بَاب
مَا يُقَالُ
عِنْدَ
النَّوْمِ
97-98. İnsan Yatarken
Hangi Duayı Okur?
حَدَّثَنَا
مُوسَى بْنُ
إِسْمَعِيلَ
حَدَّثَنَا
أَبَانُ
حَدَّثَنَا
عَاصِمٌ عَنْ
مَعْبَدِ
بْنِ خَالِدٍ
عَنْ سَوَاءٍ
عَنْ حَفْصَةَ
زَوْجِ
النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
أَنَّ
رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
كَانَ إِذَا
أَرَادَ أَنْ
يَرْقُدَ
وَضَعَ يَدَهُ
الْيُمْنَى
تَحْتَ
خَدِّهِ
ثُمَّ يَقُولُ
اللَّهُمَّ
قِنِي
عَذَابَكَ
يَوْمَ تَبْعَثُ
عِبَادَكَ ثَلَاثَ
مِرَارٍ
Nebi (s.a.v.)'in zevcesi
Hafsa'dan (rivayet edildiğine göre) Rasûlullah (a.s.) uyumak istediği zaman sağ
elini (sağ) yanağının altına koyup sonra üç defa: "Ey Allahım, kıyamet
günü kullarını (hesaba çekmek üzere tekrar) dirilttiğinde beni azabından
koru!" diye dua edermiş.
İzah:
"Şüphesiz
ki göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca
gelişinde, selim akıl sahipleri için ibret verici deliller vardır ki onlar
ayakta iken, otururken ve yanları üzerine yatarken, Allah'ı anarlar ve
göklerin ve yerin yapısındaki harikalar) hakkında inceden inceye
düşünürler."[Al-i İmran190-191.] âyetinin en büyük mazharı Resul-i Zişan
efendimizdir. Onun Allah'ı hatırlamadan geçen bir anı dahi yoktu. Nitekim (30)
numaralı hadisin şerhinde açıklamıştık.
Bu itibarla insanlığın
hakka ve kurtuluşa ermesinin ancak, Hz.
Nebiin sünnetini her an pusula gibi önünde bulundurup ona göre hareket etmekle
mümkün olabileceğinin idraki içinde olan bir müslüman da her an tefakkür içerisinde
olup malayaniden, keyfilikten uzak durur. Kulluk icabı her zaman için onun
kapısını çalıp ihtiyaçlarını ona arz eder. Sadece ona el açıp ihtiyaçlarını
ondan ister. Hangi saatte hangi duaların yapılması lâzım geldiğini araştırır,
ona göre hareket eder. Bu hususta yegâne örnek Allah'ın Resulüdür.