DEVAM: 22,23. Havz
Mevzuunda (Gelen Hadisler)
حَدَّثَنَا
هَنَّادُ
بْنُ
السَّرِيِّ
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ
فُضَيْلٍ
عَنْ الْمُخْتَارِ
بْنِ
فُلْفُلٍ
قَالَ
سَمِعْتُ أَنَسَ
بْنَ مَالِكٍ
يَقُولُ
أَغْفَى
رَسُولُ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
إِغْفَاءَةً
فَرَفَعَ
رَأْسَهُ
مُتَبَسِّمًا
فَإِمَّا
قَالَ لَهُمْ
وَإِمَّا
قَالُوا لَهُ
يَا رَسُولَ
اللَّهِ لِمَ
ضَحِكْتَ
فَقَالَ
إِنَّهُ
أُنْزِلَتْ
عَلَيَّ
آنِفًا سُورَةٌ
فَقَرَأَ
بِسْمِ
اللَّهِ
الرَّحْمَنِ
الرَّحِيمِ
إِنَّا
أَعْطَيْنَاكَ
الْكَوْثَرَ
حَتَّى خَتَمَهَا
فَلَمَّا
قَرَأَهَا
قَالَ هَلْ
تَدْرُونَ
مَا
الْكَوْثَرُ
قَالُوا
اللَّهُ وَرَسُولُهُ
أَعْلَمُ
قَالَ
فَإِنَّهُ
نَهْرٌ
وَعَدَنِيهِ
رَبِّي عَزَّ
وَجَلَّ فِي الْجَنَّةِ
وَعَلَيْهِ
خَيْرٌ
كَثِيرٌ عَلَيْهِ
حَوْضٌ تَرِدُ
عَلَيْهِ
أُمَّتِي
يَوْمَ
الْقِيَامَةِ
آنِيَتُهُ
عَدَدُ
الْكَوَاكِبِ
el-Muhtar İbn
Fiilfül'den demiştir ki: Ben Enes İbn Malik'i (şöyle) derken işittim: Rasûlullah
(s.a.v.) hafifçe uyuklamıştı. Tebessüm ederek onlara: "Neye güldüğümü
biliyor musunuz?" diye bir soru sordu ya da onlar: "Ey Allah'ın
rasulü, niçin güldün?" diye bir soru sordular da (şöyle) cevap verdi: "Çünkü
bana biraz önce bir sure indi" buyurdu ve: "Bismillahirrahmanirrahim,
innâ a'teynâ kelkevser" (diyerek) sureyi sonuna kadar okudu (sonra orada
bulunanlara): "Kevser nedir biliyor musunuz?" buyurdu (onlar): "Allah
ve Rasulü daha iyi bilir" dediler (Hz. Nebi de):
"Muhakkak ki o,
aziz ve celil Rabbimin bana cennette (vereceğini) va'dettiği bir nehirdir ki
onda pek çok hayır vardır. Onun üzerinde bir havuz vardır ki kıyamet gününde
ümmetim (ondan içerek hararetlerini gidermek üzere) ona gelirler; onun kapları
(nın sayısı gökteki) yıldızlar adedincedir" buyurdu.
Tahric edenler: Müslim,
fedail; taharet, sala; Buhari, tefsir sure; Nesai, iftitah; Tirmizî, kıyame;
İbn Mâce, zühd; Ahmed b. Hanbel, III, 102; V, 390, 394, 406.