DEVAM: 22-23.
Avlanma(Nın Hükmü)
حَدَّثَنَا
مُوسَى بْنُ
إِسْمَعِيلَ
حَدَّثَنَا
حَمَّادٌ
عَنْ عَاصِمٍ
الْأَحْوَلِ
عَنْ
الشَّعْبِيِّ
عَنْ عَدِيِّ
بْنِ حَاتِمٍ
أَنَّ
النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ إِذَا
رَمَيْتَ
بِسَهْمِكَ
وَذَكَرْتَ
اسْمَ
اللَّهِ
فَوَجَدْتَهُ
مِنْ الْغَدِ
وَلَمْ
تَجِدْهُ فِي
مَاءٍ وَلَا فِيهِ
أَثَرٌ
غَيْرُ
سَهْمِكَ
فَكُلْ وَإِذَا
اخْتَلَطَ
بِكِلَابِكَ
كَلْبٌ مِنْ
غَيْرِهَا
فَلَا
تَأْكُلْ لَا
تَدْرِي
لَعَلَّهُ
قَتَلَهُ الَّذِي
لَيْسَ
مِنْهَا
Adiyy b. Hâtim'den
demiştir ki: Nebi sallallahu aleyhi ve sellem (şöyle) buyurmuştur: “Besmele
çekerek okunu atıp da ertesi gün bulduğun avını (bir) su içerisinde bulmuş
olmaman ve üzerinde sen'in okundan başka bir (ok'un) tesiri olmaması şartıyla
yiyebilirsin. Sen'in (av üzerine göndermiş olduğun eğitimli) köpeklerine başka
köpek karışacak olursa, (onların yakaladığı av'ı) yeme. Bilemezsin belki de
o'nu (senin gönderdiğin) köpeklerden olmayan (bir köpek) öldürmüştür.
İzah:
Buhârî, zebâih; Müslim,
sayd; Nesâî, sayd; Ahmed b. Hanbel, IV-379.
Hadis-i şerif, okla
vurulan bir hayvanın, herhangi bir şekil-de gözden kaybolup ertesi gün ölü
olarak bulunması hâlinde, bir su içerisinde bulunmuş olmaması ve üzerinde onu
yaralayan avcının okundan başka bir ok yarası olmamak şartıyla,
yenilebileceğini ifâde etmektedir. İmam Malik ile İmam Şafiî'nin bu mevzu da
ki görüşlerinden birincisi de budur. Sözü geçen mezheb imamlarının en sahih
olan görüşlerine göre; vurulduktan sonra gözden kaybolup ertesi gün ölü olarak
bulunan bir avın eti, mutlak surette haramdır.
Diğer görüşlerine göre;
avlandıktan bir gün sonra ele geçirilebilen bir av, eğer köpekle avlanmışsa eti
haramdır. Fakat okla avlanmışsa helaldir.
Bu üç görüş içerisinde
en doğru olan birinci görüştür. Çünkü bu mevzuda gelen sağlam hadislere
uygundur. Bu hadislere aykırı olan hadisler ise zayıftır. Bu bakımdan âlimler,
sözü geçen zayıf hadislerin hükmünü kerahet-i tenzihiyye, mevzumuzu teşkil eden
hadisin ve benzerlerinin hükmünü de cevaza hamletmişlerdir.[Şerhü Müslim,
Nevevî, XIII-79.]
Ahmed b. Hanbel'in
meşhur olan görüşüne göre; vurulduktan bir gün sonra bulunan ve hadis-i şerifte
belirtilen iki şartı haiz olan bir avın eti helaldir. Delili konumuzu teşkil
eden hadis-i şerifle 2857 ve 2861 numaralı hadisi şeriflerdir.
Hanefi âlimlerine göre;
vurulduktan sonra gözden kaybolup daha sonra ölü olarak bulunan bir avın helal
olabilmesi için, şu üç şartın bulunması gerekir:
a. Hayvanın suya
düşmemiş olarak bulunması,
b. Üzerinde başka bir
avcıya ait bir ok izi bulunmaması,
c. Onu vuran avcının,
zaruretsiz olarak onu aramaya ara vermiş olmaması.
Binaenaleyh vurduğu
avın aldığı yara sebebiyle zorlukla uçtuğunu veya kaçtığını gören bir avcının
onu aralıksız olarak takip edib bulması gerekir. Eğer zaruretsiz olarak aramaya
ara verecek olursa, o zaman bu avın etini yemek helal olmaz. Çünkü Nebi
Efendimiz, vurulduktan sonra gözden kaybolan ve bir süre sonra ölü olarak
bulunan bir av hakkında "belki de onu yeryüzünün yırtıcı hayvanları
öldürmüştür." buyurmuştur.[Nasbu'r-Râye Zeylâı, IV-314.]
Hz. Aişe'nin Resûl-ü
Ekrem Efendimizden rivayet ettiği bir hadis de şu mealdedir: Bir adam
avladıktan bir gün sonra ölü olarak bulduğu bir geyiği Nebi (S.A.V.)'e getirdi
de:
Ey Allah'ın Resulü dün
kendisine attığım oku bu gün üzerinde (buldum ve oku) tanıdım, (bu hususta ne
buyurursunuz?) dedi.
Resulü Ekrem de:
"Eğer onu kendi
okunun öldürdüğünü kesinlikle bile bilseydim, yerdim, fakat (bunu) bilemem
(Çünkü) yeryüzünün yırtıcı hayvanları çoktur." Buyurdu.[Nasbu'r Râye,
Zeylâı, IV-315.]
Yukarıda da ifade
ettiğimiz gibi, bu avın helal olmasının bir şartı da, avcının onu yemek yemek,
susuzluğunu gidermek için su içmek, farz namazları kılmak ve kazay-ı hacet
etmek gibi zaruri ihtiyaçlarının dışında aralıksız olarak gün boyu araması
gerekir. Eğer bu şekilde aradıktan sonra onu ölü olarak bulur ve kendi okundan
aldığı yarayla öldüğünü kesinlikle bilecek olursa eti helaldir.
İmam Şafiî ile Dâvud-u
Zahirî'ye göre; oku atıp da avını vurduktan sonra kaybeden kimse, bu avı bir
süre sonra bulacak olursa onun etini yemek haramdır. Çünkü onu başka birinin
öldürmüş olması mümkündür. Delilleri ise Resulü Ekrem efendimizin kendisine bu
şekilde getirilen bir avı yemekten kaçındığını ifade eden hadis-i
şeriftir.[Nasbu'r-Râye, Zeylâı, IV-315.]