SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

ZEKAT BAHSİ

<< 1675 >>

DEVAM: 39. Kişi'nin Bütün Malını Sadaka Olarak Vermesi

 

حَدَّثَنَا إِسْحَقُ بْنُ إِسْمَعِيلَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ ابْنِ عَجْلَانَ عَنْ عِيَاضِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَعْدٍ سَمِعَ أَبَا سَعِيدٍ الْخُدْرِيَّ يَقُولُ دَخَلَ رَجُلٌ الْمَسْجِدَ فَأَمَرَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَنْ يَطْرَحُوا ثِيَابًا فَطَرَحُوا فَأَمَرَ لَهُ بِثَوْبَيْنِ ثُمَّ حَثَّ عَلَى الصَّدَقَةِ فَجَاءَ فَطَرَحَ أَحَدَ الثَّوْبَيْنِ فَصَاحَ بِهِ وَقَالَ خُذْ ثَوْبَكَ

 

Abdullah b. Sa'd'dan rivayet edildiğine göre Ebû Said el-Hudrî'yi şöyle söylerken işitmiştir: Bir adam mescid'e girdi. Resûlullah (s.a.v.) oradakilere elbise tasadduk etmelerini emretti. Onlar da tasaddukta bulundular. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.v.), o adama onlardan ikisinin verilmesini emretti, sonra sadaka vermeye teşvik etti. O adam da gelip iki elbiseden birini tesadduk etti. Resûlullah (s.a.v.) ona bağırdı ve: "Elbiseni al" dedi.

 

 

İzah:

Nesâî, zekât

 

Bu hadisin Sünen-i Nesâî'deki rivayeti şöyledir: Ebû Said el-Hudrî'den şöyle rivayet edilmiştir:

 

Bir adam Resûlullah (s.a.v.) cuma günü hutbe irâde ederken mescide girdi. Resûlullah (s.a.v.) ona; "iki rekat namaz kıl," dedi. O adam ikinci cuma Resûlullah (s.a.v.) hutbe okurken geldi. Resûlullah yine; "iki rekat namaz kıl," dedi. Üçüncü cuma tekrar geldi. Resûlullah (s.a.v.); "iki rekat namaz kıl" dedikten sonra (cemaate); "tasaddukta bulunun" dedi. Onlar da tasaddukta bulundular. Resûlullah (s.a.v.) ona iki elbise verdi. Daha sonra Resûlullah (s.a.v.), yine, "tasaddukta bulunun" dedi. O adam da o iki elbi­seden birini tasadduk etti. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:

 

"Şuna bakın, o mescide kötü bir kılıkta girdi ona dikkat edip tasad­dukta bulunmanızı bekledim. Yapmadınız. Ben "tasaddukta bulunun" de­dim. Siz tasaddukta bulundunuz. Ben de ona iki elbise verdim. Daha son­ra yine "tasaddukta bulunun" dedim. Peşinden o iki elbisesinden birini tasadduk etti. Elbiseni al!" dedi ve onu azarladı.