بَاب
فِي
تَزْوِيجِ
الْأَبْكَارِ
3. Bekarlarla Evlenmek
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ
حَنْبَلٍ
حَدَّثَنَا
أَبُو
مُعَاوِيَةَ
أَخْبَرَنَا
الْأَعْمَشُ
عَنْ سَالِمِ
بْنِ أَبِي
الْجَعْدِ
عَنْ جَابِرِ
بْنِ عَبْدِ
اللَّهِ
قَالَ قَالَ
لِي رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
أَتَزَوَّجْتَ
قُلْتُ
نَعَمْ قَالَ
بِكْرًا أَمْ
ثَيِّبًا
فَقُلْتُ
ثَيِّبًا
قَالَ
أَفَلَا
بِكْرٌ
تُلَاعِبُهَا
وَتُلَاعِبُكَ
Câbir b. Abdillah
(r.a.)'dan, dedi ki: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bana; "Evlendin
mi?" diye sordu. Evet, cevabını verdim. "Kız mı aldın yoksa dul
mu?" Dul aldım, diye cevap verdim. "Bir bakireyle evlenseydin ya! Sen
onunla oynaşırdın o da seninle oynaşırdı" buyurdu.
Diğer tahric: Buharî,
cihad, buyu', istikrad, meğazi, nikah, nefekat, deavat; Müslim, müsakat, reda ;
Tirmizî, nikah; Nesaî, nikah, buyu'; İbn Mace, nikah (1860), Dârimî, nikah;
Ahmed b. Hanbel, III, 294, 297, 306, 308, 314, 358, 362, 374, 376, 390;
IV, 108-109.
AÇIKLAMA:
........ kelimesi, ''oynaşmak”
mânâsına gelen fiilinden gelmektedir. Nitekim Müslim'in şu rivayeti de
bu gerçeği te'yid etmektedir. Câbir dedi ki: Babam Abdullah vefat ederken
dokuz kız (yahud yedi kız) bıraktı. Ben de dul bir kadınla evlendim. Resûlullah
bana "Ya Cabir evlendin mi?" diye sordu. "Evet" cevabını
verdim. "Bakire mi (aldın), yoksa dul mu?" dedi. "Hayır dul
aldım ya Resûlullah," dedim. "Bakire alsaydın ya! Sen onunla, o
seninle oynaşırdınız."Yahut birbirinizi güldürürdünüz buyurdu, Resûlullah
(s.a.)'e dedim ki:
Gerçekten (babam)
Abdullah vefat etti ve dokuz (yahud yedi) kız bıraktı. Ben de onlara kendileri
gibi bir kız getirmeyi yahut bir kızla gelmeyi doğru bulmadım. Onlara bakacak
bir kadın getirmek istedim. Resûlullah (s.a.) da:
"Öyleyse Allah
sana mübarek eylesin" buyurdu. Yahut bana hayır duada bulundu.[Müslim,
redâ]
Hafız İbn Hacer'in
beyânına göre, Buhârî'de geçen "O genç hanımla birlikte oynaşsaydın
ya!" cümlesi bazı nüshalarda "Bakire ile evlenip ((ağzını dilini
emerken);tükrüğünü emseydin ya!" şeklinde geçmektedir. Bazıları bu mânâyı
da ihtimal dahilinde görmüşlerdir.[îbn Hacer, Fethu'l-bârî, XI, 23.] Fakat Kadı
İyaz, Müslim'in Sahih'inde bu kelimenin yalnız "liab: oynaşma"
şeklinde rivayet edildiğini söyledikten sonra "dil alimlerinin cumhuru bu
hadisin şerhinde müla'abeyi mâruf olan oyun mânâsına hamletmişlerdir. "Bir
birinizi güldürürdünüz" buyurulmuş olması da bu mânâyı te'yid eder"
demiştir.