SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SALAT BAHSİ

<< 990 >>

DEVAM: 180-181. Teşehhüdde (Parmakla) İşaret Etmek

 

حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى حَدَّثَنَا ابْنُ عَجْلَانَ عَنْ عَامِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الزُّبَيْرِ عَنْ أَبِيهِ بِهَذَا الْحَدِيثِ قَالَ لَا يُجَاوِزُ بَصَرُهُ إِشَارَتَهُ وَحَدِيثُ حَجَّاجٍ أَتَمُّ

 

Muhammed b. Beşşâr, Yahya'dan, Yahya İbn Aclân'dan, İbn Aclân, Âmir b. Abdullah b. ez-Zübeyr*den o da babasından bir önceki (989.) hadisi rivayet etmişlerdir. Yahya bu (rivayetinde) İbnu'z-Zübeyr'in: "Resûlullah'ın gözü işaretinden ayrılmazdı" dediğini de söyler.

 

Ancak Haccâc'ın (bundan önceki) hadisi, (Yahya'nın bu hadisinden) daha tamdır.

 

 

Diğer tahric: Nesâî, sehv; Ahmed b. Hanbel, IV, 3, 60.

 

AÇIKLAMA:    

 

Bu hadisi şerifte, namaz kılan kimsenin teşehhüd esnasında işaret ettiği parmağa bakmasının müstehab olduğuna delâ­let vardır. Ancak bu konu mezhebler arasında ihtilaflıdır.

 

Malikîlere göre namazda devamlı olarak kıbleye bakılır, İbn Rüşd, İmam Mâlik'in mezhebinin bu olduğunu söyler.

 

Şafiî ve Hanbelîlere göre, secde mahalline bakılır. Ancak Şafiîler teşeh­hüd hâlini bundan istisna etmişler ve bu hadiste işaret edildiği gibi, teşehhüd esnasında işaret edilen parmağa bakılması gerektiğini söylemişlerdir.

 

Hanefî mezhebinde, namazdaki hareketin değişmesi ile bakılacak yer de değişir. Kıyamda iken secde edilecek yere, ruku'da iken ayaklara; secde halinde burnun ucuna; otururken kucağa; sağa selâm verirken sağ omuza; sola selâm verirken de sol omuza bakılmalıdır. Ancak bu tafsilatın nass ola­rak bir delili yoktur. İbn Âbidin bu tafsilatın Tahâvî ve Kerhî gibi büyük Hanefî âlimlerinin tasarruflarından olduğunu, Zahirî rivâyetde nak­ledilenin, namaz kılan kimsenin devamlı secde yerine bakması gerektiği ol­duğunu söyler.

 

Namazda iken bakılacak istikametle ilgili başka hadisler de vardır.

 

Ahmed b. Hanbel ve Ebû Davud'un rivayetlerinde[bk. Bâb 162. 163.] namazda gözlen havaya dikmenin hoş karşılanmadığı anlaşılmaktadır. Ahmed ve Nesaî de Yahya'dan üzerinde durduğumuz hadisi rivayet etmişlerdir.