SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SALAT BAHSİ

<< 767 >>

DEVAM: 118-119. Namaza Başladıktan Sonra Okunacak Dualar

 

حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا عِكْرِمَةُ حَدَّثَنِي يَحْيَى بْنُ أَبِي كَثِيرٍ حَدَّثَنِي أَبُو سَلَمَةَ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَوْفٍ قَالَ سَأَلْتُ عَائِشَةَ بِأَيِّ شَيْءٍ كَانَ نَبِيُّ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَفْتَتِحُ صَلَاتَهُ إِذَا قَامَ مِنْ اللَّيْلِ قَالَتْ كَانَ إِذَا قَامَ مِنْ اللَّيْلِ يَفْتَتِحُ صَلَاتَهُ اللَّهُمَّ رَبَّ جِبْرِيلَ وَمِيكَائِيلَ وَإِسْرَافِيلَ فَاطِرَ السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضِ عَالِمَ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ أَنْتَ تَحْكُمُ بَيْنَ عِبَادِكَ فِيمَا كَانُوا فِيهِ يَخْتَلِفُونَ اهْدِنِي لِمَا اخْتُلِفَ فِيهِ مِنْ الْحَقِّ بِإِذْنِكَ إِنَّكَ أَنْتَ تَهْدِي مَنْ تَشَاءُ إِلَى صِرَاطٍ مُسْتَقِيمٍ

 

Ebu Seleme b. Abdurrahman dedi ki: "Aişe'ye Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geceleyin kalktığında namaza neyle başlardı (diye) sordum." Cevaben; Geceleyin kalktığında namazına, "Allah'ım, ey Cebraîl, Mikaîl ve İsrafil'in Rabbî, göklerle yerin yaratıcısı, görüleni ve görülmeyeni bilen (Allah'ım). Kullarının ayrılığa düşdükleri şeylerde onların arasında ancak sen hükmedersin, hakkında ihtilafa düşülmüş olan hakka beni izninle sen ilet, çünkü sen dilediğini doğru yola hidayet eylersin" (duasıyla) başlardı dedi.

 

 

Diğer tahric: Müslim, müsafirîn; Tirmizî, davat; Nesaî, iftitah; îbn Mace, ikamet; Ahmed b. Hanbel, VI, 156.

 

AÇIKLAMA:     Bu hadis"i şerif geceleyin nafile namaz kılmak için, kalkanın iftitah tekbirinden sonra, ..yukarıdaki.. diye başlayan duayı sonuna kadar okumasının caiz olduğuna delalet etmektedir. Resul-i Ek­rem (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Efendimizin, kendisi hak ve hakikatin doruğunda bulunduğu halde böyle hak ve hakikate erişmesi için duada bulunması, duada tevazu, huşu ve ihlgsın esas olduğunu ümmetine talim ve telkin hikmetine mebnidir.

 

Bundan önceki hadisde Resul-i Ekrem'in iftitah tekbirinden sonra baş­ka bir dua okuduğu ifade edildiği halde, bu hadis-i şerifte de böyle dua etti­ğinin ifade edilmesi bu iki hadis arasında bir tearuz bulunduğunu göstermez. Çünkü Efendimiz bazan iftitah tekbirinden sonra bir önceki hadis-i şerifte geçtiği gibi dua etmiş, bazan da bu hadis-i şerifte geçtiği gibi dua etmiştir. Buna göre gece nafile namaz kılan bir kimsenin bu iki duadan istediğini oku­ması caizdir. Bu hadis-i şerifteki duada Melaike-i kiram içerisinden üç mele­ğin isminin özellikle seçilerek okunmasının hikmeti, diğer melekler içerisinde bu üç meleğin taşıdığı şerefin üstünlüğünü ve bu üç meleğe duyulan saygıyı ifadeden ibarettir. Çünkü bunlar bütün kulların dünyevî ve uhrevî işlerinin nizam ve intizam içerisinde yürütülmesi ile görevlidir.

 

"Kulların ayrılığa düştükleri şeyler"den maksat ise dinî meselelerdir. Dünyalık işlerinde herkesin helal olmak şartıyla ayrı bir kazanç yoluna ve mesleğe intisab etmesinde bir sakınca yoksa da din işlerinin asıllarında ihti­lafa düşmek sakıncalıdır.

 

"Hakka, izninle beni hidayet eyle" cümlesi, insanın hidayete ermesi için kulun irade ve ihtiyarının kafi gelmeyip Allah Teala'nın da irade ve yarat­masının şart olduğunu ifade eder. Nitekim Allah teala ve tekaddes hazretle­ri Kur*an-ı Keriminde şöyle buyuruyor: "Allah kime doğru yolu gösterir, imana muvaffak ederse onun göğsünü İslam için açar (genişletir); kimi de sapıklıkda bırakmak dilerse, onun da kalbini son derece daraltır, sıkar, o (İslamı kabul hususunda) güya zorla göğe çıkacakmış gibi (kendinde bir im­kansızlık ve) zahmet görür. Allah iman etmeyeceklerin üstüne işte böyle mur­darlık çökertir."[En'am 125]

 

Metinde geçen "doğru yol"dan maksat da İslam Dinidir. Çünkü doğru yol nasıl insanı en kısa zamanda gayesine eriştirirse hak olan İslamiyet de insanı saadete en kısa zamanda eriştiren bir vasıta olduğu için ona da "doğ­ru yol" ismi verilmiştir.