DEVAM: 161- 162.
Yılanları Öldürme Hakkında
حَدَّثَنَا
ابْنُ
السَّرْحِ
وَأَحْمَدُ بْنُ
سَعِيدٍ
الْهَمْدَانِيُّ
قَالَا أَخْبَرَنَا
ابْنُ وَهْبٍ
قَالَ
أَخْبَرَنِي
أَسُامَةُ
عَنْ نَافِعٍ
فِي هَذَا
الْحَدِيثِ
قَالَ نَافِعٌ
ثُمَّ
رَأَيْتُهَا
بَعْدُ فِي
بَيْتِهِ
(Bir önceki 5254.
hadisi) Hz. Nafi'den Hz. Usame de rivayet etti. (Üsame'nin rivayet ettiği) bu
hadiste (bir önceki hadisten fazla olarak şu cümle de bulunmaktadır:) Nafi dedi
ki: "Sonra ben o yılanı (tekrar Hz. Abdullah b. Ömer'in) evinde
gördüm."
İzah:
(5253) numaralı hadisin
şerhinde de açıkladığımız üzere, Hz.
Nebi iki çizgili kısa kuyruklu olanların dışında evde bulunan yılanları
öldürmeyi yasaklamıştır. Çünkü (5237) nolu hadis-i şerifte açıklandığı üzere
asr-ı saadette, Medine'de cinnilerdert bir cemaat Hz. Nebiin huzuruna gelerek
müslüman olmuşlardır.
Cinniler, bazan yılan
kılığına girerek insanlar arasında dolaşıp evlere sokulduklarından, evlerde
bulunan yılanların müslüman cinnilerden olmaları mümkündür.
Hz. Abdullah b. Ömer,
bu hadiseyi öğrenmeden önce rastladığı her yılanı öldürürdü. Fakat Hz. Lübabe,
kendisine bu gerçeği hatırlatınca her yılanı öldürmekten vazgeçti. Evinde
gördüğü yılanları sadece evinden çıkarmakla yetinir oldu.
Mevzumuzu teşkil eden
hadislerden (5254) numaralı hadis-i şeriften anlaşılan budur. Mevzumuzu teşkil
eden hadislerden (5255) numaralı hadis-i şerifte ise, Hz. Abdullah b. Ömer'in
evinden çıkartıp Baki kabristanına gönderdiği bir yılanın, sonra yine gelip
Hz. Abdullah b. Ömer'in evine girdiği ifade edilmektedir. Bu cinnî Hz.
Abdullah'ın evine ev halkına zarar vermek için dönmüş olabileceği gibi,
müslüman olduğu için ev halkının yanında bulunmaktan manevi bir kazanç ve
bereket umduğundan dolayı dönmüş de olabilir.
Hafız Münzirî bu hadis
hakkında sükût etmiştir.