DEVAM: 49. Narh Koymak
(Fiatları Sınırlamak)
حَدَّثَنَا
عُثْمَانُ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ
حَدَّثَنَا
عَفَّانُ
حَدَّثَنَا
حَمَّادُ
بْنُ
سَلَمَةَ
أَخْبَرَنَا
ثَابِتٌ عَنْ
أَنَسِ بْنِ
مَالِكٍ
وَقَتَادَةُ
وَحُمَيْدٌ
عَنْ أَنَسٍ
قَالَ
النَّاسُ يَا
رَسُولَ
اللَّهِ غَلَا
السِّعْرُ
فَسَعِّرْ
لَنَا
فَقَالَ رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
إِنَّ
اللَّهَ هُوَ
الْمُسَعِّرُ
الْقَابِضُ
الْبَاسِطُ
الرَّازِقُ
وَإِنِّي
لَأَرْجُو
أَنْ أَلْقَى
اللَّهَ وَلَيْسَ
أَحَدٌ مِنْكُمْ
يُطَالِبُنِي
بِمَظْلَمَةٍ
فِي دَمٍ وَلَا
مَالٍ
Enes b. Mâlik (r.a)'den
rivayet edildiğine göre; Sahâbîler: Ya Rasûlallah! Fiatlar arttı, bizim için
narh koy, dediler. Rasûlullah (s.a.v.): "Şüphesiz fiatları ayarlayan,
rızkı eksilten, çoğaltan, rızık veren Allah (c.c)'dır. Ben Allah'a hiç kimsenin
benden ne mal ne de kan konusunda isteyeceği bir hakkı olmadığı halde ulaşmak
isterim" buyurdu.
İzah:
Tirmizî, buyu'; İbn
Mâce, ticârât
Bu iki hadis, malların
Hatlarını sınırlamanın, fiatlara narh koymanın caiz olmadığına delâlet
etmektedir. Bunun hikmeti;insanların, mallan üzerindeki tasarruf serbestisini
hacr altına almamaktır. Ayrıca fiatlara narh koymak, serbest rekabeti engeller,
fiatların pahalı kalmasına sebep olur. Devletin görevi vatandaşın faydasına
olan işleri yapmaktır. İlk anda fiatları serbest bırakmanın tüketici açısından
zararlı olduğu zannedilebilir. Fakat üretimin bol olduğu gelişmiş ülkelerde,
serbest piyasanın rekabet serbestliğinin faydaları görülmektedir. O halde
devlete düşen, fiatları sınırlamak değil, üretimi artırmanın yollarını
aramaktır. Ayrıca, narh koymanın alıcıya faydası olduğu farzedilse bile bu
sefer satıcıya zarar vermesi sözkonusu olur. Bir kesimin menfaati düşünülerek
diğer kesime zarar verilemez. Ancak toplumun tümünün htiyacı olan temel gıda
maddelerinde aşırı bir fiat artışı sözkonusu olursa devlet, uzmanların
görüşünü alarak bir sınır koyabilir. Bu durum, Hanefî fıkıh kitaplarında açıkça
görülür.
Ulemanın büyük
ekseriyeti, bu konudaki hadisleri esas alarak narh koymanın caiz olmadığım
söylemişlerdir. Sadece İmam Mâlik'ten, bunun caiz olduğu konusunda bir rivayet
vardır.
Ömer Nasuhi Efendi,
Kamus'unun konu ile ilgili bölümünde (özet olarak ve sadeleştirerek) şöyle
demektedir:
"Devletin fiat
koymaması, malların fiatlarını tayin etmemesi esastır. Bunda icma vardır.
Nitekim bir hadis-i şerifte; "Eşyaya, yiyecek maddelerine narh koymayınız.
Çünkü narh koyan, dürüp yayan, ucuzluğu pahalılığı vücuda getiren,
yaratıklarını rızıklandıran ancak Allah Telâlâdir." buyurul-muştur.
Filhakika Hak Teâlâ
hazretlerinin her işte bir hikmeti vardır. Malların fiatları bazan yükselir,
bazan alçalır. Ticaret hayatına daima müdahale edilmesi uygun olmaz. Hatta
deniliyor ki, malın karşılığı olan para satıcının hakkıdır, bunu takdir etmek
kendisine aittir. Artık onun hakkına taarruz efmek devlete yakışmaz. Ancak eğer
gıda tüccarları, kendilerine verilen öğüt ve ten-bihe rağmen bunları haddinden
aşırı bir fiatla satmaya devam ederlerse devlet, müslümanların hakkını korumak
için başka çare bulamazsa narh koyabilir. Bu durumda, bu işten anlayanlarla
istişarede bulunup, narh koyabilir."