DEVAM: 24.
Fısıldaşmanın Hükmü
حَدَّثَنَا
أَبُو بَكْرِ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ
حَدَّثَنَا
أَبُو
مُعَاوِيَةَ
عَنْ الْأَعْمَشِ
ح و
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
حَدَّثَنَا
عِيسَى بْنُ
يُونُسَ عَنْ
الْأَعْمَشِ
عَنْ شَقِيقٍ
يَعْنِي
ابْنَ
سَلَمَةَ
عَنْ عَبْدِ اللَّهِ
قَالَ قَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
لَا يَنْتَجِي
اثْنَانِ
دُونَ
الثَّالِثِ
فَإِنَّ ذَلِكَ
يُحْزِنُهُ
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا
عِيسَى بْنُ
يُونُسَ
حَدَّثَنَا الْأَعْمَشُ
عَنْ أَبِي
صَالِحٍ عَنْ
ابْنِ عُمَرَ
قَالَ قَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
مِثْلَهُ
قَالَ أَبُو
صَالِحٍ
فَقُلْتُ
لِابْنِ
عُمَرَ
فَأَرْبَعَةٌ
قَالَ لَا
يَضُرُّكَ
(Abdullah) İbn Ömer
(r.a.)'den (rivayet edildiğine göre) Rasûlullah (s.a.v.) (bir önceki 4850.
hadisin) bir benzerini ifade buyurmuştur. (Bu rivayetin ravilerinden) Ebu Salih
dedi ki: İbn Ömer'e: (Bu iki kişinin fısıldattığı kişilerin sayısı en az) dört
(ise o. zaman da fısıldaşmak sakıncalı mıdır?) diye sordum da: (O zaman) "Sana
zarar vermez" cevabını verdi.
İzah:
Buhari, istizan; Ahmed
b. Hanbel, II, 9, 43. 45, 430. 438.
Bir kişiyi yalnız
bırakıp, ikisinin gizli konuşmalannın
yasak edilmesindeki hikmet, ya kendisini o konuşmaya katmamakla tahkir
ettiklerini sandığından yahut aleyhinde konuşuyorlar vehmine kapıldığı içindir,
Kalabalık insanlar içinde böyle bir şey hatıra gelmeyeceği için ikisinin
konuşmasında beis yoktur. Bir kişiyi yalnız bırakıp üç veya daha fazla kişinin
gizli konuşmaları da aynı hükümdedir. Nevevî burada nehyin tahrim için olduğunu
söylüyor ve: "Aralarından birini bırakıp gizlice konuşmak bir cemaate de
haramdır. Meğer ki o bir kişi buna izin vermiş ola. İbn Ömer (r.a.) ile İmam
Malik'in, bizim ulemamızın ve cumhurun mezhebine göre, buradaki nehy, her
zamana hazar ve sefere amm ve şâmildir. Ulemadan bazıları yasak edilen gizli
konuşmanın, sefere mahsus olduğunu söylemişlerdir. Çünkü sefer korku yeridir.
Bazıları da bu hadisin mensuh olduğunu söylemişlerdir. Bu hüküm, Lslamın ilk
zamanlarında vardı. İslamiyet yayılıp insanlar emniyete kavuşunca nehy sakit
olmuştur. Bunu ilk zamanlarda mü'niirrieri mahzun etmek için onların karşısında
münafıklar yaparlardı. Bir yerde dört kişi bulunup da ikisi gizli konuşursa bil
ittifak beis yoktur" diyor.[A. Davudoğlu, Sahih-ı Müslim Terceme ve Şerhi,
IX, 603.]