Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'den: "Şairlerin söylediği en doğru beyit:
"Haberin olsun
Allah'tan başka her şey batıldır" sözüdür" buyurduğunu rivayetetti.
5852-6/8- Bize Yahya b.
Yahya da tahdis etti ... Ebu Seleme b. Abdurrahman dedi ki: Ebu Hureyre'yi
şöyle derken dinledim: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i: "Bir
şairin söylediği en doğru söz şüphesiz Lebid'in: "Haberin olsun Allah'tan
başka her şey batıldır" sözüdür." buyururken dinledim.
(Ravi) Buna daha başka
bir şeyeklemedi.
AÇIKLAMA: (5848)
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Arapların söyledikleri en şairane
söz Lebid'in: ... sözüdür" bir rivayette (5849) "bir şairin en doğru
söz ... sözüdür" diğer rivayette (5850) "şairin söylediği en doğru
beyiL" başka bir rivayette (5851) "şairlerin söyledikleri en doğru
beyit" denilmektedir.
Burada "kelime:
söz" den kasıt bir söz bölüğüdür. Batıldan kasıt ise fani ve yok olandır.
Bu hadiste, Lebid'e dair
bir menkıbe vardır. O bir sahabidir. Adı Lebid b. Rabia (radıyallahu anh)'br.
5853-7/9- Bize Ebu Bekr
b. Ebu Şeybe tahdis etti, bize Hafs ve Ebu Muaviye tahrlis etti. (H.) Bize Ebu
Kureyb de tahdis etti, bize Ebu Muaviye tahdis etti. İkisi A'meş'den rivayet
etti. (H.) Bize Ebu Said el-Eşec de tahdis etti, bize Veki' tahdis etti, bize
A'meş, Ebu Salih'den tahdis etti, o Ebu Hureyre'den şöyle dediğini rivayet
etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Adamın karnının onu bozacak
irinle dolması şiir ile dolmasından hayırlıdır" buyurdu.
Ebu Bekr dedi ki: Ancak
Hafs: Onu bozacak" lafzını söylemedi.
Diğer tahric: Ebu Bekr
b. Ebu Şeybe'nin Hadisini, Buhari, 6155; İbn Mace, 3759; Ebu Sald el-Eşec'in
hadisini, İbn Mace, 3760
5854-8/10- Bize Muhammed
b. el-Müsenna ve Muhammed b. Beşşar tahdis edip dedi ki: ... Muhammed b. S'ad,
S'ad'den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den: "Birinizin karnının
onu bozacak irinle dolması şüphesiz şiir ile dolmasından hayırlıdır" buyurduğunu
rivayet etti.
Diğer tahric: Tırmizi,
2852; İbn Mace, 3760
5855-9/11- Bize Kuteybe
b. Said es-Sakafi tahdis etti... Ebu Said elHudri dedi ki: Bizler el-Are
denilen yerde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte yürürken
bir şair ortaya çıkıp şiir okumaya başladı. Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu şeytanı alın -yahut bu şeytanı
yakalayın- şüphesiz bir adamın içinin irin ile dolması onun için şiirle
dolmasından hayırlıdır" buyurdu.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
AÇIKLAMA: (5854)
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sizden birinizin içinin onu
bozacak irinle dolması ... " diğer bir rivayette: "bizler el-Are
denilen yerde Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile yürürken ... "
hadisi ile ilgili olarak dil bilginleri ile garibul hadis bilginlerinin
dediklerine göre "yenhi: onu bozması" ye harfi fethalı kaf harfi
kesreli "vera" kökünden gelen bir fiildir. Bu da karnı bozan bir
hastalıktır. Yani karnını çürütecek, yeyip bitirecek bozacak kadar irinle
dolması ... hayırlıdır demektir. Ebu Ubeyd dedi ki: Bazılarının dediklerine
göre burada sözü geçen şiirden kasıt, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in kendisi ile hicv edildiği şiirdir. Ebu Ubeyd ile genel olarak ilim adamları
da:
Bu doğru olmayan bir
açıklamadır. Çünkü bu durumda hicivler arasından yerilen şiirin az olan değil
de içi dolduran kadar olmasını gerektirir. Oysa müslümanlar Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'i hicv etmek mahiyetinde tek bir sözün dahi küfrü
gerektirdiğini icma ile kabul etmişlerdir. Ayrıca derler ki: Aksine doğrusu
kastedilenin şiirin o kimse hakkında baskın bir hal alması, onu Kur'an-ı
Kerim'den ve diğer şer'i ilimlerden, yüce Allah'ı anmaktan meşgul edecek kadar
onu kuşatmasıdır. Hangi türden olursa olsun şiir bu durumda yerilen bir
şeyolur. Ama Kur'an, hadis ve onların dışındaki şer'i ilimler eğer kişi için
daha ileri durumda ise bu hal ile birlikte az miktarda şiir ezberlemiş olmanın
bir zararı yoktur. Çünkü böyle bir durumda karnı (içi) şiirle dolu olmaz. Allah
en iyi bilendir.
Kimi ilim adamı bu
hadisi, muhtevasında çirkin şeyler olmasa dahi mutlak olarak şiirin azı ile
çoğu ile mekruh olduğuna delil göstermişler ve bunun için Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Bu şeytanı yakalayın" buyruğunu
delil göstermişlerdir ..
genel olarak ilim
adamları ise şöyle demişlerdir: Hayasızlık ve berızeri bir muhtevada olmadığı
sürece şiir mübahtır. Şiir güzeli güzel, çirkini çirkin olan bir sözdür. Doğru
olan budur. Çünkü Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şiir dinlemiş, kendisine
şiir okunmasını istemiş ve müşrikleri hicv etmek üzere Hasan (b. Sabit)
(radıyalli'ıhu anh)'ın şiir okumasını emir buyurmuştur. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in ashabı yolculuklarda ve başka durumlarda O'nun huzurunda
şiir okudukları gibi halifeler de ashabı kiramın ileri gelenleri de selefin
faziletli olanları da şiir okunmasını istemişler, onlardan hiçbir kimse mutlak
olarak şiire karşı çıkmamışlardır. Onlar ancakşiirin yerilen türüne karşI
çıkmışlardır ki bu da hayasızlık ve berızeri hususlar ihtiva eden şiirlerdir.
Şiir okuduğunu işitliği
bu adama şeytan demesine gelince, o kişinin kafir olma ihtimali vardır. Ya da
ağırlıklı olarak şiir ezberlemiş birisi olabilir. Ya da onun okuduğu bu şiir
yerilen şiirden olabilir. Özetle ona "şeytan" demesinin sebebi
muayyen bir husus ile ilgilidir ve sözü edilen ihtimaller ve başka ihtimaller
dolayısı ile böyle demiş olabilir. Bunun genel bir mahiyeti yoktur. Bu sebeple
delil gösterilemez. Allah en iyi bilendir.
"el-Arc"
el-Fer denilen yere bağlı Medine'den yetmiş sekiz mil kadar uzaklıkta büyükçe
bir köyün adıdır.
"Yuhannis" ye
harfi ötreli, ha fethalı, nun şeddeli ve kesreli -fethalı da olabilir-
(yuhannes şeklinde) Allah en iyi bilendir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
2- NERDEŞiR
OYNAMANIN HARAM OLDUGU BABI