SAHİH-İ MÜSLİM |
ZEKAT |
باب
المسكين
الذيي لا يجد
غنى، ولا يفطن له
فيتصدق عليه
35- MİSKİN (DENİLEN YOKSUL),
İHTİYACINI KARŞILAYACAK BİR ŞEYLERİ BULAMAYAN VE FARKINA VARILAMADIĞI İÇİN
KENDİSİNE TASADDUKTA BULUNULMAYAN KİMSEDİR BABI
حدثنا
قتيبة بن
سعيد. حدثنا
المغيرة (يعني
الحزامي) عن
أبي الزناد،
عن الأعرج، عن
أبي هريرة ؛
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم قال "ليس
المسكين بهذا
الطواف الذي
يطوف على
الناس. فترده
اللقمة واللقمتان.
والتمرة
والتمرتان".
قالوا: فما المسكين
؟ يا رسول
الله ! قال
"الذي لا يجد
غنى يغنيه.
ولا
يفطن له،
فيتصدق عليه.
ولا يسأل
الناس شيئا".
2390- Bize Kuteybe b.
Said tahdis etti, bize Muğire -yani elHizami- Ebu'z-Zinad'dan tahdis etti, o
A'rec'den, o Ebu Hureyre'den rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Miskin (yoksul) denilen kişi şu insanları dolaşıp
duran bir ve iki lokmanın, bir ve iki hurmanın geri çevirdiği kişi
değildir" buyurdu. Ashab: O halde miskin kimdir, ey Allah'ın Resulü? deyince:
"Kendisini ihtiyaçtan kurtaracak bir şeyler bulamayan ve fark edilmediği
için kendisine tasaddukta bulunulmayan, insanlardan da bir şey istemeyen
kimsedir" buyurdu.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
حدثنا
يحيى بن أيوب
وقتيبة بن
سعيد. قال ابن
أيوب: حدثنا
إسماعيل (وهو
ابن جعفر)
أخبرني شريك
عن عطاء ابن
يسار مولى
ميمونة، عن
أبي هريرة ؛
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم قال
"ليس
المسكين
بالذي ترده
التمرة
والتمرتان. ولا اللقمة
واللقمتان.
إنما المسكين
المتعفف.
اقرؤا إن
شئتم: لا
يسألون الناس
إلحافا "[2/
البقرة /
الآية 273].
2391- Bize Yahya b. Eyyub
ve Kuteybe b. Said tahdis etti. İbn Eyyub dedi ki: Bize İsmail-ki o b. Cafer'
dir- tahdis etti, bana Şerik Meymune'nin azadlısı Ata b. Yesar'dan haber verdi,
onun Ebu Hureyre'den rivayetine göre Resulutlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Miskin, bir iki hurmanın, bir-iki lokmanın geri çevirdiği kişi değildir.
Asıl miskin olabildiğince iftetli davranan kişidir. Arzu ederseniz: "Onlar
yüzsuyu dökerek, ısrar ederek insanlardan dilenmezler" (Bakara, 273)
buyruğunu okuyunuz" buyurdu.
Diğer tahric: Buhari,
4539; Nesai, 2570
وحدثنيه
أبو بكر بن
إسحاق. حدثنا
ابن أبي مريم.
أخبرنا محمد
بن جعفر.
أخبرني شريك.
أخبرني عطاء
بن يسار
وعبدالرحمن
بن أبي عمرة ؛ أنهما
سمعا أبا
هريرة يقول:
قال رسول الله
صلى الله عليه
وسلم. بمثل
حديث إسماعيل.
2392- Bunu bana Ebu
Bekir b. İshak da tahdis etti, bize İbn Ebu Meryem tahdis etti, bize Muhammed
b. Cafer haber verdi, bana Şerik haber verdi, bana Ata b. Yesar ve Abdurrahman
b. Ebu Amre'nin haber verdiğine göre her ikisi Ebu Hureyre'yi şöyle derken
dinlemiştir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) deyip İsmail'in hadisi
rivayet ettiği gibi zikretti.
AÇIKLAMA: (2390)
"Yoksul ... dolaşıp duran kişi değildir. .. kendisini ihtiyaçtan
kurtaracak bir şey bulamayandır. .. " Yani sadakayı daha çok hak edip ona
daha çok ihtiyacı olan yoksulluğu kemal derecesindeki miskin (yoksul) denilen
kişi, şu dolaşıp durarak dilencilik eden değildir. Aksine kendisini ihtiyaçtan
kurtaracak bir şeyleri olmayan ve farkına varılmayıp insanlardan da bir şey
dilenmeyen kimsedir. Bunun anlamı dolaşıp dilenen kimsenin esasen miskin
(yoksul) olmadığını söylemek değildir. Aksine bu miskinliğin tam ve eksiksiz
halinin sözkonusu olmadığı anlamındadır. Nitekim yüce Allah: "(Namazda)
yüzlerinizi doğu ve batıya döndurmeniz iyilik demek değildir. Ama asıl iyilik
Allah'a, ahiret gününe ... sabredenlerin yaptığıdır" (Bakara, 177) buyruğu
gibidir.
"Ashab: O halde
miskin kimdir? dediler .. " Bütün asıl nüshalarda bu şekilde, miskin nedir
(femel miskin)dir ve bu doğru bir tabirdir. Çünkü "ma" edatı
çoğunlukla aklı eren varlıkların sıfatı olarak da kullanılır. Yüce Allah'ın:
"Kadınlarınızdan
hoşunuza giden (size helal olan)ları nikahlayınız" (Nisa,3) buyruğunda
olduğu gibi.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
36- İNSANLARDAN
DİLENMENİN HOŞ GÖRÜLEN BİR ŞEY OLMADIĞI BABI