DEVAM: 24. Ölünün
Adağını Onun Namına İfa Etmek
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ صَالِحٍ
حَدَّثَنَا
ابْنُ وَهْبٍ
أَخْبَرَنِي
عَمْرُو بْنُ
الْحَارِثِ
عَنْ
عُبَيْدِ
اللَّهِ بْنِ أَبِي
جَعْفَرٍ
عَنْ مُحَمَّدِ
بْنِ
جَعْفَرِ
بْنِ
الزُّبَيْرِ
عَنْ عُرْوَةَ
عَنْ
عَائِشَةَ
أَنَّ
النَّبِيَّ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ مَنْ
مَاتَ
وَعَلَيْهِ
صِيَامٌ
صَامَ عَنْهُ
وَلِيُّهُ
Âişe (r.anha)'dan, Hz.
Nebi (s.a.v.)'in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Oruç borcu olduğu
halde ölen kimsenin orurcunu onun yerine velisi (en yakın akrabası)
tutar."
İzah:
Buhari, savm; Müslim,
savm; Ibn Mâce, keffârât; Ahmed b. Hanbel, VI, 69.
Bu hadislerin zahiri,
oruç borcu olduğu halde ölen kimsenin bu borcunun yakın akrabası tararfından
ödeneceğine delâlet etmektedir. Ayrıca hadis; bir kimsenin başka birisinin
yerine oruç tutabileceğine de delildir. Ancak konu âlimler arasında
ihtilaflıdır. Bundan önce geçen babda âlimlerin farklı görüşleri aktarılmıştır.
Hz. Âişe'den rivayet
edilen ikinci hadis Kitabü's-Savm'da 2400 numarada da geçmiştir. Orada da
kojıu ile ilgili malumat verilmiştir.