بَاب مَنْ
قَالَ
الْحِمَارُ
لَا يَقْطَعُ
الصَّلَاةَ
112. "Namaz
Kılanın Önünden Eşek Geçerse Namaz Bozulmaz" Diyenler
حَدَّثَنَا
عُثْمَانُ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ
حَدَّثَنَا
سُفْيَانُ
بْنُ
عُيَيْنَةَ عَنْ
الزُّهْرِيِّ
عَنْ
عُبَيْدِ
اللَّهِ بْنِ
عَبْدِ
اللَّهِ عَنْ
ابْنِ
عَبَّاسٍ قَالَ
جِئْتُ عَلَى
حِمَارٍ ح و
حَدَّثَنَا الْقَعْنَبِيُّ
عَنْ مَالِكٍ
عَنْ ابْنِ شِهَابٍ
عَنْ
عُبَيْدِ
اللَّهِ بْنِ
عَبْدِ اللَّهِ
بْنِ
عُتْبَةَ
عَنْ ابْنِ
عَبَّاسٍ قَالَ
أَقْبَلْتُ
رَاكِبًا
عَلَى
أَتَانٍ
وَأَنَا يَوْمَئِذٍ
قَدْ
نَاهَزْتُ
الِاحْتِلَامَ
وَرَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
يُصَلِّي
بِالنَّاسِ
بِمِنًى فَمَرَرْتُ
بَيْنَ
يَدَيْ
بَعْضِ
الصَّفِّ فَنَزَلْتُ
فَأَرْسَلْتُ
الْأَتَانَ
تَرْتَعُ
وَدَخَلْتُ
فِي الصَّفِّ
فَلَمْ
يُنْكِرْ
ذَلِكَ
أَحَدٌ قَالَ
أَبُو دَاوُد
وَهَذَا
لَفْظُ
الْقَعْنَبِيِّ
وَهُوَ
أَتَمُّ
قَالَ
مَالِكٌ وَأَنَا
أَرَى ذَلِكَ
وَاسِعًا
إِذَا
قَامَتْ الصَّلَاةُ
İbn Abbas'dan: demiştir
ki: Dişi bir merkeb'e binerek geldim. Ben o zaman ergenlik çağına yaklaşmıştım.
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mina'da cemaatle namaz kılıyordu. Saffın
birinin önünden (eşekle) geçtim ve indikten sonra otlasın diye onu salıverdim.
Kendim de saf'a girdim. Bunu kimse kötü karşılamadı.
Ebu Davud dedi ki: Bu
Ka'nebi'nin lafzıdır ve eksiksizdir. (Ravî) Malik dedi ki: "Ben bu hadiste
namaza durulduğu zaman (imamın önünden değil de) saflar arasından geçilmesinde
bir ruhsat görüyorum. "
Diğer tahric: Buharî,
ilim; salat; ezan; sayd; Müslim, salat; Nesaî, kıble; İbn Mace, ikame; Muvatta,
sefer; Ahmed b. Hanbel, I, 264 - 342; II, 149.
AÇIKLAMA: Buhari'nin rivayetinden anlaşıldığına göre,
Resul-i Ekrem burada namaz kıldırırken önünde sütre yerini tutacak bir duvar
bulunuyordu. İbn Abbas (r.a.) bu hadiseyi anlatmakla, sütresiz olarak namaz
kılan bir kimsenin önünden geçilmekle o kimsenin namazının bozulmayacağını
ifade etmek istemiştir. Çünkü Hz. İbn Abbas'ın sütresiz olarak namaz kılan
Resulullah (s.a.v.)'ın arkasında bulunan sahabenin teşkil ettiği bir saffın önünden
eşekle geçtiği halde hiç bir itiraz ile karşılaşmaması, ona göre bu fiilin
onlarca caiz olduğuna delalet eden bir beyandır. Binaenaleyh namaz kılan bir
kimsenin önünden bir adamın veya eşeğin geçmesiyle namaz bozulmaz. Nitekim
711-714. numaralı hadis-i şeriflerin izahında açıklandığı gibi, ulemanın büyük
çoğunluğu da bu görüştedir.
Karşı
görüşte olanlar ise, "Resul-i Ekrem'in önünde duvarın bulunmaması demek,
başka bir sütrenin de bulunmaması demek değildir. Belki önünde bir sütre
bulunduğu için İbn Abbas'ın safların önünden geçmesi, o saflarda bulunan
kimselerin namazını bozmamıştır. Çünkü imamın sütresi cemaat için de
geçerlidir" diyerek kendi görüşlerini müdafaa etmişlerse de, Bezzar'ın
sahih senedle İbn Abbas (r.a.)'dan rivayet ettiği "el-Fadl ile beraber bir
eşek üzerinde gelerek Arafat'ta sütresiz olarak namaz kılmakta olan Nebiin
önünden geçtik" hadisi bunların iddialarını çürütmektedir. Çünkü bu
hadis-i şerif, Hz. Nebi'in namaz kılarken önünde bir sütre bulunmadığını açıkça
ifade etmektedir.
Yine
bunların "belki saflar kalabalık olduğu için İbn Abbas'ın safların önünden
geçtiğinden Resulullah (s.a.v.)'in haberi olmamıştır" tarzındaki iddialarına
da ulemanın büyük çoğunluğu iltifat etmemiştir.
Çünkü
İbn Abbas (r.a.)'ın; "benim bu hareketimi hiç bir kimse kötü
karşılamadı" sözüyle esas maksadı, bilhassa Hz. Nebi'in itiraz etmediğini
söylemektedir. Yoksa delil olarak sadece Resulullah (s.a.v.)ın içinde bulunduğu
bir hadiseyi nakletmesinin bir kıymeti kalmazdı.