SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SALAT BAHSİ

<< 748 >>

بَاب مَنْ لَمْ يَذْكُرْ الرَّفْعَ عِنْدَ الرُّكُوعِ

116-117. Rüku'a Varırken Ellerin Kaldırılmasını Zikretmeyenler

 

حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ عَاصِمٍ يَعْنِي ابْنَ كُلَيْبٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ الْأَسْوَدِ عَنْ عَلْقَمَةَ قَالَ قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْعُودٍ أَلَا أُصَلِّي بِكُمْ صَلَاةَ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ فَصَلَّى فَلَمْ يَرْفَعْ يَدَيْهِ إِلَّا مَرَّةً قَالَ أَبُو دَاوُد هَذَا حَدِيثٌ مُخْتَصَرٌ مِنْ حَدِيثٍ طَوِيلٍ وَلَيْسَ هُوَ بِصَحِيحٍ عَلَى هَذَا اللَّفْظِ

 

Alkame demiştir ki: Abdullah b. Mes'üd şöyle dedi: "Size Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in namazını kıldırayım mı?" (Alkame (r.a,) sözlerine devamla) dedi ki: (Sonra) namaz kıldı ve (iftitah tekbirinde olmak üzere yalnız) bir kere ellerini kaldırdı.

 

Ebu Davud dedi ki: Bu hadis, uzunca bir hadisten özettir ve bu lafızlarla sahih değildir.

 

 

bk. Tirmizî, salat; Nesaî, iftitah

 

AÇIKLAMA:     Bu hadis"'şerif namazda iftitah tekbirinin dışında ellerin kaldırılmayacağını söyleyen Kufelilerin delilidir. Görüldüğü gibi hadisin sonunda hadisle ilgili kısa bir açıklama bulunmaktadır.

 

Her nekadar Müctebaiyye nüshasının haşiyesinde bu açıklama Müellif Ebu Davud'a ait bir söz olarak geçiyorsa da bunun dışında kalan mevcut nüshaların hiç birisinde bu ibare yoktur. Binaenaleyh bu hadisin zayıf oldu­ğunu ifade bu sözün müellif Ebu Davud'a ait olup olmadığı şüphelidir. Şa­yet ona ait olduğu kabul edilse bile, bu sözle hadisin zayıflığına hükmedilemez. Çünkü bir hadisin sahih olmaması onun zaif olmasını gerektirmez. Bilindiği gibi sahih hadisle zayıf hadis arasında bir de hasen hadis vardır. Nitekim İmam Tirmizî; "İbn Mes'ud (r.a.)'un hadis-i hasendir. Nebi (s.a.v.)'in ashabından ve tabiinden bir çok ilim adamının görüşü budur. Süfyan es-Sevrî ve Küfeliler bu görüşü benimsemişlerdir" demiştir. Bu mevzuda Bezlu'l-mechud sahibi de şöyle demektedir: "Şayet bu hadisin zayıf olduğu iddiası biran için kabul edilse bile, İbn Hazm'ın bu hadisin sahihliğini isbat ettiğini unutmamak gerekir."

 

Bu noktada isbat edenin sözünü, kabul etmeyinin görüşüne tercih et­mek asıldır. Bu hadisin, Buharî'nin rivayet ettiği uzunca bir j hadisin bir parçası olması ve aslında bulunmayan bazı fazlalıkları ihtiva etmesi iddiasına gelin­ce: Bu iddianın doğruluğu bir an için kabul edilse bile, yine hadisin sıhhati­ne bir zarar vermez. Çünkü güvenilir bir ravinin bir hadise ilave olarak yaptığı rivayet, o hadisin sıhhatine bir zarar getirmez. Güvenilir bir ravinin yaptığı ilave makbuldür. [Bezlu'l-mechud, IV, 471]

 

Buraya kadar naklettiğimiz görüşler bu hadisin zayıf olmadığı görüşünde olan ve bu hadisle amel eden Küfe ulemasına aittir. Bu hadisle amel etme­yen ulemaya göre ise, bu hadis zayıftır. Bunların görüşlerini de şu şekilde sıralamak mümkündür:

 

1. Ahmed b. Hanbel (r.a.) ve İbn Adem bu hadisin zayıf olduğunu söy­lemişlerdir.

 

2. İbnü'I-Mübarek "bu hadisin sıhhati bence sabit değildir" demiştir.

 

3. İbn Ebî Hatim bu hadisin zayıf olduğunu söylemiştir.

 

4. İbn Hibban, bu hadise itimad edilemeyeceğini; çünkü taşıdığı illetle­rin bu hadisi ibtal ettiğini söylemiştir.

 

5. İbn Abdilberr Temhîd isimli eserinde bu hadisin zayıf olduğunu söy­leyerek Ebu Davud'a isnad edilen "Bu hadis aslında uzunca bir hadisten kı­saltılarak rivayet edilmiştir. Bu lafızlarla sahih değildir" sözünü delil getirir.

 

6. Bezzar da bu hadisin sıhhatinin tesbit edilemediğini, bu bakımdan delil olma niteliğinden uzak olduğunu söylemiştir.

 

7. İçlerinde hanefi ulemasından, Hafız Zeylaî, Aynî gibi alimlerin de bulunduğu pek çok ilim adamı da bu hadisin zayıf olduğu görüşündedirler. Tuhfetü'l-Ahvezî sahibi el-Mubarekfurî, el-İtibar sahibi Hafız el-Hazimî de bunlar arasındadır.[Bu iddiaların ayrıntıları için bk. el-Menhel, V, 154]

 

Kanaatimizce bu mevzuda iftitah tekbirinin dışında ellerin kalkmaya­cağı görüşünü savunan Hanefilerin ve taraftarlarının en kuvvetli delillerin­den biri de namaz içerisinde hareketsiz durmanın farziyyetine delalet eden; "Acaba neden sizleri, ellerinizi hırçın atların kuyrukları gibi kaldırmış gö­rüyorum? Namazda sakin olun" [Müslim; salat; Nesaî, sehv; Ahmed b. Hanbel, V, 93, 101, 107.] mealindeki hadis-i şeriftir.

 

Bu hadise göre iftitah tekbiri esnasında el kaldırmanın dışında el kal­dırmak asla caiz değildir. Çünkü iftitah tekbiri esnasında el kaldırmak na­mazın dışında olan bir harekettir. Bunun dışındaki el kaldırmalar ise, namazın içindedir.[Zafer Ahmed el-Osmanî, Î'iau's-Sunen, III, 44]