SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SUNNE BAHSİ

<< 4741 >>

DEVAM: 20,21. Şefaat

 

حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ الْأَعْمَشِ عَنْ أَبِي سُفْيَانَ عَنْ جَابِرٍ قَالَ سَمِعْتُ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ إِنَّ أَهْلَ الْجَنَّةِ يَأْكُلُونَ فِيهَا وَيَشْرَبُونَ

 

Cabir'den demiştir ki: Ben Rasûlullah (s.a.v.) (şöyle) buyururken işittim: "Cennet halkı, orada (diledikleri kadar) yerler ve içerler."

 

 

İzah:

Müslim, cenne

 

Bu hadis-i şerifte cennet halkının dünyada olduğu gibi cennette de yiyip içecekleri ifade buyurulmaktadır.

 

Bilindiği gibi cennet, çok sık ağaçlarla kaplı olduğu için zemini görü­lemeyen bahçe demektir.

 

Dini bir terim olarak cennet, dünya gözüyle görülemeyen hakkın gaybında gizli mükâfat yurdunun adıdır. Bu ebedi yurt öyle güzel bir yerdir ki köşklerinin altından, yani zeminin üzerinden ırmaklar akar. Fakat ora­da, bol olan sadece su değildir. Bal ırmakları, süt ırmakları sarhoş etme­yen şarap ırmakları da vardır. Herşey öylesine boldur, orada. Nitekim "O cennetlikler (oradaki) herhangi bir meyveden rızıklandıkça; bu daha önce de (dünyada) rızıklandığımiz şeydir, derler..."[Bakara 25]

 

Bu ayeti kerime üzerinde müfessirler özellikle iki açıklama naklederler:

 

1- Ahirette verilen rızıklar şekil ve renk bakımından birbirine benzer, fakat tat ve lezzet bakımından bir sonra verilen bir öncekinden farklıdır.

 

2- Ahirette verilecek rızıklar, meyveler şekil ve ad bakımından dünya­daki meyvelere benzerler. Fakat tad ve lezzetleri farklı olacaktır.211 Aye­tin muhtevasından bu ikinci açıklamanın daha kuvvetli olduğu anlaşılmaktadır.[Bk. İbn Kesir, Hadislerle Kur'ân-ı Kerim Tefsin, II, 228 v.d.]

 

İmam-ı Nevevi de bu hususta şöyle diyor:

 

Ehl-i Sünnet velcemaat mezhebine göre cennetlikler, cennetin hatır ve hayale gelmeyen nimetlerinden yiyip içerler. Muhtelif nimetlerden, çeşitlerine göre daimi surette lezzet alırlar. Onların bu hali dünya nimet­leri şeklinde tecelli ederse de nimetler arasındaki lezzet ve nefaset farkı, pek büyük olduğundan dünya nimetleri, onlara sadece ismen uymuş olur­lar. Cennetlikler abdest bozmamak, burun akmamak gibi hususatla da dünyadaki hallerinden ayrılırlar.[Bk. Davudoğlu A.. Sahih-i Müslim Terceme ve Şerhi, XI, 245.]

 

Bezi yazarının da belirttiği gibi, aslında bu hadisin bu babla bir ilgisi yoktur, bir sonraki babla ilgilidir. Bu bakımdan Musannif bu hadisi oraya yerleştirse idi, daha uygun olurdu.