بَاب
فِي
الِانْتِصَارِ
41. İntikam Almanın
Hükmü
حَدَّثَنَا
عِيسَى بْنُ
حَمَّادٍ
أَخْبَرَنَا
اللَّيْثُ
عَنْ سَعِيدٍ
الْمَقْبُرِيِّ
عَنْ بَشِيرِ
بْنِ
الْمُحَرَّرِ
عَنْ سَعِيدِ
بْنِ
الْمُسَيِّبِ
أَنَّهُ
قَالَ بَيْنَمَا
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
جَالِسٌ
وَمَعَهُ
أَصْحَابُهُ وَقَعَ
رَجُلٌ
بِأَبِي
بَكْرٍ
فَآذَاهُ فَصَمَتَ
عَنْهُ أَبُو
بَكْرٍ ثُمَّ
آذَاهُ الثَّانِيَةَ
فَصَمَتَ
عَنْهُ أَبُو
بَكْرٍ ثُمَّ
آذَاهُ
الثَّالِثَةَ
فَانْتَصَرَ مِنْهُ
أَبُو بَكْرٍ
فَقَامَ
رَسُولُ
اللَّهِ
حِينَ
انْتَصَرَ
أَبُو بَكْرٍ
فَقَالَ
أَبُو بَكْرٍ
أَوَجَدْتَ
عَلَيَّ يَا
رَسُولَ
اللَّهِ
فَقَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
نَزَلَ
مَلَكٌ مِنْ
السَّمَاءِ
يُكَذِّبُهُ
بِمَا قَالَ
لَكَ
فَلَمَّا انْتَصَرْتَ
وَقَعَ
الشَّيْطَانُ
فَلَمْ
أَكُنْ
لِأَجْلِسَ
إِذْ وَقَعَ
الشَّيْطَانُ
Said İbn el-Müseyyeb'den
demiştir ki: (Birgün) Rasûlullah (s.a.v.), sahabilerile birlikte otururken bir
adam Hz. Ebu Bekire diliyle sataştı ve onu incitti. Hz. Ebû Bekirse ona
karşılık vermedi. Biraz sonra (adam) onu ikinci defa incitti. Hz. Ebu Bekir
(yine) sessiz kaldı. Sonra adam Hz. Ebu Bekir'i üçüncü kez rahatsız etti. Bunun
üzerine Hz. Ebu Bekir de (ona gereken cevabı vermek suretiyle) ondan intikam
aldı.
Hz. Ebu Bekir intikam
alma yoluna gidince Rasûlullah (gitmek üzere) ayağa kalktı. Bunun üzerine Hz.
Ebu Bekir: Ey Allah'ın Rasûlü, yoksa bana kızdın mı? dedi. Rasûlullah (s.a.v.)
de: "(O adam sana atıp tutmaya başlayınca senin adına ona cevap vermek
üzere) gökten bir melek inip onun sana karşı söylediği sözleri yalanlamaya
başladı. Sen ona karşılık vermeye başlayınca (araya) bir şeytan çıkıp geldi.
Bense şeytan'ın bulunduğu yerde oturmam" buyurdu.